"Ohh sonunda becerdik be"
"Valla ya bir şeyi yapamadık"
"Yoo ben gayette becerdin siz bi erken bıraktınız bi geç bıraktınız o yüzden yani."
"Uğur şuan kaç kişiyiz?"
"İki komutanım"
"Bağırsan kim duyar?"
"Kimse komutanım"
"O zaman benim CANIMI SIKMA"
"Tamam ya"Napıcamızı bilmeyerek sahilden çıkıp ara sokaklara girdik. Sessiz sessiz ilerleye ilerleye devam ettik. En sonunda eve dönmeye karar verdik.Tam arkamızı döndük. İki adam görmemizle ikimizde tam geri adım atacaktık ki zaman kalmadan silahları kafamıza dayayıp ellerimizi ve ağzımızı bağladı. Susturucu takılı silah bir anda bana dönüp ateşlenince acıyla karışık ufak bir şaşkınlık yaşadım. Uğur kaçmaya çalışarak uğraşsada. Arkadan gelen arabayla Uğur içeri çekildi. Bir anda geriye çekilmemle kendimi arabanın içinde buldum. Karnımdaki yara çok sızlıyordu ve bu manyaklar ani hareket ettirince iyice acıyor ve kanıyordu. Ağzımıza bağlanan bezlerde eter olmalı ki kafam geri düştü, gözlerim kapandı. Acıyan yaramı hissetmemek avantaj olsamda baygında hayat tehlikem artıyordu. Gözlerimi açtığımda başım çatlıyordu. Kollarım demirler yüzünden morarmaya yüz tutmuş ayaklarımda kollarımdan geride kalmıyordu. Kollarım birleştirilmiş yukarıdan bağlıyken ayaklarımda aynı şekildi.
Yanımdaki Uğur kaçmaya çalıştığı için biraz hırpalanmıştı. Kafası yere eğik, gözlerini dinlendiriyordu. Kapı yavaşça açıldı ve bizim gibi 5 asker daha içeri sokuldu. Onlarda yanlarımızdaki demirlere bizim gibi bağladılar. Onlar daha ayılmamıştı. Yüzlerini incelediğimde
Yüzbaşı Alp Türkoğlu
Teğmen Mehmet Ali Kolcu
Teğmen Alim Bal
Uzman Başçavuş Anıl Yolcu
Uzman Başçavuş Kaan Eren KütükAteş Timi 🔥
Ellerimi çözüp beni ittire ittire tekli sandalyeye bağladılar. Ne olduğunu sorgulayamadan ateş timindekilere buz gibi su döktüler. Uğur anında gözlerini onlara çevirirken onlar ne olduğunu kavramaya çalışıyordu. Herkes benim karşımda demirlere yukarıdan bağlıyken ben karşılarında sandalyeye bağlıydım. Ateş timini incelerken araya giren gözler sadece tiksindiriciydi. Ara kısma geçmiş bana dönük adam kafasını aymiş gözlerimi ona çevirmemi bekliyordu.
"Sadece 1 kere sorcam valla bak bir kere?"
Tek kaşını kaldırıp sormamı bekledi.
"NİYE BEN DAHA YENİ KAÇIRDINIZ DURUN BİR NEFES ALIYIMMM!"
"Üff yani şöyle ki -"Arkasını döndü ve kafasını yan çevirip cevap verdi.
"Canım istedi üsteğmen."
"Senin canına tüküriyim şerefsiz."
"Bende seni bende seni. Her neyse bu kadar sevgi barındıran cümleler yeter."
"Hehh evet, hadi bakalım ne istiyonuz yine?"
"Bu sefer sadece sana sürprizim var diğerleri bonus oldu bizim içinde. Planda sadece sen vardın ama işte plan değişikliği oldu. Sana seyircide çıkardım tiyatronu iyi oyna"Ben söylediklerinden hiç bir şey anlamazken Alp Yüzbaşı konuşmaya başladı.
"Noluyo ne tiyatrosundan bahsediyor bu salak?"
"Bilmiyorum komutanım ama seyirci olmayı sevmem" Uğur
"Sadece seyirci olmasak iyi olacak burda kötü şeyler dönüyor" Alp
"Uğur" Ben
"Emredin komutanım" uğur
"Ben söylediğimde... Gözlerini kapat ve ben diyene kadar da açma olur mu?" ben
"Neden komutanım?" uğur
"Sorma sadece söylediğimi uygula zamanı gelince."O anlamaz şekilde bakarak kafasıyla onayladı. Bakışlarım Alp Yüzbaşı ya döndü. Ne olduğunu ve ne olacağını anlamaya çalışıyordu. Diğerleride aynı şekilde. Alple göz göze gelince gözlerimle mors alfabesiyle bir şeyler anlatmaya çalıştım. Oda anlamış olacak ki kelimeleri birleştiriyordu. Son bulan cümleme sadece yutkundu.
Timinden birinin ailesinde veya yakınında şiddet ve bazı şeylere maruz kalan oldu mu?
Mehmet AliKafamla onayladım ve Mehmet Aliye döndürdüm. Bakışları mı.
"Mehmet Ali"
"Emredin komutanım"
"Uğur'a dediklerim senin içinde geçerli"
"Emredersiniz"Alpe dönmüş ve onay almıştı. Nefeslerimiz hızlanırken arkamdan gelen bir demir kapı sesi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK AMAÇ VATAN
Teen FictionYa annen delirtilerek öldürülseydi. Canice değil mi? Ya baban gerçek değilse. Bir umut değil mi? Ya tanımadığın kardeşlerin varsa. Keşkeler olur değil mi? Ya tanımadığın abin asker ve tanımadığın gerçek baban da askerse. Çok gururlu değil mi? Ya bi...