Kupa Kızı Ve Sinek Valesi

28.

Sabahın ilk ışıklarıyla oturduğum yerden kalktım bütün gece sadece bir saat kadar uyuyabilmiştim hem Bora ile tartışmış hemde Rüzgar ile ilgilenmiştim en son odama çıkacak gücü bulamayınca da salonda koltukta kalmıştım. Ayrıca Bora gittiğinde ardından İnci ve Mert gelmişti onlarda gece boyu misafirimdi. Toparlanmak üzere ilk iş sabahlığımın kuşağını bağlayıp koltuktan kalktım kahvaltılık bir şeyler hazırlayacaktım tabiki önceliğim Rüzgar idi onun içinde sağıp dondurucuda dondurduğum süt paketlerinden birini çıkararak ocakta ılıttım ardından kahvaltı işine yoğunlaştım saat dokuza gelirken masa tamamen hazırdı merdivenlerde duyduğum tıpırtılara görede ikiside aynı anda yanıma geliyorlardı.

-Günaydın İnci.
-Günaydın Mine.

Bana cevap veren Mert  olmuştu İnci ise yarı uykulu haliyle Mert' e tutunuyordu.

-Acıkmış olmalısınız kahvaltı hazır oturun hadi.
-Teşekkürler Mine her şey harika görünüyor.

İkiside oturduğunda ben de çayları doldurup oturmuştum bir süre sessizce kahvaltı ettikten sonra İnci,

-Annelik nasıl gidiyor Mine alıştın mı ?
-Garip bir his içinde bir şeyi büyütüyorsun sonra onu dünya' ya getiriyorsun ama alıştım İnci, Rüzgar bana çok iyi geliyor.

Gülümseyen İnci' ye tebessüm ettim bu sırada Mert salatayı son kez çiğneyip yuttu.

-Bora öğrenmiş sen mi söyledin ?
-Evet, zamanı gelmişti daha fazla saklayamazdım.
-Peki neden bir anda Türkiye' ye dönme kararı aldı.
-Ebru ile ilgiliymiş sanırım boşanacaklar.
-Umarım.

Diyen İnci Ebrudan nefret ettiğini mimikleriyle belli ediyordu.

-Ne, neden öyle diyorsun yen...yengen sonuçta.
-Saçmalama Mine son iki ay da abimi iflasın eşine sürükledi istekleri hiç bitmiyor yok çanta, yok elbise, yok mücevher inşallah boşanırlarda bizde kurtuluruz.
-Yinede öyle deme Ebru Bora' yı seviyor.
-Sende seviyorsun.
-Ne alakası var o sadece çocuğumun babası.

İnci bana bakarak alayla güldü.

-Ne gülüyorsun ?
-Bir kere sen abimi sevmiyor olsaydın o bebeği çoktan aldırır bunca badireye katlanmazdın.

Haklı olduğu için bir şey diyemedim susarak kahvaltıma odaklandım fakat canım ikisiylede uğraşmak istiyordu.

-Siz ne zaman düşünüyorsunuz çocuk gerçi İnci fiziğini bozamaz.
-Aman Mine yenge sorma kaç gündür bunu tartışıyoruz neredeyse altı aydır evliyiz çocuk yapalım diyorum, İnci erken diyor tamam bekleyelim diyorum bu seferde fiziğim bozulur yapamam diyor.
-Haklıyım Mert, bir İnci Özdağ' dan fiziğini alırsan geriye bir şey kalmaz.

Bıçağıyla kestiği pankek parçasını reçele batırarak ağızına attı.

-Bunu konuştuk İnci ben baba olmak istiyorum.
-Ama ben şu an anne olmak istemiyorum, daha genciz biraz zaman tanıyalım birbirimize.
-Beni oyalıyormusun İnci.

Uğraşmak isterken kavgaya sebebiyet verdiğimi anlamıştım İnci izin isteyip odasına çıkarken Mert ile sofrada baş başa kalmıştık.

-Sakin olun, böyle bir yere varamazsınız fakat Mert İnci bir yerde haklı daha evlilik olayına alışamadı çocuk olayını hiç beceremez.
-Ama Mine benid de anla fena mı olur evde böyle İnci gibi küçük bir kız.
-Şahane olur ama biraz zaman ver İnci' ye o tanıdığın kızlar gibi değil ben gibi değil.
-Yaşadıkların hiç kolay değil Mine genç yaşta anne oldun, doğum sürecini tek başına geçirdin, her ne kadar seni arayıp sorsakta tektin, sonra bu çocuğu dünya' ya getirdin, gecelerce uykusuz kaldın hâlâ kalıyorsun, bunlar kolay değil birazda bu yüzden zaman tanımaya çalışıyorum İnci' ye.
-O benim gibi yalnız olmayacak sen varsın, abisi var, ailesi var.