Hasta Kelebek

167 3 0
                                    

Kızlarla yine büfede buluşmak için sözleşmiştik, Batu'nun cezası bitene kadar günlerimiz ev ve büfe arasında gidip geliyordu.

Denis sipariş ettiğimiz pizzayı masaya bıraktıktan sonra bikaç dakikaya molaya çıkacağını söyleyip yanımızdan ayrıldı. Babamla barıştığım için bugun biraz daha mutlu hissediyordum.

Önümdeki pizzadan bi dilim alıp ısırdım ama daha lokmamı yutmadan Helin'in bi yere bakıp "aptal" deyişiyle baktığı yere arkama döndüm. Batu'yla Hande el ele masamıza doğru geliyorlardı "Özür dilerim Selen onu da getireceğini düşünemedim." dedi Lal yanımdan hiçbir şey anlamamıştım ama soru sormama fırsat kalmadan Hande'nin gıcık sesi yanımızda bitti "Selam" anlaşılan o da pek istekli değildi masamızda oturmak konusunda, ne güzel defolup gidebilirdi böylece herkes mutlu olmuş olurdu.

Ama gitmediler, Helin'in yanına tam karşıma oturdular. Acı çekmeme rağmen gururum aralarında ki ilişkinin benim icin önemli olmadığını onlara aslında sadece Batu'ya göstermek istiyordu. Normalde asla karşılık vermeyecek olmama rağmen Hande'ye gülümseyerek "Selam" dedim ve Batu'ya döndüm "Senin cezan bitmiş miydi ki?" ama bana cevap vermedi onun yerine Hande sanki ona sormusum gibi aceleyle lafa girdi "Kenan amcama öyle yalvardım ki sonunda Batu'yu affetti."
"Sen babamı nerde gördün ki?"
"Ah hayır karşılaşmadık telefonla aradım öyle ısrar ettim ki sonunda dayanamadı aşkıma izin verdi." Helin sinirle mırıldandı "Sana dayanamamış olmasına ne şüphe."

Hande Batu'nun elini bize gösterircesine masanın üzerine çıkardı ve sımsıkı sıktı. Aşkım lafından ve bu görüntüden sonra elimdeki pizza dilimini önüme bıraktım, midem bulanıyordu.

Masadan kalkmak için ayaklandım "Lavaboya gidiyorum." Lal'in de yanımda gelmek için toparlandığını görünce elimle onu durdurdum. Muhtemelen bu saçma ortamı bi an önce bana açıklamak istiyordu ama gerek yoktu, açıklanacak bi durudum da yoktu. Hande'nin bi şekilde yaşanan bu şeylerden sonra ortamımıza giriceğini hepimiz biliyorduk.

"Birazdan gelirim." dedim lavaboya doğru giderken kusucak gibi hissediyordum. Olabildiğince hızlı içeri girip yüzüme soğuk suyu çarptım ama iyi gelmemişti gerçekten kusabilirdim şu an, midem aşırı bulanıyor başım dönüyordu. Daha iyi olduğuma inana kadar derin derin nefes aldım gözlerim dolmuştu Tekrar yüzümü yıkadım, hiç başlamamış bi ilişki için ağlamayacaktım.

Bulantım artık biraz daha hafiflemişti, rahatlamış bi şekilde nefes verdikten sonra lavabodan çıktım. Masaya geri dönücektim ki kapının önünde Batu'yu görmemle durakladım "İyi misin?" dedi sesi soğuk ama endişeliydi.

İstemsiz sinirle güldüm, dalga mı geçiyordu benimle? "İyi miyim? Nasılım sence?"
"Yüzün çok solgun görünüyor." Belli ki hiçbir şeyin farkında olmayan aptalı oynamak istiyordu ama benim artik bu rolü oynmaya gücüm kalmamıştı "Bunu neden yapıyorsun?" sesim yorgun çıkmıştı "Bana bunu niye yapıyorsun?"

Yine anlamamazlıktan gelicegini düşünmüştüm ama ciddileşti ve neredeyse gözlerinde anlamsız bi kin pırıltısı gördüm. Bana mıydı bu kin? Ne yapmıştım ki ben ona?

"Seni kendimden koruyorum." Bu yüzden miydi bu kin bu öfke canımı yakmak istemesi? O gün soylediklerim yüzünden miydi?

Ağlamayacağıma söz verdiğim için avuçlarımın içini ve dişlerimi sıktım ama başaramadım. Gözlerimden bir bir akan yaşları görmesin diye arkamı dönüp hızlı adımlarla masayı boşverip site tarafına doğru yürümeye başladım.

Kolumdan tutup gitmemi engellemeye çalıştı, belki de pişman olmuştu ama umrumda değildi sinirle kolumu elinden çekip kurtardım "Bırak defol git yanımdan."

Eğer biraz daha hayır bi kere daha beni durdurmaya çalışsaydı dururdum ve her şeyi bütün duygularımı ağlarken bi çırpıda anlatırdım ama yine olması gereken oldu ve beni bi daha durdurmadi.

~~~~~~~~~~~~~~~~

✨Eskiden Yaz✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin