42

1.4K 60 0
                                    

Bir süre suda eğlenip geri döndüğümüzde üzerimizi değişmek üzere astığımız çarşafın oraya gittik.

"Bende geleyim mi?"

"Sende gelirsen dışarıyı kim kontrol edecek? Ya biri bizi basarsa. Ya beni çıplak görürse."

"Allah korusun güzelim. Katil olmayalım şimdi."

"Heh o yüzden bekle dışarıda hayatım tamam mı?"

"Tamam be tamam. Dururum dışarıda. Nasılsa evde görürüm ben seni."

"Hayatım evde gör de burası yeri mi?"

"Keşke az önce yalnızken görseydim."

Kahkaha attığımda kafasını uzattı aradan.

"Yemekten sonra bir daha mı gitsek?"

Dudağından öpüp konuştum.

"Evde gör bence sen."

"Neden ya?"

"Hayatım burda bir tek biz yokuz ki. Şelalenin üstünde bir sürü adam vardı. Biz gelirken geldiler. Biz tekrar gidene kadar onlar da gelir."

"Şansıma tüküreyim ben."

"Hadi hadi dışarıyı kolla."

Yeni giydiğim sütyene hüzünle bakıp kafasını çekti. Gülüp üzerimi giydim ve ıslak kıyafetleri poşete attım. Fazla suyu gelene kadar süzmüştü zaten. Çıkıp beline sarıldım.

"Hadi değiştir üzerini."

"Sende gel."

"Bak işte."

"Ne var?"

"Yürü hadi yürü. Annemlerin oraya gidiyorum ben."

Öpüp geri çekildi.

"Tamam git."

Omzunu öpüp ayrıldım yanından. Mangalı yakmışlardı. Güzel bir yemek hazırlayıp çayı demledik. Eğlenceli geçen bir yemeğin ardından çay içtik. Jelibon kemirirken Ali elimden tutup kaldırdı. İlerdeki hamağın oraya doğru gidiyorduk. Hamağa yatıp yanını işaret etti. Yanına yattığımda sarılıp saçımı kokladı.

"Şuranın tadını biraz da baş başa çıkaralım."

"Sanki bir buçuk saat suda baş başa değilmișiz gibi konuştun."

"Olsun güzelim."

"Olsun bakalım da. Jelibon yiyordum ben."

"Ben sana alırım yine güzelim. İstediğin o olsun."

Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda o da bana doğru eğildi. Aramızda az bir mesafe varken Can'ın sesi geldi. Derin bir nefes çekti Ali.

"Oha ama aile var burda."

"Can sikerim seni git şuradan."

"Hem suçlu hem güçlü."

"Can git kardeşim. Hadi."

"Tavuğuna kış mı dedik? Ne bu sinir?"

"Can siktir git lan!"

Bağırdığında Can resmen koşarak kaçtı. Bir yandan da gülüyor olması ayrı meseleydi. Derin derin nefes alıp gözlerini açtı.

"Ne bu sinir yakışıklım?"

"Üç saattir öpemedim seni. İt gelmiş goygoy peşinde."

"Öpemedin diye mi bu sinir? Ben seni öperim aşkım."

Dudaklarına verdiğim buse ile göğsü yavaşladı. Adam resmen gerçekten bunu bekliyormuș. Gülümsemekle kalmayıp kahkaha attım.

"Hayatım neden gelmedin yanıma?"

"Babam salmadı ki. Hayır bari yanına otursam bu kadar olmazdı da. Çok uzak kaldım senden."

"O yüzden mi buraya getirdin."

"Evet. Bırakmazlardı yoksa. Bir babam soruyor bir dedem. Birde Cenk. Şerefsiz Can zaten her yerde. Çıldırttılar."

Güldüm.

"Sen gibisi yok."

"Rahatladın mı bari?"

"Evet. Öpücük iyi geldi."

Bu sefer o da güldü.

"Yorgunluğum geçti resmen yanında."

"Ay yatınca bende fark ettim yorulduğumu. Suda çok oynadık. Ondan. Tatlı yorgunluklar."

"Senin yanında acı bir şey olabilir mi acaba?"

"Mutlaka. Ama umarım atlatamayacağımız bir şey olmaz."

"Kaldıramayacağımız yükü vermezmiş Rab."

"Ne olursa olsun önce sakince birbirimiz ile konuşalım. Konuşmak farkında olunmasa da ilişkide önemlidir. Sen önemli görmezsin ama bana göre önemlidir o konu. O yüzden önce konuşalım tamam mı hayatım?"

"Tamam güzelim."

"Güzel. Geri dönülmez hatalar yerine konuşmak her türlü kar. Sonu iyi bitmeyecek olsa da konuş. En azından sonunda keşke söyleseydim haberi olsaydı deme. Bende tabi. Her şeyi konuştuk deriz en azından. Problem konuşunca belli olur. Bağırsak da, sesimiz yüksek çıksa da konuşalım. Ama saygıyı unutmadan. Saygıyı unutursak o konuşma olmaz. Sonumuz olur. "

"Güzelim."

"Efendim."

"Çok umursamaz duruyorsun her konuda ama aslında umursuyorsun. Yani önemli şeyleri en azından. Bunu fark ettiğimde çok şaşırdım. Neden diye? Umursadığını niye belli etmiyor diye? Böyle gerektiği yerlerde umursadığını belli edince sözlerin daha içe işliyormuș."

Güldüm. Sıkıca sarıldı o da bana.

" Her şeyin bir zamanı var. Sürekli ciddi durup bir anda gülsem şaşırırsın, sürekli gülüp bir anda ciddi olsam da. Ama daha etkili olur. Hep görmediğin için akılda kalır. "

" Taktik gibi resmen. "

Saçlarımı öpüp çenesini başıma yasladı.

"Bazen çok bilge biri hissi yaratıyorsun bende. Sanki tüm kitapları okumuş da her şeyde bilgin varmış gibi."

"İlgi çekici konularda evet. Olabiliyor öyle şeyler."

"Bende ilgini çekiyor muyum?"

"Evet. Baya hemde. "

"Sende. Ama sen ilgimi çekmiyorsun. İlgim tamamen senin üzerinde zaten. Çekmene gerek yok."

"Yaaa. Ama sen çekiyorsun. İlgim tamamen sende olsa bile."

"Oy kadın. Seni seviyorum."

"Bende adam."

Göğsünü öpüp başımı geri yasladım.













Berdel Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin