Shoto Todoroki X Reader

Öcü Vakası

Akşam olduğunda 1-A sınıfı olarak hepimiz salonda oturuyorduk. Rahatça arkama yalanmış, Shoto'nun yanında oturuyordum.

Oflayarak Denkiye baktım, "Dökülsenize oğlum? Ne var?" dedim.

Kızıl Kirpi, "Spor festivali varmış yarından sonra. Çok bilinen bir gösteri. U.A. daki öğrencilerin yaptığı karşılaşma. Bir çok kahraman gelecekmiş. Sen katılamayacakmışsın Kan. Daha iyileşmemişsin." dediğinde kaşlarımı çatarak ona döndüm. Hadi ama! O sahnenin altını üstüne getirecek kişi benim! Bunu yapamazlar!

"Destekçinizim dostlar! Olur da zora düşerseniz çağırın stada atlar gelirim!" diyerek gaz verdim. 1-A sınıfı ezip geçecekti. Geçen seferki kötülerin saldırısından sonra savaş tecrübesi kazanmıştık.

Duştan çıkmış hâlde gelen Bakugoyu görünce ona gülümsedim ve el salladım. "Saçların iyi gözüküyor." dedim.

Kaşlarını çattı, "Kes sesini dallama!" diye çınladı. Dil çıkardım. Çok daha sinirlendi ama kendini yatıştırdı. Her gün yeni bir hakaret kelimesi duyuyordum. Şahsiyetime laf ediyordu pislik!

Gidip bir kahve kattım kendime. Oturacağım sırada Mineta'nın yerime oturduğunu gördüm. Kaşlarımı çatarak karşısında durdum. "Üzüm dalı ne yapıyorsun?" diyerek üstüne eğildim.

Açlıkla güldü, "Seni özledim Kanaeciği-" daha sözünü bitirmeden kafasından tutup kaldırdım.

İç çektim, "Bak boya laf etmeyi sevmem ama sen hak ediyorsun. Bana bulaşma yer cücesi yoksa o gözlerini oyarım." diyerek sakince konuştuktan sonra birden elimi bıraktım. Sertçe yere düştü ben de yerime oturdum.

Kahvemi içerken Kiriye döndüm, "Kızıl Kirpi, Aizawa Senseiye iyileştiğimi söyler misin? Beni dinlemiyorlar! İlla kanıtlamamı istiyorlarsa U.A. yı başlarına yıkabilirim!" diye homurdandım.

Ses Kiriden değil Shotodan geldi, "Tam olarak iyileşmedin demek ki." diye sakince kahvesini yudumladı.

Çatık kaşlarla ona baktım, "Sen de mi?! Bu ihanetinizi asla unutmayacağım! Sizi hain köpkeler! Hepinizle ödeşeceğiz!" diyerek kalktım ve odama gittim. Trip atmaktan zarar gelmez. Yani umarım.

Odanın kapısı açılınca, "Mina bana trip atmamda yardımcı olsana. Gerçi ne için attığımı da bilmiyorum ama oraları karıştırma. Beceremem şimdi ben." diyerek kapıya dönmüştüm ki Shotoyu görünce dondum kaldım. Ağzıma lanetler okudum.

Kapıyı tıktıklamamıştı? Shoto, Miroi'nin yanında gerçekten başka birisiydi. Bu yüzden kendimi çok özel hissediyorum! Ayakta kaşları havada dikildi. "Miroi, hala ilaç kullanırken spor festivaline gelmen hiç iyi olmaz. Dinlenmen en iyisi." dediğinde ayağa kalktım.

Gidip karşısında durdum, "Bugün ne kadar koştuğumdan haberiniz var mı? O kinci hergele varya tüm okulu turlattı bana! Ondan sonra da Çakma Pikachu yüzünden kırk takla attım! Ama bak ne kadar da iyiyim!" diyerek kollarımı iki yana açtım ve kendimi gösterdim.

Arkama dönüp yatağa oturacakken kendi ayağıma takılarak düştüm. Sinirden şu okulu paramparça edesim var! İç çekerek kalktım. "Shoto, insan hani bir el uzatır, yardım eder. Az önce ben yere düştüm. Bak DÜŞTÜM. Yere düşen insana ne yapılır?"

Gitti ve yatağıma oturdu. "Elin ayağın var ya Miroi." Bu çocuk bu kadar gıcık değildi. Miroi olduğumu öğrendiğinden beri fazla gıcıklık yapıyor. Küçükken de böyleydi velet!

Gidip yanına oturdum. "Elim ayağım yüzünden düştüm ya Shoto?" diyerek cevap verdim. Ben ve altta kalmak? Hıh anca rüyada!

Gülümsedi. Evet gülümsedi. Shoto gülümsedi. Belki küçük bir şeydi ama benim için o kadar değerliydi ki. Çok güzeldi. Gülümsemesi çok güzeldi.

Koltuktan kalktı, "Hemen sol odadayım. İhtiyacın olursa gel." diyerek çıktı. Gülüşünü sevdiğim, çok yakışıklısın be! Ona aşığım ama bu çok korkutucu! Biz çok iyi arkadaşken ona aşık olmam... Kahretsin! Sonsuza kadar biteriz! Arkadaşlığımız da biter!

