"Sen alev ben odun
Yanıyorum ateşinden.
Nolur bana bi bardak su versen
Çünkü derdim de sen dermanım da sen.."
Halil sanki bi şaheser okuyormuş gibi buğulu kısık gözlerle Lal'e, Lal ise gülmek ile ağlamak arasında kalmış şekilde bi bana bi elindeki bardağına bakıyordu.
Batu ben içeri girdikten sonra saçma bi inatla beni dışarı attırmaya çalışmış en sonunda Helin'in ikisi de bi daha parti yüzü görmeyecek olsalar bile Kenan amcaya yaptığı bütün pislikleri kanıtlarıyla beraber ispikleyeceğine dair tehditlerinden sonra beni rahat bırakmıştı.
Beni kolumdan tutup içeri sokansa o kibirli çocuktu. Ağlamadığıma emin olup bana içecek bi şey getirdikten sonra ortadan kaybolmuştu şimdi nerede bilmiyordum.
Helin sevgilisinin yani Batuların yanındaydı hâliyle. Bizse ayrı bi yerde tam 15 dakikadır şiir okuyan Halil'i dinliyorduk ve öyle içim sıkışmıştı ki sıkıntıdan tekrar ağlamaya başlayabilirdim.
Ama hayır offlamamıza pofflamamıza rağmen, Hilal'in şiirler hakkında hiçbir şey demeyip acıklı gözlerle etrafa bakmasına rağmen Halil durmadı... Ve insanlar romantik aşk dolu bi şarkıda dans ederken üzerine tam olarak iki dakika düşündüğü diğer dörtlüğünü okumaya başladı
"Gözlerin bana güzel güzel bakarken
Keşke benimle dans etsen
Çünkü ben oldum sana meftuun-"
"Ayh yeter Halil git başka kızlara da göster bu muhteşem şiirlerini yarım saattir darlıyorsun."
"Ama benim ateşim sen-"
"Ya sus!"
Lal Halil'in kolundan tuttu ve onu yanımızdaki havuz tarafına doğru ittirdi. Halil yüzünü tam göremediğim bi kıza çarpıp havuza düşürdü.
Dans eden insanlar ve müzik bi anda durdu. Lal ben ve bikaç kişi kıza bi şey oldu mu düşüncesiyle havuzun başına toplandık. Havuza düşen Hande'ydi bunu kimin yaptığına dair çığırmalarından anladığımız kadarıyla da gayet sağlıklı gözüküyordu.
Sıkıcı müzik yerine bu sefer çalmaya başlayan hareketli şarkıyla insanlar moda girdi ve birer birer havuza atlamaya başladılar.
Sadece gülerek onları izlemeyi düşünüyordum elbiseyle havuza girmeye hiç niyetim yoktu. Ama bana sırıtarak bakan Lal'in başka fikirleri vardı. Elimi tuttuğu gibi havuza atladı ve bende kendimi ne olduğunu anlamadan havuzda buldum.
Suyun soğuk olucağını düşünmüştüm ama sıcacıktı. karanlık ortamı aydınlatan mor koyu ışıklar havuza yansıyor anı daha unutulmaz kılıyordu.
Keşke sadece bu güzel anları hiç unutmasak ama hayat böyle işlemiyor güzel anlarla değil o hiç unutamadığımız kırgınlıklarımızla büyüyoruz.
Yine de o gün için keşke demeye devam edicem. Keşke havuzdan çıkartmak için uzattığın o eli bana uzatmış olsaydın, keşke Hande'yi suyun içinden çekip çıkartırken ne kadar kırıldığımı görebilseydin, keşke bu anı unutabilseydim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✨Eskiden Yaz✨
Teen Fiction"Eskiden yazlar daha güzel geçerdi. Yemeklerin tadları, sıcak havada denize girip serinlemenin verdiği o keyif... Ama simdi yazlar yaz gibi hissettirmiyor. Havada boğucu bi sıcakla eski anıları anmaktan başka bir şey yapamıyoruz. Sahi ne zamandan so...
