Zaman akmayı bırakmış gibi garip bir paradokstaydık. Zorla olduğu söylenmeyecek şekilde Pusat abiyi götürürlerken Kortaç peşinden gitmiş bizi Asya ile baş başa bırakmıştı.
Kapı kapandığı gibi yanıma geldi. Omuzları titriyor ve buz gibi olmuş elleri nerede duracağını bilmiyor gibi bekliyordu.
"Ela ne biliyorum de, Pusat'ı neden götürdüklerini biliyorum de lütf-"
Ellerimi omuzlarına sardım.
"Babasını öldürdü Pusat abi."
Bilmiyordu, benim gibi o da duyduğu gibi yıkılmıştı ama başka çaremiz yoktu. Kortaç'ın da dediği gibi o kara gün en sonunda bizi bulmuş içine hapsetmek için uğraşıyordu.
Kendinde değilmiş gibi hızla başını iki yana salladı.
"Sa-saçmalama Ela, ne öldü-öldürmesi?"
Oturduğu yerden ayaklanmaya çalışırken ellerini sıkıca tuttum.
"Pusat abinin annesini öldüren kişi babası. Hem de boğarak. O da kaldıramamış, serbest kaldığı gün babasını öl-öldürmüş."
Başıma böyle bir şey gelmemişti. Ama Kortaç'ın zor zar anlattığı bir kaç şeye bakılırsa yaşananları hazmetmelerini beklemek saçmalıktan öte bir şeydi.
O adam caniydi. Yıllarca kadına yapmadığını bırakmamıştı ve en sonunda öldürmüştü. Aldığı yıl ise ikiydi.
Gücüm neye yeterdi bilmiyorum ama bende duramazdım.
"Ben bir daha göremeyecek miyim onu?"
Ona doğru eğilip bedenini kendime doğru çektim. Kollarım titreyen omuzlarını sararken ağlayışı hızlanmış yaşlarını birer birer omzuma bırakmaya başlamıştı.
Pusat abi onun hayatında çok kısa bir sürede çok hızlı ve bambaşka bir yer edinmişti. Uraz gibi değildi o. Yüzüne baktığında ondan asla zarar gelmeyeceğini belli eder şekilde bakıyordu.
Sadece Asya'ya.
O gün mezarlıkta karşıma çıkan adamla şu an ki adam arasında dağlar vardı. Birinin hayatında Asya yoktu, öbürü ise çoktan hayatına Asya'yı dahil etmiş seve seve onun dağ ayısı olmuştu.
"Ela ger-"
Cümlesini kestiğimde yüzünü omzuma gömdü.
"Pusat o, bir yolunu bulur. Yapar Aysa, bu defa uğraşır çıkarır kendini o dipsiz kuyudan. Daha önce Kortaç için yapmıştı yine yapar. Bu defa sen varsın, senin için yapar."
💐💐💐
"Anne bir dakika gelebilir misin? Lavaboya gitmem gerekiyor."
Annem koşar adımlarla yanıma geldiğinde omzuna tutunup ayaklandım.
Doktor çok ciddiydi ve ben onun dediklerini yapıp ayağa Lavabo haricinde kalkmıyordum. İşin kötü yanı Kortaç Pusat abi için bir çözüm yolu bulmaya çalıştığından yanımda değildi ve ben bunu aklımda gayet normal karşılasam da sürekli ağlıyordum.
Daha iki haftalık bebeğin bana bunları yapıyor oluşu ise işin komik kısmıydı.
Anneme tutunarak tekrardan odama döndüm.
Her ne kadar ayaklarımı incitmiş olduğumu anneme söyleyerek arayı kapatmaya çalışsa da ben hamile olduğumu söylememek için zor duruyordum.
Ömrüm boyunca hayatımdaki her şeyi anneme anlatmıştım. Kiminle arkadaşlık kurduğumu, kimle nereye gideceğimi, kiminle ilgili ne gibi düşüncelerim olduğunu... Her şeyi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR AKIM MESELESİ /TEXTİNG (TAMAMLANDI)
MizahSiz: oooo senden çok var😉 Kortaç: Değil benden bir tane dahasını, benzeyen birini dahi bulamazsın😁 Siz: Beni mi buldun şimdi? Kortaç: Bence şu an bulmam pek hayra alamet olmaz Siz: Çok işim var Kortaç: İşini bir tanesini daha ekle Kortaç: Çıktım k...