Bölüm¹⁶

33.2K 1.6K 141
                                    

Keyifli Okumalar <3

16.Bölüm

Odamın kapısını çok dikkatli bir şekilde araladığımda evin içindeki karanlıkla göz göze geldim. Odamdan çıkıp kapıyı dikkatlice kapattığımda parmak uçlarımda ilerledim uzun koridoru. Ayakkabılıktan spor ayakkabılarımı alarak dış kapıyı olabildiğince sessiz bir şekilde araladım. Ayakkabılarımı yere indirip arkamda kalan kapıyı aynı yavaşlıkla örttüm. Ayakkabılarımı giyinerek daha fazla oyalanmadan hızla merdivenlerden indim.

Resmen şuan evden kaçmıştım.
Evden kaçmıştım!

Güvenliğe görünmemeye çalışarak çok dikkatli bir şekilde siteden çıktığımda hemen yolun karşısına geçip sanayiden içeri girdim. Kimse yoktu, bütün dükkanlar bomboştu.

Ben fırının karşısındaki dükkanın önünde durduğumda kapalı olan kepenklere baktım. Şortumun cebinden telefonumu alacağım sırada önümdeki kepenkler açılmaya başladı. Ben telefonumu arka cebime yerleştirdiğimde aralanan kepenklerden biraz eğilerek girdim dükkana..

Arkamdan tekrardan kepenkler kapandığında etrafıma bakındım. "Bora?" dedim seslenerek.

Bir kaç adım atıp tekrardan etrafıma bakınmak istediğimde birden bütün ışıklar kapandı. Korkuyla bir kaç adım geri gittiğimde sırtım kepenklere değene kadar ilerledim. "Bora?!" dedim tekrardan seslenerek.

"Burdayım, korkma." sesi uzaktan ve boğuk geliyordu.

"Nerdesin? Çok karanlık göremiyorum."

Bir anda yere yansıyan ışıklar çarptı gözlerime yerde yıldız şeklinde ışıklar oluşmuştu. Başımı kaldırıp tavana baktığımda onlarca yıldızın yapıştırıldığını gördüm. Yüzümde bir gülümseme oluştuğunda aydınlanan etrafta gezdirdim gözlerimi sonra bir anda tekrardan karanlık oldu ve karşımdaki boş duvarda bir ekran belirdi.

Tekli bir koltuğun üstünde oturan, dirseklerini dizlerine yaslamış bir adet Bora duruyordu karşımda..

"Bugün 16 Haziran..."

Yavaşça ekrana doğru ilerledim..

"Seni göreli, seni tanıyalı tam iki sene oldu bugün. Koskaca iki sene... Yedi yüz otuz gün. Altında bulunduğun tavanda ayrı kaldığımız her gün için bir yıldız asılı birtanem. Seni gördüm, tanıdım, sevdim, aşık oldum. Ben seni bir çocuk parkında, bir salıncağın üstünde ufak bir çocukla konuşurken gördüm. Üstünde beyaz, çiçekli bir elbise vardı. Saçların yine her zamanki gibi omuzlarındaydı. Ve sen bir melek kadar masumdun, belki yanındaki çocuk senden daha günahkar duruyordu... Temiz görünen yüzüne, saf kalbine tutuldum ben senin. O andan sonra senden başka kimseye ihtiyacım olmamaya başladı, sen yanımda olsan bütün dertler çözülecek gibiydi. Bir elini tutsam bütün kötülüklerden arınacaktım. Ben evime dönen yolu kaybettim, kalbinin sokaklarında aval aval geziyorum. Yönümü, evimi bulmam için sana ihtiyacım var. Yukarıdaki yıldızları artık birlikte olduğumuz günler için asalım diyorum, bana gel diyorum, birbirimizin kollarına teslim olalım, kalp atışlarımızla kaybolalım. Ekin... Ekin'im evim ol desem... kabul eder misin?"

Ekran bir anda karardı ve yukarıdaki yıldızlar tekrardan yandı. Arkamda bir adım sesi hissettiğimde hızla arkamı döndüm.

Bora...
Tam arkamda iki eli kotunun cebinde duruyordu.

Yüzümde bir gülümseme oluştuğunda hızlı adımlarla yanına gidip boynuna sardım kollarımı ve sıkıca sarıldım. Gözlerimi kapatır kapatmaz gömleğinin üstüne göz yaşlarım düştü. Parmak uçlarıma yükselip daha sıkı sarıldım..

"Evet," dedim mırıldanarak. "Evet... Kabul ediyorum."

Belime kolları sarıldığında bedenimin yükseldiğini hissettim. Ayaklarımı kalçalarıma doğru kaldırdığımda kendi etrafında döndürdü bizi. Bir kahkaha döküldü dudaklarımdan.. Mutluluktan ağlatıyordu resmen.

Beni yere indirdiğinde ellerimi kollarına koydum. "Seni çok seviyorum..." dedim gözlerinin içine bakarak.

Anlıma dudaklarını bastırdığında gülümsedim. "Aşığım sana,"

Dudakları anlıma çarparken konuştuğunda başını çok hafif geri çekti.

İki elini yanağıma koyduğunda elmacık kemiklerimi sevdi. "Geldin mi şimdi sen bana?"

Başımı olumlu anlamda salladım. "Geldim,"

Anlını anlıma yasladığında kollarımı boynuna sardım. Onunda elleri belimde yer edindiğinde sıkıca sarıldım.

Ensesindeki saçlarını okşadığımda onun burnunu kulağımın hemen altında hissettim.

Bir masal perisi gibi hissediyordum kendimi. Hikayem son bulmuş ve ben mutlu sonu onunla yaşatacaktım...

Bölüm Sonuu<3

Motorcu • TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin