"Ulaş beni bağladığında olmuştur. İpleri çözerken de biraz bastırdı, canım yandı. Mutlu musun Zorbey? Canımın yandığını duymak seni mutlu etti mi?"Mavileri öfkeyle parlıyordu.
Boğazıma bir yumru oturdu. Hızla ayağa kalktım.
"Uyumaya devam et."
Başka hiçbir şey söylemeden odadan çıktım. Ulaş elinde yemekle geldiğinde Sevil tepsiyi aldı.
"Gireyim mi?" Diye sordu.
"İnat eder, zorla yedir." Dedim.
Başını sallayıp içeriye girdi.
Ulaş anlamayarak bana bakıyordu.
"Neden öyle bakıyorsun?"
Hızla yakasına yapıştım.
"Ben sana dikkat et demedim mi? Kızın kolu morarmış! İpi çözerken de bastırmışsın! Bilerek mi yaptın? Canı yanmış lan!"
Ulaş inanamayarak bana bakıyordu.
"Onun canını senin yaktığım kadar yakmam mümkün değil kardeşim. Teni hassastır. Canını yakmamaya özellikle dikkat ettim. Bilerek bastırmadım. Hatta çok dikkat ettim. Gevşekti ip. Ben öyle bir şey yapmadım. Beni kendinle karıştırma."
Sinirle gözüne yumruk attığımda inledi ve geriye doğru sendeledi.
"Bir dahakine dikkat edersin! Aynı şeyi yaşamayalım Ulaş!"
Ulaş aniden güldü. Neye güldüğünü anlamadan ona baktım.
"Ulan ne değişik adamsın! Kızı kaçırdın, o kadar ağlattın şimdi de kıyamıyor musun?"
Kaşlarımı çattım.
"Bige benim asla umurumda olmayan biri. Yaşadığı her şeyi hak ediyor. Bu daha başlangıç! Sadece şiddet istemiyorum. Ne olursa olsun benim karşımda güçsüz. Şiddet istemiyorum!"
Ulaş alayla başını salladı.
"Senin tenisçi kız... O an hayatında Beren olmasaydı sen bu kızla birlikte olurdun Zorbey. Senin için çok da değersiz değil."
"Değersizin teki! Kimse sevmemiş, ben mi seveceğim? Anası babası bile sevmemişse bir bildiği vardır!"
Sınır geçtiği anda bölüm gelecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevmek Bana Yasak
RomanceEllerimi ve gözlerimi bağlamışlardı. Nerede olduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu. Hiçbir ses yoktu. Ülkeme gelir gelmez tam arabama binecektim ki bir el arkamdan boynuma sarılmıştı. Kendime geldiğimde gözlerim kapalı bir hâlde öylece oturduğumu anla...