Sabah olmuştu her yerim dövülmüş gibi ağrıyordu yorganı kenara çekip bacaklarımı yataktan aşağı sallandırdım aniden kalkınca gözüm karamıştı yavaşça ayağa kalkıp banyoya doğru adımladım.
Elimi yüzümü yıkarken buradaki suların bile cayır cayır yandığını fark ettim aslında hayalimdeki cehennem figürü bu şekilde değildi ben daha çok çorak kavurucu topraklar ve lavlarla kaynağan yanardağlar hayal etmiştim sanırım hayalimden biraz uzak kalıyordu bu yer bana...
Banyodan çıkıp odama ilerledim yatağın karşısındaki gardırobu açtım bana Özel hazırlanmış kıyafetleri giydim tahmin ettiğim kadarıyla bunlar muhafız üniformalarıydı siyah deri bir gömlek ve aynı şekilde siyah deri bir pantolon vardı hızlıca üstümü giyinip aynada biraz saçlarımı düzelttim.
Odadan çıkmadan önce siyah botlarımıda giyip koridora çıktım sol odamda Nisa kalıyordu onun iki oda solunda da Eren vardı sağ odamda kimin kaldığını bilmiyordum yakın zamanda öğrenirim diye kafama takmadım hızlıca Nisa'nın odasının kapısını çalmaya başladım söylenme seslerini duyunca dudaklarım yukarı doğru kıvrıldı "Ne var sabahın körü Emirhan?!"
Hiddetli konuşmasından uykusundan uyandığını anladım
"Burada zaman kavramının olmadığının farkındasındır umarım Nisa."Nisa öfkelenerek odaya tekrar girdi bende aralık kapıdan odaya yavaşça ilerledim Nisa'nın odası benim odamla aynı tarz dizayn edilmişti sadece banyosu farklı yerdeydi onun dışında aynı temada odalara sahiptik.
"Hadi hızlıca üstünü başını giyin daha çok yolumuz var bu bok çukurunda."
"Odamdan çıkarsan giyinicem Emo."
Gülerek odadan çıktım ardımdan kapıyı sert bir şekilde kapatınca gülmem kahkahaya dönüştü.
Sola doğru kafamı çevirdiğimde o' nu görmeyi beklemiyordum tam karşımda duran afeti devrana bakarken gözlerimin içi parladı cam gözleri hiddetle ışıldadı asla unutamadığım o hırçın ve bi o kadarda çekici bakışları beni mest ediyordu adeta okyanusu andıran gözleri yüzümde gezindi bir müddet kaşlarıma,gözlerime, kirpiklerime ve en son dudaklarımda durdu bakışları derin bir nefes çekti içine bu nefes daha çok acı çekermiş gibiydi hiç konuşmadan yanımdan geçip benim odamın sağ tarafında kalan odaya girdi ve böylece sağ tarafımda kimin kaldığını öğrenmiş oldum...
Nisa sertçe kapıyı açıp suratıma bön bön baktı "Ne var Emo cin görmüş gibi bakıyorsun?"
Sen bide onu kendine söyle muşmula surat.
Evet arada bir Nisa'yla tartışırdık bu bizim arkadaşlığımızın olmazsa olmazı gibi bir şeydi kaostan oluşan bir arkadaşlık bağı n'apalım bizde böyle anlaşıyorduk.
"Harbi n'oldu sana Emo ne bu suratının hali az önce keyfin yerindeydi."
"Hiç öyle aklıma bişey geldi."
Deyip kestirip attım.
Yalan. Hayatımın aşkını gördüm ondan böyleyim Nisa'cığım.
Yanımıza adım sesleri gelince kafamızı sese doğru çevirdik gelen Eren'di "Nasılsınız bakalım çocuklar yeni hayatınızın ilk gününde."
Ensesine bir tane patlattım bu çocuk her şeyi dalgaya vurmak zorunda mıydı acaba?
"Salak salak konuşma Eren yürüyün hadi Kaden'i bulalım bize yapılacakları anlatsın.
Nisa hızlanıp önünüzde durduğunda panikle "Çocuklar buradan çıkmanın bir yolunu bulmalıyız ama bunu kimseye çaktırmadan yapmamız lazım o yaratığın söylediği hiçbirşey umrumda değil buradan çıkmanın bir yolu olmalı bunu bulmadan ölmek var dönmek yok ona göre herkes dişini tırnağına takıcak ve bu konu hakkında saksısını biraz zorlayacak gerekirse tehlikeye atılıcaz ve buradan kaçmanın bir yolunu bulucaz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem Muhafızları
FantasyAşk insanı kör eder, sağır eder ve kendini durdurmayı bilemezsen yakında tüm duyularını mühürler...