Motorcu • Texting

Bölüm³⁵

Keyifli Okumalar...

Ekin; Aşkım? (01:42)

Bora; Ekin sus!

Ekin; Kıyamam ya...

Bora; Sen niye yaptığın planın ötesini, berisini, sağını, solunu düşünmeden hareket ediyorsun?

Ekin; Ya ben nerden bileyim?

Ekin; Nidoş işte.

Bora; Neyse.

Bora; Bir şey demiyorum.

Bora; Yok ya!

Bora; Ben biliydim böyle olacağını.

Bora; Niye izin verdim ki ben?

Bora; Kabahat bende!

Bora; Şimdi o mis koynunda uyumak varken Çeto'nun yüzünü görerek uyuyorum lan ben!

Ekin; Yanımda olsaydın uyumazdık ama neyse...

Bora; Oraya hiç girme zaten!

Bora; Oraya hiç girme!

Bora; Planladığımdan daha fazlasını yaşayacakmışız!

Bora; Lan daha kurduğum plan boğazımda kaldı fazlasını nasıl yaşayacağız?!

Ekin; Ne yapabilirim?

Bora; Bir daha plan yapmayabilirsin mesela?

Bora; Hı?

Bora; Ne diyorsun?

Bora; Bence gayet makul bir karar?

Ekin; Tamam ya of!

Bora; Evin her tarafıda dolu amına koyayım kaçıcak yerde kalmadı ki!

Bora; Arabaya mı gitsek?

Ekin; Oha aşkım!

Ekin; Oha yani başka bir şey demiyorum!

Bora; Şunun şurasında olacak bir ay ki biz birlikte olmuyoruz..

Bora; Sen araba kısmına mı oha diyorsun?

Ekin; Ben bir şey demiyorum.

Bora; Deme zaten!

(Görüldü)

Nidayı uyandırmamaya dikkat ederek yataktan kalktığımda karşımıza konumlandırılan gardırobu açtım. En üstte kalın beyaz yorganlar vardı. Onlardan iki tane aldığımda iki yastığda üstlerine indirip odadan sessizce ayrıldım..

Çok yavaş adımlarla aşağı inerek bahçeye çıktım. Elimdekileri şenzlonga bıraktığımda iki şenzlog arasında baya bir mesafe açtım. Bir yorganı alıp serdiğimde ikinci yorganıda yumuşak olması için üstüne indirdim. İki yastığıda indirdiğimde eve girdim tekrardan ve buzdolabına ilerledim. Bizim için bir meyve tabağı hazırladım ilk. Daha sonra Çetin'in aldığı kırmızı şaraptan iki kadeh doldurup bahçeye geçtim. Yorganların orta kısmına meyve tabağını ve iki kadeh şarabı bırakarak tekrardan eve döndüm. Üst kata çıkıp Bora ve Çetin'in uyuduğu odanın kapısını çok yavaş bir şekilde araladım. Hemen karşı yatakta telefonuna bakan sevgilim bana döndüğünde elimle gelmesini işaret ettim. Üstündeki pikeyi atıp geldi. Holün açık ışığı gözlerine çarptığında gözlerini kıstı ve bana baktı.