Bölüm³³

23.8K 1.2K 422
                                    

'ı parlatıp oy vermeyi unutmayın!

Keyifli Okumalar...

Etrafımdaki hiç kimseyi umursamadım, kim ne der hiç düşünmedim. Adımlarımı hızlandırıp Bora'nın yanına gittim. "Bora..."

Yanına dizlerimin üstüne çöktüğümde elimi koluna koydum.

"Sevgilim,"

Yanağına koyduğum elim ile yüzünü kendime çevirdim. Yanağımda ki elimi itip hızla ayağa kalktı. Bende kalktığımda o yerde duran motorunun bir parçasına hızla tekme attı. Arkasını dönüp dükkana girdiğinde arkasından gidecek olan Çetinin kolundan tuttum. Elimdeki parayı hızla avcuna tutuşurdum. "3 ekmek, A blok dördüncü kat. Bizi biraz yanlız bırak olur mu?"

Başını olumlu anlamda salladığında hızla dükkana girdim ve girişinde durup etrafıma bakındım. İçeride ben ve Bora'dan başka kimse yoktu. İleride duvarda duran kırmızı düğmeye bastığımda kepenkler inmeye başladı.

Eskiyen merdivenlerden ikişer ikişer çıktım yukarıya. Bora odanın ortasında hırsla dönüp duruyordu. Kolunu tutup durmasını sağlayarak önüne geçtim. Gözlerinin tam içine baktım. "Sakin ol."

Başını olumsuz anlamda salladı. Arkasındaki masaya döndüğünde su dolu bardağı tutup hırsla karşısındaki duvara fırlattı. Saniyelik irkildiğimde tekrardan yanına geçtim ve hiçbir şey söylemeden sıkıca sarıldım ona.

Elimi ensesindeki saçlarının arasında gezdirdim. "Sakinleş..."

Boynuna bastırdım dudaklarımı. Mümkünmüşcesine daha da sıkı sarıldım. "Paramparça etmişler..."

Hâlâ inanmıyordu gördüklerine. Gözlerimi sıkıca yumduğumda o tekrardan mırıldandı. "Paramparça etmişler..."

Omuzlarımdan tutup geri itti beni. Çaresizce çöktü koltuğa.

Adana'da nişan sabahı kahvaltı hazırlarken Rana abla anlatmıştı, o motoru almak için neler neler yaptığını. On beş yaşında hem okula gidip, okuldan sonra Adana'da sanayide çalışıyormuş. Sanayide akşam altıya kadar çalışıp ordan çıktından sonra bir inşaatın gece bekçiliğini yapıyormuş. Her gün sadece bir saat uyuyup hem okula gidiyormuş, hemde iki işte çalışıyormuş. Asla yemeyip içmeyip, o motor için para biriktiriyormuş. Gece inşaatda bekçilik yaparken kaç defa hırsızlar tarafından acımasızca dövülmüştü... Hafta sonları inşaat bekçiliğinde izin günleri olmasına rağmen sanayiden çıkıp insanlara hamallık yapıp odun kömürlerini taşıyormuş... Sırf hayalleri için. Şimdi hayalleri paramparça olmuştu.

Ben ilerleyip koltuğa yanına oturduğumda o ellerini sertçe yüzünde ve saçlarında gezdirip omuzlarını dikleştirerek derin bir nefes aldı.

Dizlerinin üstüne indirdiği elini tuttum. Elini kucağıma çektiğimde bana döndü. "İyiyim bir şey yok." dedi kolunu omzuma koyup beni kendine çekerek. Şakağıma dudaklarını bastırdı. Kolumu belime sardığımda gözlerimi yumdum.

Geri çekildiğimde başımı kaldırıp yüzüne baktım. "Kim niye yapsın bunu?"

"Dün ki yarışı yenemedi ya, beş yüz bin ağır geldi kudurmuştur Ayhan pezevenki, o yapmıştır."

"Motor burda değil miydi? Nasıl yaptılar?"

Başını olumsuz anlamda salladı. "Burda değildi, evin otoparkındaydı. Ben burda oturuyordum bir baktım dışarıdan sesler geliyor indim baktım o halde işte."

Motorcu • TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin