İnstagram / Piyanonunkokusu5
Wattpad / PiyanonunkokusuGelişmelerden haberdar olmak için takip etmeyi unutmayın:)
Keyifli Okumalar
❤Aynaya bakarak sürdüğüm çilekli lip glossumu iyice yayarken bir anda odamın kapısı açıldı. "Kız hadi! Omlet soğuyacak."
"Geldim geldim."
Dolabımı kapatıp annemin elindeki parayı aldım. Yine ve yine ekmeğe gidiyordum ama bu sefer asla içimde o bıkkınlık yoktu.
Hevesle, azimle, şevkatle, tutkuyla gidiyordum... Nida'nın dediği gibi benimkini görecektim çünkü.
Odamdan çıkıp siyah converslerimi giyinerek bu katta olan asansöre bindim. Bora'ya gideceğimi yazmamıştım, süpriz olsundu.
İçimdeki heycanla iki karışık asansörde bile ileri geri giderken karşısında yalpalayıp düşerdim diye korkuyordum..
Asansörden inip hızlı adımlarla çıktım binadan. Siteden ayrılıp yolu kontrol ederek karşıya geçtiğimde sanayinin büyük siyah kapısından girip fırına doğru ilerlemeye başladım. Cebimdeki telefonumun ekranını açıp yüzümü kontrol ettiğimde fırın görünmüştü ve tabii ki de karşısındaki yârimin dükkanıda. Fırının önündeki koltuklarda oturmuş sigara içiyordu. Elindeki telefonu ile ilgilenirken ben kasada duran çocuğa, "Üç tane ekmek." dedim.
Fırının giriş kapısında durup ıslık çaldı. Bora başını kaldırıp baktığında ilk çocuğa daha sonra bana baktı. Çocuk eli ile Bora'yı çağırdığında Bora ayağa kalkarak geldi bu tarafı doğru.
Gözleri o sıra bendeydi. "Bak iki dakika kasaya bir lavaboya gidip geleceğim."
Bora başını olumlu anlamda salladığında çocuk başı ile beni gösterdi.
"Yengeyede üç ekmek,"
"Siktir git oğlum." dedi Bora üstüne yürüyerek. Çocuk gülerek gittiğinde Bora fırına girdi.
Yan taraftan aldığı kâğıda üç ekmek sardığında fırından çıkıp bana uzattı. Elinden alıp parayı uzattım. "Tamam, sıkıntı değil."
"Saçmalama."
"Git," dedi sessizce.
"Annem parayı vermeden nasıl aldın diyecek bu sefer ne diyeceğim?"
Parayı alıp kasaya doğru döndüğünde bir yarım dakika kadar başka bir şeyle uğraşıp bana döndü. Para üstünü uzattığında elini bilerek avcumun içine bıraktı. Teni tenime ilk defa değerken ben gözlerimi gözlerine kenetledim.
Parayı aldığımda elimdeki ekmek poşeti ile arkamı dönüp uzaklaşmaya başladım. Avcumu açıp paralarla birlikte bıraktığı kağıda çarptı gözüm. Kağıdı alarak açtığımda üstünde yazan yazıyı okudum.
'Sanayinin arka girişinde bekle, geliyorum.'
Cümlesini defalarca okuduğumda sanayiden çıkınca direkt sağa dönüp arka tarafa doğru ilerledim. Bizim evin balkonunu kontrol ettim. Annem ara sıra bakıyordu bana ordan ama bu sefer yoktu. Hızlı adımlarla arka girişe geldiğimde buranın dağlık tarafa baktığı için ıssız olduğunu farkettim. Olduğum yerde dururken yarım dakika kadar sonra köşeden dönen Bora ile göz göze geldim. Arkasını kontrol edip hızlı adımlarla geldiğinde önümde durdu. Yüzüne baktım öylece.
"N'oldu?" dedim ben telaşla.
"Ne zaman istersen gelirim demedin mi?"
"Balkona çıkarım ben dedim."
"Ne fark eder?"
"Biri görürse hiç iyi şeyler olmaz, babam sanayideki herkesi tanıyor bak..."
"Çok fazla tutmayacağım zaten, bir kaç bir şey söyliyeceğim sadece."
Başımı olumlu anlamda salladım. "Çabuk o zaman,"
Bana doğru bir adım atıp daha da yaklaştı. Bu sefer göz göze gelebilmemiz için başını eğmesi gerekmişti.
"Bir daha buraya..."
Parmaklarını çenemde hissettim. Baş parmağı ile dudaklarımdaki bütün glossu sildi. "Bu dudaklarla gelme... Ben bugün ki kadar sakin kalamam söyliyeyim."
Parmağına bulaşan kırmızılığa baktığımda yakınlığından burnuma dolan barut kokusu başımı döndürmeye yetiyordu. Dudaklarımın üstünde gezinen parmakları yüreğimi hoplatırken elini yavaşça geri çekti.
"Bir diğeri okuldan dönerken peşine takılıp evine kadar takip eden bir lavuk var... Tanıyor musun?"
"Kim takip ediyor beni?!"
"Tanımıyor musun?"
"Hayır. Ben farkında bile değilim."
"İyi şimdi kahvaltını yap okula git. Çıkıştada hiç bir şey olmamış gibi gel evine ben bakacağım çaresine..."
"Bora..."
"Ben bakacağım çaresine diyorum, git hadi annenler şüphelenmesin."
Başımı olumlu anlamda sallayıp yanından geçeceğim sırada kolumu tuttu. Adımlarımı durdurup ona döndüm.
"Bir an öncede şu güven problemini kaldıralım ortadan, benim daha fazla sabrım kalmıyor çünkü haberin olsun."
Gözlerine bakarak gülümsediğimde parmak uçlarıma yükselip yanağına dudaklarımı bastırdım ve hızlı adımlarla adeta kaçarcasına uzaklaştım ordan.
Elinde izi kalan lip glossum şimdi yanağına bulaşmıştı. Dudaklarımda bıraktığı hissayat gözlerimi yumamam neden olurken elim ayağım birbirne girmiş derin derin nefesler alıyordum.
İnsanın gösterdiği sevginin karşılığını bulması kadar güzel bir şey yoktu. Dilime vurduğum prangaları onun itirafları aralıyordu... O bana gelmese benim ona gidecek dermanım yoktu. Bir buçuk sene bekledim diyordu bana, o günden beri hiç mi birine gönül bağlarıyla bağlanmamıştı?
Ben baştan aşağı ona bulanırken acaba o da sadece benden mi ibaretti?
Bölüm Sonuu♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Motorcu • Texting
ChickLit❗Yetişkin İçerik Barındırır❗ 0546****; Şu beynini bir rüzgara çevirde ceryan yapsın lan! 0546****; Burası sanayi bak altını çiziyorum sanayi! buranın içinden şortla geçilir mi lan?! 0546****; Şortu bırak senin buranın içinde ne işin var?! 0546****;...