Cehennem Muhafızları

4

Tam 1 gün olmuştu , evet tam tamına koca 1 gün ..

Öylece oturuyorduk telefonlarımızın şarjı bitmişti elektrik yoktu su ve yiyecek kısıtlıydı her şey olumsuzluğa doğru sürükleniyordu adeta..

Buradan çıkmanın binbir türlü yolunu denemiştim ama nafile.

Bir döngü halinde olduğumuz yere tekrar geliyorduk bu cidden çok saçmaydı .

Üstelik duyduğumuz o sesler de neyin nesiydi öyle Eren biz lisedeyken ruhsal varlıklara epey ilgisi vardı tabii bana aşırı anlamsız ve saçma gelirdi.

Eren bi anda "Bu sesler , bu sesler yoksa burda bulunan cesetlerin ruhları mı?" Diye bir şey mırıldanmıştı ona anlamsız bir bakış attım..

Ama bi yandanda bu olay kafamı kurcalıyordu ya doğruysa? Ya cidden bunlar bu insanların ruhlarıysa?

Ve o kadının dedikleri kulaklarımda nameler dokuyordu ne demek boğazını kesmek? Bu bir şaka falan mıydı? Yoksa harbiden kafayı mı sıyırmıştık?

Kara kara düşünürken bir morg dolabı kapağının açılıp kapanma sesi gelmişti.

Tüylerim resmen havada halay çeker pozisyondaydılar.

Eren sese doğru gidiyordu kapağı hafif araladı ve içeriye baktı.

"Ne varmış?" Diye seslendim o da "Sadece kemik" dedi ve ağzı beş karış havaya açılmıştı.

Yanına gidip baktığımda kemiklerle birisi "onu öldür." Yazmıştı ..

Cidden bu konuya artık açıklık getirmeye karar vermiştik.

Eren "Sanırım düşündüğümden de kötü "
Diye söylendi merakla "neden böyle dedin?" Diye seslendim o da sanırım lanetlendik diye karşılık verdi.

Kafamda gerçektende binbir çeşit soru vardı yaşadığımız yerde bizi tanıyan hiç kimse yoktu ailelerimiz başka şehirdeydiler üstüne üstlük burası resmen başı boş bir araziydi , girmenin yasak olduğu kimsenin adımını atmadığı ürkütücü ve korkunç bir yerdi.