Elleri belimdeyken şaşkınlıkla gözlerim açıldı.O sonunda başarmıştı.
"Arsel"
"Bir şey deme" diye kulağıma doğru fısıldadı.
Başımı omzuna yaslayarak yüzümü kapattım.
Bu gözyaşının babamın ölümüyle ilgisi yoktu yaşadığında yaşattıkları ile ilgiliydi."İnsanlar buraya bakıyor.Sorun olmaz değil mi?" diye sorduğunda cevap vermedim.Kimin ne dediği artık hiç umrumda değildi, sırf onların düşünce şekillerine göre hayatımı şekillendiremezdim.
"Rahatsız hissediyorsan uzaklaşabilirsin." diye fısıldadım.Bunu birden yapmak kolay değildi.
"İyi"
"Ne?"
"İyi hissediyorum."
Yüzüne bakmak için ondan uzaklaştım ama o bırakmadı.Elleri hâlâ belimde olduğu konumda sabit duruyordu.
"Gidelim" dediğimde olunlu anlamda kafasını salladı."Utanmıyor musun hiç?" diye ses duymamla gözlerim kapıya çevrildi.
"Onca utanılacak şey varken mi?" diye alayla yengeme doğru konuştum.Arsel gitmek için elimi tuttuğunda durması için elimi elinin üstüne koydum.
"Terbiyesiz cenaze günü bile-"
"Ne cenaze günü bile ne?Siz her haltı yerken iyi değil mi? Siz yakalanmadığınız sürece masumsunuz değil mi? Ama sen yakalandın yenge hemde çok önce yakalandın.Şu an hâlâ evinde oturabiliyorsan ben ağzımı tutuyorum diye."
Yaptığım imayı çok da güzel anlamıştı.
Amcam uzak şehire çalışmaya gidince onu aldatmıştı.Hem de hiç utanmadan evli bir adamla aldatmıştı.Sonra da gelip burada aklınca aşağılamaya çalıyordu."Tutma o zaman Janset." diye Sıla'nın gelmesiyle durum ironikliğine dudağım kıvrıldı.O aynı annesiydi.Her şeyiyle tüm benliğiyle o kadındı.
"Bunu sen mi diyorsun? Ne bu cesaret annen arkanı tutuyor diye mi?"
"Evet benim annem tabiki de arkamı tutacak.
En azından seninki gibi salmadı." dediğinde tam cevap verecektim ki Arsel'in sesini duymamla sustum."Kızı her gün binbir sarhoşun olduğu mekande onlara alkol dağıtıyor.Salmamış hali buysa salsa demek ne olursun."
"Yalan söylüyorsun!"
Yengem direkt gözlerini Arsel'e çevirdi.Devam edecekti ki arkasındaki arabayı görünce sustu.Ona çok kelime sarfetmek isterdim fakat o sağırdı.
"Onu korumak için bunları demen-"
"Bunlar gerçekler.Ayrıca o benim sevgilim, tabiki de onu koruyacağım."
"2-3 güne sıkılıp atar." diyip yengem içeri girdi.Az önce terbiyeden bahseden kadındı.
Gerçekten çok yazıktı.Sıla tam konuşacaktı ki Arsel elimi çekip arabının kapısını açtı ve binmem için geri çekildi.Sıla yeni fark ediyor olacaktı ki ikimizin ellerine bakıp şaşkınlıkla gözlerini açtı.
Arsel arabayı sürüyordu ve nereye gittiğimizi bile bilmiyordum.Onlar acıyı kıskanacak kadar acizdi.Orada bile tahammül edememişlerdi.Annemi orada bırakmak istemiyordum fakat başıma çok keskin bir ağrı girmişti.
Cebindeki telefonumun çalmasıyla hiç kıpırdamadım bile.Arsel bana dönerek konuştu.
"Rahatsız olmayacaksan bakabilir miyim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altüst:Yeniden
Fiksi Remaja... "053***:Ve her canlı yaşattığını tadacaktır.Ya hayatla ya da yaraladığıyla tadacaktır.O üstünde haklarla gitti.Onu, orada bile rahat etmesin diye üstündeki kul haklarıyla öldürdüm."