Annem arabayı park ederken son kez aynadan kendime baktım. Bizim siteden düğüne gidicekler Lallerin evinde buluşacak oradan da bi otobüsle düğün yerine geçilecekti. İsteyen de arabasıyla gidicekti. Bizim cocuklar tek bi arabada gitmeyi düşünse de ben henüz onlara plana dahil olmayacağımı söylememiştim. Kuzey'e düğüne tekrar birlikte gitmeyi söylediğimi de söylememiştim. Neden söylemediğimi bilmiyordum. Belki de Lal'in önceki sert çıkışından sonra buna vericeği tepkiyi kestirememiştim sanırım.
O gün Kuzey'le siteye geri döndüğümde benden haber alamayan Afra'yı gözleri yaşlı Lallerin yanında bulmuştum. Önceki geceyi anlattı korkusuyla yüreğim ağzıma gelmişti ama anlaşılan tam zamanında gelmiştim, hiçbiri bi sey bilmiyordu sadece kafamı dinlemek için bi yerde öylece oturduğumu söyleyerek bi yalan daha atmıştım. Şimdi bütün bu yalanlarımın beni daha karmaşık bi durumun içine sürüklediğini anca fark edebiliyordum. Lallerin evine girmeden sıkıntıyla bi nefes verdim. Kapıyı açan Ayşegül teyzeydi üzerinde mükemmel duran siyah bi elbise giymişti kapıdan giren annemi genç bi kızmış gibi elinden tutup etrafinda döndürdü ve bi ıslık calinca Afrayla güldük
"Fıstık gibisin" annem tatlı bi gülümsemeyle kıkırdadı "Eh sende fena değilsin."
"Gel iki ateşli gidelim, Suzan salonda " kolundan tutulup suruklenen annem homurdandı "Şşş Ayşegül ayıp!"
Ben de Afra'nın koluna girdim ve yukarı çıktık. Evin her yanı tanıdık tanımadık insanlarla doluydu zar zor bi kaç kişinin arasından sıyrılıp Lal'in odasını bulduk. Aralık kapıyı ittirmek icin uzanan elim havada kaldı Helin coktan kapıyı açmıştı
"Sonunda kızım nerdesiniz?" Sarı saçları lilla permalarla sarılmıştı üzerinde de beyaz gecelikimsi bi şey vardı bizi aceleyle çekiştirip içeri soktu. denis coktan üstünü giyinmiş yatağa serilmiş oyun oynuyordu üzerinde vintage bi ceket vardı. Ayaklarındaki sarı conversleriyle de elbiseye hoş bi tezatlık katmıştı.
"Lal nerde?" lavabodan Lal'in sesi duyuldu.
"Burdayım" Helin aceleyle aynanın karşısına geri oturdu ve onun için tutulan kuaför permalarını çözmeye başladı.
"Şimdiden elbisenizi giydiğinize inanamıyorum kırışıcak."
"Nolucak canım" dedim kendimi koltuğa atarken "kimse bize bakmıcak ya"
Afra da bitişiğime yerleşmiş telefonunu kurcalıyordu. O sırada Lal lavabodan çıktı kızılımsı saçlarıyla uyumlu koyu bi makyaj yapmıştı. Hepimizin aynı elbiseyi giymiş olmasına ragmen sanki apayrı elbiselerleymişiz gibi durmamıza bayılmıştım.Lal'le göz göze gelince en son ki kavgamızdan dolayı tuhaf hissettiğimden gözlerimi kaçırdım. O ise her zamanki gibi sorunun üzerine gitmeye niyetliydi. Önümde durup yüzüme iyice baktı
"Yüzüne naptın?"
Hafif bi şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım "Hicbi şey"
"Aynen öyle hiçbir şey yapmamışsın kalk en azından bi rimel sürelim."
"Yok tuhaf durur."
"Niye tuhaf dursun çokta yakışır gel." Lal beni makyaj yapabilmesi için rahat olan bi yere otuturttu ve yukarı bak gozunu kırpma gibi komutlarla yüzümü boyamaya başladı. Doğrusu makyajla ilgili pek hoş anılarım yoktu ortaokul zamanı makyaj yapıp gittiğim bi okul gezisinde kırmızılı al yanaklarım yüzünden bi süre paylaço lakabıyla anılmıştım.Lal son dokunuşları da yaptıktan sonra beni yavaşça aynaya döndürdü dediği gibi gerçekten minik şeyler dışında hiçbir şey yapmamıştı ama yıllar sonra paylaçoya benzemeyen halimi görmek beni sanki farklı bi insana dönüşümüm gibi mutlu etmişti.
"Güzel olmuş"dedim gerçekten beğenerek.Lal elindeki glossa bi silaha üfler gibi üfleyip gülümsedi "Tabi kızım."
Bende onun bu haline güldüm bu barıştığımız anlamına geliyordu sanırım.
"Selen bugün düğüne kim gelicekmiş tahmin et" Helin'in aynanın önünden gelen heyecan dolu el çırpmasıyla ona döndüm "Kim?"
" Bay J. " kaşlarım çatıldı "kim?"
"Sapık amca"
"Helin!"
"Ne anlasın diye"
Şokla Lal'e döndüm "Nasıl buraya mı geliyor?"
Helin bilmiş bi sekilde gülümsedi "Bak gördün mü anladı."
"Attı mı fotosunu, nasıl? Amca mı çıktı gerçekten?"
"Hayır be kızlar cidden amca demeyi keser misiniz gerçekten kızıyorum."
"Of iyi demedik bi şey." Helin triplenip aynada kendine bakmaya geri döndü.
"Eee" dedim ben heyecanla "gelirse nasıl tanıyacaksın ki?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✨Eskiden Yaz✨
Teen Fiction"Eskiden yazlar daha güzel geçerdi. Yemeklerin tadları, sıcak havada denize girip serinlemenin verdiği o keyif... Ama simdi yazlar yaz gibi hissettirmiyor. Havada boğucu bi sıcakla eski anıları anmaktan başka bir şey yapamıyoruz. Sahi ne zamandan so...