"Uyansana kızım sabah oldu! Son çare soğuk suya başvuracağım bu gidişle! Direk onla uyandıracaktım da hadi bugün ilk günün diye kıyamadım!" kulağımın dibinde bağıran bu sesler ile kaşlarımı çatarak gözlerimi açtım.
Takemiyi göreceğimi zaten biliyordum. Gözlerimi açtığımı görünce sırıttı. "U.A. Lisesindeki ilk günün Miroi hadi kalk! Senden fazla ben heyecanlıyım be!" diyerek laf ettiğinden koltuktan doğruldum.
Kahvaltı yapıp şu lanet olası okul formalarını da giydim. Hazırlanarak ayakkabılarımı giydim. Takemiye döndüm. Gülümsüyordu. Ben de göz kırptım. "Kendini çok yorma Takemi. Kahraman olunca ben para kazanacağım zaten." diyerek el salladım ve çıktım.
Erken çıkmıştım çünkü okula Kirishima ile gitmek istiyordum. Altımdaki toprağı yükselttim ve çatının üstüne atladım. Çatıdan çatıya atlayarak alt sokaklara koşuyordum. Eğlenceliydi. Hem de çok!
Kirishima'nın sokağına vardığımda çatıdan atladım. Eteğimin açılmamasına dikkat etmiştim. Kirishima'nın evi hangisi bilmiyordum. Bir 5 dakika bekleyince soldaki büyük evden Kirishima çıktı.
El sallayarak, "Kızıl Kirpi!" diye seslendim. Bana dönerek tebessüm eden çocuk yanıma geldi.
Yumruklarımızı birleştirdik. Kirishima, "Buraya gelmeni beklemiyordum."
"Yalnız gitmeyi sevmiyorum. Take nii-san da işe yetişecek o yüzden ben de senle gideyim dedim."
Gülümsedi. "İyi ki geldin Kanae!" dediğinde ben de gülümsedim.
Evlerin çatısını gösterdim. "Sen de benimle çatılardan gitsene! Merak etme kedi sanıp umursamıyorlar."
Otuz iki diş sırıttı. "Tabiki de gelirim. Normal yürümek sıkıcı zaten." demesine kafamı salladım. Tam kafa dengimdi.
Altımızdaki toprağı yükselttim. Kirishima'nın gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Senin özgünlüğün mü bu?! Çok havalı!" dediğinde gülümsedim. Genellikle öyle derler.
Topraktan çatıya atladım. O da arkamdan atladı. Yüksek toprağı eski hâline döndürdüm. Çatılardan çatıya atlayarak U.A. ya doğru koşuyorduk. Evler bittiğinde aşağıya atladık ve koşmaya başladık.
Kirishimaya döndüm. "Kızıl kirpi, yarışalım mı?!" diye seslendiğimde bana döndü.
Otuz iki diş sırıtan Kirishima, "Hayatta hayır demem!" diyerek hızlanmaya başladı. Ben de kendimi hızlandırdım. Daha U.A. ya çok vardı. Gördüğüm otobüs ile gülümsedim. Kenardaki demirliğe zıpladım oradan da otobüse atladım.
Otobüsün üstündeyken Kirishimaya seslendim. "Kızıl Kirpi U.A. da görüşürüz!" diyerek sırıttım.
Otobüs U.A. ya en yakın yerdeyken üstünden atladım. Şoföre el salladım. "Bir ara U.A. ya gel de paranı ödeyeyim senpai!" diyerek bağırdım ve U.A. binasına doğru koştum. Bina bile çok güzeldi.
U.A. binasına girerek sınıfımı aradım. Benim üç katım kadar filan bir kapı görmek şaşırmama neden olsa da içeriye girdim. Lütfen imhacı çocuk ile hukuk adamına benzeyen çocuk burada olmasın!
İçeriye girdiğimde lacivert saçlı hukuk adamına benzeyen çocukla imhacı çocuğu görünce dünya başıma yıkıldı.
İmhacı çocuk beni görünce kaşlarını çattı. İkimizde işaret parmağımızla birbirimizi gösterip aynı anda konuştuk.
"Senin burada ne işin var zımpara?!"
"Senin burada ne işin var hergele?!"
Tüm sınıf bize dönmüştü. Bakışlarımı imhacı çocuktan çektim. Gördüğüm ile yerimde kaskatı kesildim. Shoto oturmuş sıraya boş boş bakıyordu. Evet Shoto buradaydı. Sol gözünün etrafındaki yanık izi. Yarı kırmızı yarı beyaz saçları. Etrafa bakmadığı için beni fark etmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shoto Todoroki X Reader
Short StoryCan sıkıntısından başladım okuyun seversiniz belki :) ~Okuyucular ve okuyacak olanlar, kitabı final yapmış varsayıyorum ve devamını özel bölüm olarak atacağını bilmenizi istiyorum. Evet, uygun değildi ama sınavım yüzünden çok uzun bir ara var ve bu...