Bedenim buz kesti...Soğuk hastane koridorunda bekledim. Kaç saat geçmişti bilmiyordum. Zaman geçmek bilmiyordu. Sadece dua ediyordum. Elimden başka hiçbir şey gelmiyordu.
Güçlükle sandalyeye oturdum. Lale kaç saattir ağlıyordu bilmiyordum. Kendi derdime mi yanmalıydım ona mı destek olmalıydım bilmiyordum.
Şişen ve artık bana acı veren gözlerimi kapattım. Çok ağlasam da kimse kapalı kapıdan çıkıp gelmiyordu. Kimse o iyi demiyordu... Aklımı kaçırmak üzereydim...
"U-Ulaş..." Lale elini karnına götürdü. "Bebeğimiz için dayanmaz mı Bige? Bizi bırakıp gider mi?" Gözyaşları şiddetlendi.
Yüzümü ellerimin arasına aldım.
İkimizin de canı çok yanıyordu...
Lale'ye cevap veremedim. Ağzımı açıp konuşacak halim yoktu. Saatlerdir ne bir su içmiştim ne de yemek yemiştim... Bir boşlukta savruluyor gibiydim.
Kapının açıldığını görünce büyük bir hızla yerimizden kalktık.
"N-Ne oldu doktor bey?"
Sesim titriyordu.
Doktor derin bir nefes aldı.
"Ulaş Bey'in durumu iyi, hayati tehlikeyi atlattı. Kurşunu çıkardık."
Lale daha çok ağladı. Sevinçle bana sarıldığında ben sevinemedim... Hızla doktora yaklaştım.
"E-Eşim?" Diye sordum telaşla. "Zorbey de iyi mi? Hayati tehlikesi yok değil mi?" İçimde büyük bir korku vardı.
Bir şey olmuştu! Doktorun tepkisi iyi bir şey olmuş gibi değildi! Sakin kalmaya çalışsam da gücümü kaybediyordum.
"Zorbey Bey'in kalbi durdu Bige Hanım."
Erkenden sizlere kesit bırakıyorum.
Bölümü elbette bir günde bitirmem mümkün değil. Sınır geçsin o yedi gün içinde tam vaktinde gelmiş olacak inşallah. Timya da gelecek merak etmeyin.
Herkese çok teşekkürler.🫶🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevmek Bana Yasak
RomanceEllerimi ve gözlerimi bağlamışlardı. Nerede olduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu. Hiçbir ses yoktu. Ülkeme gelir gelmez tam arabama binecektim ki bir el arkamdan boynuma sarılmıştı. Kendime geldiğimde gözlerim kapalı bir hâlde öylece oturduğumu anla...