9.Yörüngesiz Harita

609 38 133
                                    


2023, senesi, Yunanistan-Türkiye toprakları.

[OY VE YORUM ATMAYI UNUTMAYIN BEYBİLER 🤧💖]

[Asil'in ağzından,]

Koca bir yangın bir yüreğe düşebilir miydi? Düşerdi. Ben Türk askeri Yüzbaşı Asil Kaan Bozdağ. Bunca zamandır ölümün beşiğinde sallandım, ölümün soğukluğunda üşüdüm, azrail en yakın arkadaşım oldu.

Kaç defa ölümle burun buruna çarpıştım. Ne çok silahın namluları bedenime isabet ettirilmesi adına atılan kurşun yağmurunda, ıslandım.

Yaşadım, dualarla ve o kutlu ordunun heybetinde hep korundum. Lakin bir kadının karşısında yenilgiye uğradım. O kadının varlığı, varlığımın sebebi oldu. Zafersiz dönmediğim hiçbir görev olmadı, yenilgiye alışkın bir komutan asla olmadım. Fakat bu kadın beni bozguna uğrattı, varlığı beni yerle bir etti. Şimdi o kadının alevlerin arasında kaldığını gören gözlerim, yüreğime bir ateş düşürdü, yandım, yaktı beni.

Saniyeler, saniyeleri kovaladı. Ayak adımlarım, etrafımda ki sesleri kapattı sanki. Ateşe yürüdüm, yakıcı ateş beni kendine çağırdı.

Benim varlığımın sebebi, güzeller güzeli Helen'im,yıllardır yengilgim, yıllardır yaşama tutunma sebebim, ilk görüşte beni kendine divane eden yürek devirenim, gönlümü çelen gönülçelenim, bakışı ahulu kokusu bahar, saçları ateş parçaları, dudakları yaşam ilacım, gönlümü fetheden o kadının alevlerinde yanmak benim için onurlu bir şerefti.

Saniyeler sonrası alevlerin arasına daldım. Bir siyah beden beni görmesiyle çoktan terk etmişti salonu. Ayak adımlarım daha hızlandı, ateşten bir çemberin içine alınmıştı. Bedenine sıçrayan alev onu yakıyordu, dudaklarından çıkan feryatlar daha fazla onu güçsüzleştirmiş çoktan bayılmıştı.

Arkamdan gelen ayak adımları Fırtına ve Gölgeye aitti. Ellerinde ki yangın tüpleri yolumuzu aydınlatıyordu sanki.

Gölgenin durağı alevlerin arasında kalmış, kadındaydı. Eteklerine bulaşan alevi saniyesinde söndürdü. Minik bedenini kollarımın arasına alıp kucağıma almam bir olmuştu. Kulaklarım buğulu, öylece kucağımda ki bedene bakıyordum. Beni kendime getiren Gölgenin gür sesiydi.

"Komutanım, kendinize gelin. Eğer gelmezseniz birazdan burada hep beraber havaya uçacağız. Bizi takip edin hep beraber buradan sağ çıkalım."

Kulaklarıma sonunda ilişen ses ile dünyaya geri dönmüş ve ilk defa benim emir verdiğim askerlerin karşısında emir alan bendim. Bu kadının varlığı benim aklımı bu denli karıştırması hiç iyi değildi.

Onu koruyacağıma söz vermiştim fakat onun varlığı beni bu denli dikkatimi dağıtıyorken onu koruyabilecek miydim?

Koruyacaktım, ne pahasına olursa
olsun canımdan da olsam onu bu kanlı oyunda heba edilmesine şu saatten sonra göz yummayacaktım.

Mesleğimden olucak olsam bile onu bu kirli savaşta ki hiç edilen bir yem olmaktan alıkoyacaktım.

Çıkmadan hemen önce gölgeye döndü bakışlarım. Kafamda ki tilkiler bana bir şeyler fısıldadı. Aklım bunu onayladı, harakete geçti.

"Elbisesinin bir bölümünü kes. Bir de kafasında ki tülü o çemberin içine koy, arka kapıya geldiğimizde bir kaç parçayı dağınık bir şekilde yerlere at, gölge."

Anlamsız gözler üzerimde oyalanıyordu. Bakışlarımda ki soğukluk emri yerine getirmesi gerektiğini çoktan algılamıştı. Dediklerimin her birini yaptı.

Karmen Denizi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin