Helin çıldırmış gibi kabinlerin her tarafına hatta dolapların altına bile bakmıştı ama çanta yoktu. Dolaplar anahtar olmadan açılamazdı, bu yüzden ya Helin çantayı başka bi yere koymuş ya da Helin'in anahtarına sahip biri çantayı çalmıştı. İkincisi biraz zor bi ihtimal olduğu için çantayı başka bi yere koyup unutmuş olma ihtimalini Helin'e sordum.
"Hayır" dedi ağlamaklı bi sesle "buraya koydum, dolabı da kilitledim hatta."
"İyi de kim nasıl açıcak dolabı anahtarın lazım."Helin ortadaki koltuğa oturup bi süre düşündü ve bi anda ayağa fırladı "Nasıl yaptı bilmiyorum ama bunu kimin yapabileceğini biliyorum."
"Kim?" dedim ben de peşinden giderken, Helin'se beni cevaplamadan kendi kendine düşünüyormuş gibi konuşmaya devam etti "ondan başka çantanın burada olduğunu bilen yoktu."Lal Helin'le aynı kişiyi düşünmüş olmalı ki beni ve Helin'i arkada bırakıp hala bahçe tarafında olan Hande'nin üzerine atladı "O gıcık gülüşünden anlamlıydım bi işler karıştırdığını." Hande'nin tiz çığlığı bütün alana yayıldı, sanırım Lal bi kaç tel saçını koparmıştı ama yine de hırsını alamadı ve saçını daha da sert çekip bağırdı "Sen yaptın değil mi!? Söyle nerde!!?"
"Ne yapıyorsun be manyak!! kalk üzerimden!"
"Kes! Çanta nerde söyle, nereye koydun?"Az önce Hande'ye en az Lal kadar sinirli olan Helin şimdi şokla benimle birlikte Lal'i Hande'nin üzerinden almaya çalışıyordu. Hande'nin yanındaki arkadaşları çoktan güvenliği çağırmaya gitmişti bile. Hande etrafına yardım çığlıkları atarken Lal'in tartaklamalarından yüzünü korumaya çalışıyordu.
Batu gelip Hande'nin üzerinden Lal'i almasaydı eğer Hande'nin geri kalan hayatı boyunca tırmık izleriyle yaşamak zorunda kalacağına neredeyse emindim. Lal çırpınıp Batı'nun tutuşundan kurtulmaya çalıştı, çığlığa gelen insanların arasındaki Furkan da Hande'yi yerden kaldırdı. Hande gerçekten ne olduğunu anlamamış gibi etrafa korkmuş ve utanmış kedi bakışları atıyordu. İçimden bi ses yanlış kişiyi dövdüğümüze dair bi şeyler fısıldadı.
İleride Hande'nin arkadaşlarıyla gelen güvenliği görünce aceleyle Batu'ya döndüm "Batu Lal'i buradan götür." Batu sadece onaylarcasına kafasını sallayıp Lal'i neredeyse sürükleye sürükleye yanımızdan uzaklaştırdı.
Önümü döndüğümde güvenlik çoktan yanımıza varmıştı bile, gözlerim kalabalığın arasında Helin'i aradı ama o olan bitenin farkında değil gibi hayal kırıklığıyla Hande'yi teselli eden Furkan'a bakıyordu.
"Çok korktum" dedi Hande mıymıntı bi sesle ve Furkan'ın boynuna sarıldı. "Gençler ne oluyor burda?" mide bulantısıyla gözlerimi ikisinin üzerinden çekip güvenliğe döndüm ama Hande hepimizden önce çoktan kendini öne atıp bizi şikayet etmeye başlamıştı bile "Bunlar" dedi parmağıyla Helin'le beni gösterirken "hiçbir sebep yokken manyak gibi bi anda üzerime atladılar." Helin Hande'ye doğru bi kaç adım atmıştı ki kolundan tutmamla durdu. Hande korkuyla Furkan'a daha çok yanaştı.
"Yalan söyleme hırsızsın sen çantamı çaldın."
"Ne?"
"Senden başka getirdiğimi bilen yoktu."
"Deli misiniz siz, neden yapayım bunu?"
"Yalan söylüyorsun, yalancısın sen tıpkı eskiden olduğu gibi iğrenç yalancının tekisin. Kesin şimdi başkasının üzerine de atarsın suçu."Hande gerçekten kırılmış gibi hiçbir şey söylemedi "Helin tamam yeter" diye kulağına doğru fısıldadım. "Yetmez" dedi güvenliğe dönüp "Bu kız hırsız, müdürle görüşmek istiyorum, kameralara falan bakılsın er geç ortaya çıkacak gerçek yüzü tıpkı önceden olduğu gibi." Hande artık ağlama noktasına gelmiş şekilde bağırdı "Ben bi şey çalmadım." Güvenlik kavga tekrar alevlenmesin diye ikisinin arasına girip ellerini iki yana açtı (Deniiiz üstü köpüüürür eyy canım niranayniraninanany) "Tamam belli ki anlaşamadığınız bi şeyler var, bu grup benimle geliyor geri kalan kalabalık dağılabilir."
O sırada omuzuma konan elle Batu'nun geldiğini fark edip irkildim. Anın etkisinden bi anlık aramızdaki soğukluğu unutmuş muydu bilmiyordum ama ben unutmamıştım omuzumu kendime dogru çektim o da yaptığının farkına varıp elini omuzumdan çekti ve dağılan kalabalığın ardından bizimle birlikte müdürün yanına geldi.
~~~~~~~~~~~~~~
Batu~Hilal~Helin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✨Eskiden Yaz✨
Подростковая литература"Eskiden yazlar daha güzel geçerdi. Yemeklerin tadları, sıcak havada denize girip serinlemenin verdiği o keyif... Ama simdi yazlar yaz gibi hissettirmiyor. Havada boğucu bi sıcakla eski anıları anmaktan başka bir şey yapamıyoruz. Sahi ne zamandan so...