13

519 62 13
                                    

Oturdukları masada derince bir iç çekti herkes.

Balık yemeye gitmelerinin üzerinden iki gün geçmişti. Bu süreçte Namjoon Jimin'e numarasını vererek tekrar görüşmek istediğini söylemişti.

İki gün içerisinde okula da gitmemişti Jimin. Odasında yatmıştı tüm gün. Lavabo olayından sonra Jungkook'un yüzüne bakamıyordu. Fazla yakınlık kurmuşlardı ve bundan delicesine çekiniyordu.

Oturduğu masada başını kaldırarak herkesi süzdü.

Yoongi, Hoseok, Seokjin ve Jungkook eski bir tahta masaya kurulmuşlardı. Masanın ortasında Yoongi'nin Bulduğu tüm sonuçlar kağıt üzerine not edilerek toparlanmış dosya halinde duruyordu.

"Şimdilik sadece iki sorunumuz var." Seokjin dudak içlerini ısırırken az önce yüzdüğü için ıslanan saçlarını eliyle geri taradı. "Serumda bulunan yeşil çiçek suyunu Taehyung'un nasıl elde ettiği? Cezaları bir şekilde hallediyoruz son olarak Jimin'i Bayan Mortimer'ın karşısına çıkartmak."

Hoseok başını sallayarak onayladı Seokjin'i.

"Sen okula gidip konuştun mu?" Yoongi birden bakışlarını Jungkook'a sabitledi.

Hafif bir şaşkınlık ifadesi sunmuş, Kaşlarını çatmıştı alfa kurt. "Evet bir sorun çıkmadı. Özel ihtiyaçlar için şehire inmem gerektiğinden bahsettim. Bir daha izin almam gerektiğini söyledi ve gönderdi." Bakışlarını masada oturanlarda tek tek gezdirdi.

Jimin'e değdiğinde onun başka yöne bakması bir olmuştu.

"Cezalar hafifledi, derslere gireceğiz ve tüm bu saçmalıklar bittiğinde düşmanlık devam etse iyi olur." Hoseok bir parmağını salladı ortaya doğru.

"Ne?"

"Bu kodumun tüm saçmalıkları çok kafa karıştırıcı! Bir iki haftada elimizde olanlara bir göz atalım mı?" Kaşlarını çatarak ellerini masaya yerleştirdi bataklık canavarı. "Bir insanımız var üstelik bize hayran! Pusu kuran bir vampir düşman, kuralcı ve kuralı çiğneyen." Bakışlarını Jimin ve Jungkook arasında tuttu. "Ve hiç boştan yere alınan cezalar. Turnuvanın iptal olmasından bahsetmiyorum bile!"

Jimin'in gözleri şaşkınlıkla büyüdü. "Turnuva iptal mi? Ama tüm dönem biz buna çalıştık." Derince nefesini bırakırken kollarını önünde bağladı.

"Sen konuşma, hep bunlar senin yüzünden geldi başımıza!" Sandalyesinden hiddetle kalkıp tekrar oturdu Hoseok.

"Bir kaç saat sonra Mortimer ile konuşmaya gideceğiz o sıra tüm şikayetlerini iletirsin." Seokjin elini Hoseok'un omuzuna koyarak bastırdı.

"Bir kaç saat sonra mı?" Telefonunun ekranında başını kaldırarak karşısındaki arkadaşlarını süzdü Jimin. "Bir kaç saat sonra Namjoon hyung ile buluşacaktım."

Herkesin kaşları çatık bir hal aldı. Şaşkınca Jimin'e dönerlerken mantıklı bir cevap vermesini umdular.

"O morona hyung mu diyorsun?" Hoseok elini abartılı hareketle salladı.

"Ayrıca neden onunla hala iletişimdesin? Bir insan bize büyük bir tehlike unutma." Seokjin yüzüne çarpmaya yakın olan eli havada tutarak masaya vurdu.

"Hadi ama düşmanca birisi değil. Çok meraklı ve arkadaş canlısı. Üstelik ona buranın konumunu attım." Gülümseyerek ormanlık alanı eliyle işaret etti.

"En son böyle dediğinde yaşanan sorunları hala atlatamıyoruz." Yoongi başını yana eğerek buz gözlerini Jimin'e çıkarttı.

"Bu sabah Jungkook şimdi bu doktor bozuntusu mu!? Ben bu gizli yeri öğrenebilmek için bir ay Yoongi'nin dosyalarını taşıdım!" Hoseok sinirle Jungkook'u işaret etti.

Bringhston ᛭ SchoolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin