Kapıyı açıp kendimi odaya attığımda onu Lestange ve Abraxasla konuşurken buldum. Çabuk gelmişti. Ama black neredeydi?
Üçünün bakışları bana dönerken ben yalnızca ona bakmaya devam ettim. Çünkü bunu yapmazsam, ondan başka yere bakarsam kararımdan vazgeçebilirdim ama şimdi vazgeçmem çok kötü olurdu. Ona ihtiyacımız vardı. Onun gücüne ihtiyacımız vardı.
"Dışarı çıkın. Derhal." Sesimi bulmak için iki kez denemem gerekse de sesim titrek değil sinirli çıkmıştı. Kendime bir puan vermeyi ihmal etmedim.
"Plan üzerinde çalışıyoruz. Her neye kızdıysan oturup dinlesen iyi olur."
Abraxas konuşunca sinirle ona döndüm. Ama aynı sinirli bakışlarla bana karşılık verdi.
"Sana dışarı çıkın dedim. Hemen. Şimdi. Beni kocamla yalnız bırakın."
Alaycı bir tavırla güldü.
"Evliliğin gerçek olmadığını artık biliyoruz. Yani numara yapmana gerek yok."Ben de gülüşüne karşılık verdim.
"Dışarı çıkarsan, numaraya gerek kalmayacak zaten. Sadece çık artık!" Sabrım kalmamıştı.Tom oturduğu yerden kaşlarını çattı.
"Bana ne söyleyeceksen onların yanında da söyleyebilirsin Phoebe. Şimdi gitmeleri iyi olmaz. Planı sağlamlaştırmalıyız."Ona doğru bir adım atıp başımı iki yana salladım.
"Hayır. Gitmeleri gerek. Bunu onlar varken söyleyemem. Bir şey yapmamız gerek."Yerinde kıpırdanırken derin bir nefes aldı.
"Ne yapacaksak onlar varken de yapabiliriz. Onlardan bir şey gizlemeyeceğiz demiştik. Söyle ve yapalım. Sonra da planı düşünmeye devam ederiz."Başını tekrar iki yana salladım.
"Hayır bunu onlar varken yapamayız. Şimdi. Çıksınlar.""Anlamıyorum Phoebe. Onlardan bir şey gizlemeyeceğimizi konuşmuştuk. O halde onlardan gizli yapacağımız şey ne olabilir ki?"
Üçe kadar saydım, sonra sinirle bağırdım.
"Sevişmek! Sevişmek seni lanet olası. Şimdi çıkar şunları da sevişelim."Gözleri önce şaşkınlıkla büyüyüp sonra da kararırken iki adama bakmadı bile. Ayağa kalktı ve bana doğru yürürken konuştu.
"Karımı duydunuz. Derhal dışarı çıkın."İki adam odadan çıkarken onlara bakmadık. İkimiz de. Ben, gözlerimi karşımdaki adamdan ayırırsam vazgeçeceğimden korkuyordum, o ise onları umursamıyordu.
Kapı arkamızdan kapatılınca bizi kimsenin duymaması için bir büyü mırıldandı. Bunu asasız yapışı beni heyecanlandırdı. Benim yıllarca pratik yaptığım ve genelde tercih etmediğim yöntemi kısacık bir sürede benimseyişi hoşuma gitmişti.
"Sakın hoşuma gitmediğini düşünme ama neden onları bu şekilde dışarı çıkardın?" Tam karşımda dikilirken sorduğu soru üzerine ona bir adım atıp birbirimize değmemizi sağladım.
"Sevişmek için."
Bana kaşlarını çattı. Sinirlenmeden önceki birkaç şaşkın saniyedeydik.
"Phoebe. Gerçek nedeni soruyorum."
Elimi omuzlarına koyup parmak ucumda yükselirken o öylece dikildi.
"Gerçek neden bu. Hemen şimdi sevişeceğiz. İtirazın yoksa."
Kaşları daha da çatılsa da, büyük ellerinden biri belimi buldu ve dengede durmamı sağladı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANSIMA|Tom Marvolo Riddle
Fanfic"Yaşaması gereken yaşamalı. Farklı yollarla dünyanın tahtına oturmalı. İksir dolu atmayan yüreği attıracak olan,aydınlıktan doğacak bir korku. Birbirinin yansıması olan iki güç,birlikte olmalı." *Yetişkin içerik*