Oflayarak yatağa yatıp yastığa sarıldım. Yastık yerine Shotoya sarılmak vardı ama nerede! Anca rüyanda kızım! Siz ölümüne arkadaşlarsınız! Asla iki aşık olarak sarılmayacaksınız!

Defterlere Midoriya'nın getirdiklerini geçirdim. Derslerden geri kalmamaya çalışıyordum. Zaten derslerim iyi de değil de boşverelim.

Yatakta sıkılmış biçimde uzanırken kapı açıldı. Bakışlarım kapıya yönelirken görmeyi beklediğim kesinlikle bu değildi. Korkuyla açılan gözlerimle yatağın üstünde ayağa kalktım.

Yaklaşan şeye yastığımı doğrulttum, "Yaklaşma! Geri bas pis öcü! Yedirir miyim kendimi sana?! Uzaklaş benden!" diye korkuyla soludum.

O odanın ortasında dururken anında yanına sıçradım ve kapıyı açarak odadan çıktım. Hızla direk Shoto'nun odasına girdim. Üstü çıplaktı altında ise eşofman vardı ama ilgilenmem gereken bu değildi. Kapıyı kapattım.

Denki de bu odadaydı. Oda arkadaşı olmalılar. Shoto benim geldiğimi görünce kaşlarını çattı, "Noldu Miroi?" diye şüpheyle sordu.

Koşarak arkasına geçtim. Kasları aklımdan çıkmıyordu evet evet evet! Yutkundum, "Ö-öcü geldi odama! Ya da hayalet işte her neyse!" diye haykırdım. Omzunun üstünden bana bakan Shoto anlamaz bakışlar attı.

Çakma Pikachu, "Ne öcüsü Kan?" diye alayla sorunca kaşlarımı çatarak ona döndüm. "Odama geldi! Bembeyaz örtülüydü! Gözlerini görüyordum sadece! Bir de örtünün altından boynuzları belli oluyordu! Kör değilim ne gördüğümü biliyorum!" diye hızla söyledim.

Denki'nin beti benzi attı, "E ne yapacağız?" dediğinde nefeslerimi düzene soktum. Düşündüm.

Aklıma gelenle Denkiye döndüm, "Saldır! Hadi Çakma Pikachu alırsın sen öcüyü! Saldır aslanım! Arkandayım ben senin onun işini bitir!" diyerek gaz verdim.

Şaşkınlıkla bakan Denki, "Todoroki saldırsın! Niye ben saldırıyorum?!"

Söylediğine kaşlarımı çattım, "Shoto'nun üstü yok! Öcünün onu böyle görmesini istemiyorum!"

Denki de benim arkama geçti. Ona ağzım açık bakarken, "Erkeksin oğlum sen Çakma Pikachu! Çık meydana dövüş niye benim arkama saklanıyorsun?!" diye sitemlendim.

Denki kaşlarını çattı, "Geldi! O öcü dediğin şey g-geldi!" dedi bakışlarını kapıdan ayırmadan. Ben de kapıya baktım. Kapının altında ayaklar vardı.

Son derece yavaş bir şekilde kapı kolu aşağıya iniyordu. Çakma Pikachu, "Öldürecek mi bu bizi?" diye korkuyla sordu. Evet ölecektik. Bir öcü tarafından öldürülecektik.

Kapı açılınca aynı silüet vardı. Öcü! Shoto savaşmaya hazır pozisyondaydı. Denki korkudan titriyordu. Ben de, "Ama ben hiç kötülük yapmadım ki! Öcüler gitsin Kötüler birliğini gebertsin! Altı gün komada yatıp sonra iki gün geçirmişim canımı almaya geliyorlar! Ya benim size ne zararım dokundu be?!" diye sitem ettim.

Denki yalvardı, "Son kez Jiroyu görsem? Yalvarırım öcücüm bak valla bir şey yapmayacağım!" dedi.

Silüet kahkaha atmaya başlayınca hepimiz şaşkınca ona baktık. Kız sesiydi! Öcü kız mıydı? Hemen Shoto'nun önüne geçtim. "Öcü git diğer tarafa bak!" dedim. Konu Shoto'nun çıplaklığı olunca gelen cesaretime bak! Yürü kızım!

Öcü konuştu, "Ben Mina! Yıkanmıştım ama kıyafetlerim yanlışıkla ıslanmış. Islak gezmeye utandığım için oradan örtü bulup aldım. Gözlerini yırttım. Korkutmak istememiştim. Kanaeye söyleyecektim ama bir şey dememe vakit vermeden odadan kaçtı." dediğinde hepimiz şaşkındık ama rahatlamıştım.

Dur bir saniye! Az önce Mina Shoto'nun çıplak üstünü mü görmüştü?! Denkiye baktım, "Git buz adama bir kazak al oradan!" dediğimde dolabına baktı. Ben hâlâ Shoto'nun önündeydim. Kazağı Shotoya fırlatınca Shoto giydi. Kaslarını daha çok görmek istiyordum ama sırası değildi.

Mina'nın yanına geçtim. Çakma Pikachu ile Shotoya gülümsedim, "Üzgünüm bu gece için." Hiçte üzgün değilim. O kasları görmek için her şeyi yaparım.

Odama geçip uyudum.