29

8.8K 352 15
                                    


Keyifli Okumalar ❤️❤️

Salonda sessizce oturmuş sinirli Barışın soluklarını dinliyorduk.
"Tekrar hoşgeldiniz" diyerek sessizliği bozdum.
Mert, Yusuf ve Fatih bir koltukta oturmuşken
Ben, Barış ve Damla karşılarındaki koltuktaydık.

"Damla hadi kalk bir çay koyalım" diyerek ayaklandım. Mutfağa doğru ilerlediğimizde
"Ne oluyor kızım" diye hemen merak ettiğim şeyi sordum.
"Ya Burcu bu Fatih dayanamadı illa abine söyleyeceğim dedi işleri ciddiye bindirmek istiyormuş bende yapamazsın diyince buraya geldik işte" dedi.
"Yalnız Barış anlamış gibi ve sinirden köpürüyor"
"Ben dedim izin vermez diye ama" üzgün bir şekilde konuşan Damlaya baktım.
"Pişt senin burda dağ gibi yengen var. Bak bakalım sizin düğünü nasıl yapıyor o Mal Abin" diye gururla konuştum.
Damla bana gülümseyerek baktığında çay koyması için onu tezgaha doğru yönlendirdim
"Aç mıydınız"diye sorduğumda
"Bütün işleri bana yıkma diye yedik geldik ama yine kaçamadım"dedi elindeki çaydanlığı göstererek.
"Nankörlükten Allah çarpar ordan sekersin ben çarparım. Burda senin mutluluğun için bir şeyler düşünüyoruz" diye masaya oturdum.

Damla çayı hazırlarken içeri Barış girdi.
"Damla sen ve Fatih nasıl oluyorda buraya kadar gelip kapıda karşılaşıyorsunuz"
Damla cevap veremeden olaya dahil oldum
"Allah'ın işi görüyor musun" diyerek onu mutfaktan çıkarmaya çalıştım.

Salona geldiğimizde Mert'in televizyonda dizi izlediğini gördüm.
"Allah belanı versin Şerefsiz Fatih" diye dizi karakterine saydırmaya başlayınca hemen elinden kumandayı alıp kapattım.
Etrafına baktığında Fatih'e dönerek
"Sen üzerine alınma Fatih abi" dedi.

Barış ise bu durumdan memnun olmuş gibi gülüyordu. Salondaki gerginlik için bir şey yapmalıydım ama brain storming yapmama bile fırsat olmamıştı. Damlanın getirdiği çayları içerken Fatih yerinde kıpırdadı
"Barış ben buraya seninle önemli bir konu konuşmaya geldim" dedi.
Damla korkuyla bana bakarken Barış ise ikisi arasında bakışlarını gezdiriyordu.
"Konuş tabi konuş" diye sinirle konuşan Barışı

"Beni kaçırdılar üstüne Barışı omzundan vurdular" diyerek böldüm ve konuyu başka bir yere çektim.
Damla ve Fatih şok içinde bana bakarken
Hemen iyi misiniz nasıl oldu demeye başladılar.
"Burda olduğumuza göre iyiyiz hem öyle büyütülecek bir olay değil" diyen Barış onları sakinleştirmeye çalışıyordu. Bize nasıl söylemezsiniz diyen Damla annesi ve babasına haber vermek istemişti.
"İyiyim diyorum. Boşuna kimseyi korkutmaya gerek yok"diye devam etti.

Fatih olayı sorarken ben bu sefer Damlayı sakinleştirmeye çalışıyordum.
"Yerinde dur iyiyiz işte. Burda senin sevgilini abinin elinden kurtarmaya çalışıyorum" dedim.
Damla beni dinlemeden endişeyle sorular sormaya devam etmişti.
Sonunda onları iyi olduğumuza ikna ettikten sonra Barış Fatih'e önemli konunun ne olduğunu sordu.

Mert ve Yusuf'a kaş göz yapmaya başladığımda ikisininde umrunda olmadım. Ellerinde çekirdek eksik olanı biteni izleyen ikiliden de yardım geleceği yoktu.
"Şimdi bu vurulma olayının ardından pek uygun olmayacak ama ben Damlayı seviyorum onunla evlenmek istiyorum" diyerek cesaretle konuştu Fatih.
Barış sinirli bir şekilde ayağa kalktığında hepimiz onunla birlikte kalkmıştık.
"Anlamadım anlamadım" diye bağırdığında

"Damla Ablayla evlenmek istiyormuş" diye tekrar etti Mert. Ona sinirli bir bakış attığımda
Barış Fatih'in yakasına yapışmıştı bile
"Barış omzun acıyacak yapma" dediğimde beni takmamıştı.
"Lan sen benim kardeşime o gözle nasıl bakarsın" diye tekrar konuştuğunda
"Seviyorum" dedi Fatih gözlerini kaçırmadan

O kadar yakın duruyorken bunu söylemesi hiç olmamıştı daha ben bile bu kadar yakınken söyleyemedim sevdiğimi diye düşündüğümde yine konudan koptuğumu fark ettim.

KÜÇÜK ŞEYTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin