"Mine, bebeğim girebilir miyim ?"Duyduğum sesle uzandığım yatakta doğrulup kapının arkasına sinmiş konuşmamı bekleyen Bora' ya baktım hafifçe gelmesi için baş sallamıştım sadece, tek kelime etmemiştim. Bora odaya girdiğinde arkasından kapıyı kapatıp üstündeki takım elbisesinin ceketine uzandı bu karmaşa da bile o takım elbiseyi giymişti ya helal olsundu bu azimle sıçmaya devam ederse duvarı da delecekti.
"Konuşmayacak mısın benimle ?"
Gömleğini de üzerinden sıyırdığında yatağın sağ tarafında sol tarafına geçtim bu -evet seninle konuşmayacağım- dememin kibarca olan şekliydi. Bora benim boş bıraktığım yere uzanırken sağ kolu karnıma dolandı dikkatlice bedenimi kendine çektiğinde eline gelen ıslaklıkla elini belimden çekti dikişlerimi zorladığım için kanamıştı halletmiştim ama üzerimi değiştirmediğim için kanın ıslaklığı üstümdeki tişörtte kalmıştı.
"Bu ne ?"
Yanındaki abajur lambayı açarak eline bulaşmış kan lekesine baktı.
"Mine kan bu neren kanıyor, dikişlerin mi ?"
Elindeki hiç bir şeydi tişörtümü görünce kalp krizinden gidecekti.
"Ben de neden saatlerdir odasından çıkmıyor diye düşünüyordum sen beni böyle mi cezalandıracaksın kendi kendini kan kaybından öldürerek mi. Hastaneye gidiyoruz kalk çabuk !"
"Bir şeyim yok."Dedim sönük bir tonda.
"Nasıl bir şeyin yok Mine."
"Sadece dikişim kanadı ama hallettim tişörtümü değiştirmedim kn kalmıştır orda."
"Aç bakacağım."
"Neyi ?"
"Dikişlerini Mine neyi olacak aç."
"Bora yatıp uyu bir şeyim yok."Bora beni dinlemeden tişörtümün eteklerine uzandığında yerimde kıpırdandım.
"Bora lütfen bırak."
"Sadece bakacağım."
"Sen doktor musun bakınca anlayacaksın."
"Babayım ben baba, hemde kıdemli."Kurduğu cümleyle kahkaha attığım an gözümden yaş gelene kadar durmadım dikişin babalıkla bir alakası yoktu ama en çok da bu tutarsızlığa gülmüştüm Bora da benden farksız değildi o da gülüyordu. En son gözümden akan bir damla yaşı sol elimin tersiyle sildiğimde Bora' nın üstümdeki varlığı yetmiyormuş gibi bir de bakışlarını üzerimde hissettim.
"İn artık üstümden Bora uyumak istiyorum."
"Daha fazla uyumak yok saatlerdir uyuyorsun, Deniz söyledi Rüzgar kaybolduğundan beri de ağzına tek lokma koymamışsın."
"Midem almıyor."
"Sütün de yokmuş nasıl almıyor miden."
"Ne biçim teşkilatsınız siz, kardeşlerin keşke yumurtlarken biraz nefes alsaymış, gerçi ben, 'lerin' diye genelleme yaptım sütüm olmadığını İnci yumurtlamıştır."
"Ne kadar da iyi tanıyorsun görümcelerini."
"Ya ya ne demezsin, hadi in üstümden."
"Konuşalım."Dediğinde anlıma bir öpücük bıraktı.
"Sadece beş dakika."
Dediğimde ise kafasını olumsuzca salladı.
"Sana güzel bir konfor alanı oluşturacağım beş dakika az bir süre."
"Bor-"
"Israr kabul etmiyorum karıcım."Bora üzerimden kalkarken nereye gideceğini merak ettim gözlerimle onu takipe aldığımda gittiği yeri anlamam zor olmadı odadaki banyoya gidiyordu ve tahminlerime göre jakuziyi açmıştı. Su sesi garip bir dinginlik verirken ılık suyu düşündükçe daha da bir gevşiyordum. İki dakika sonra Bora yanıma geldiğinde yatakta doğrulmak için kımıldandım.
"Dur bekle."
"Ne oldu ?"Hızlıca yanıma ulaşıp beni kucağına aldı.
"Yürüyebilirdim."
"Bunu yapabileceğine şüphem yok ama yeterince gerginsin ayrıca can güvenliğin için."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kupa Kızı Ve Sinek Valesi
Mystery / Thriller~Sana bir teklifim var ~Kabul etmeyeceğimi bildiğin teklifler etme Odadan çıkacağım sırada arkamdan bağırdı ~On iki milyon yani borcunun tamamı Topuklarım üzerinde dönüp kara gözlerinin içine baktım ~Ne istiyorsun benden ~Benimle 365 gün geçir...