6.Bölüm:"Benim Olan''

29K 1K 187
                                    

Multimedya Eray

-

Eray'la yaşadığımız her şey gözümün önünden geçti , ölünce rahatlayacağımı sanıyordum ama içimde beni yakan bir his vardı. Ne hareket edebiliyordum ne de mantıklı düşünebiliyordum. Eray, bir katildi ona üzülmemem gerekirdi, kendimi hep böyle şartlandırmıştım.

Kendimi böylesine hazırlamıştım ama hazırlamak yetmiyormuş.Yaptığı her şeye rağmen onu tüm kalbimle affediyordum, onu yanlış tanımıştım. Tüm bunlara rağmen ölümünün, beni parçalara ayırması doğru muydu?

Kafamı, incelediğim zeminden kaldırdım ve gözlerim , Rüzgar'ın soğukluğun her bir zerresini içinde bulunduran gözleriyle buluştu.

Yanaklarımdan aşağıya süzüldükçe tenime elektrik etkisi veren gözyaşları, Eray için akıyordu beni kandıran ve belki birden çok kişinin ölümüne sebep olan biri için. Kendi çaresizliğime mi üzülmeliydim , onun ölümüne mi? Efnan'ın ince kolları bedenimi sardı ve yanaklarıma küçük öpücükler kondurdu.

''Seni anlıyorum , ne kadar iğrenç bir insan olsa da sen, onun gibi değilsin Sahra. Ağlamak, seni güçsüz yapmaz.''

Rüzgar, büyük bir hışımla bulunduğumuz yere doğru geldi ve beni, Efnan'ın kollarının arasından çekti. Bileğimden, yavaş bir şekilde tutup merdivenlere doğru yönlendirdi.

''Ne yapıyorsun?''

''Konuşacağız .''dedikten sonra bedenini, bedenime yasladı.

Daha beş saniye öncesine kadar ondan nefret ederken onun çekim alanına girdiğimde yaşadığım bu duygu değişimi, beni yoruyordu. Varlığından destek alarak yukarıya doğru yavaş adımlarla çıktım. Bedenini, benden ayırarak ellerini tekrar bileğime yerleştirdi ve beni, kendi odasına soktu.

''Kalbini paramparça eden birisi için mi ağlıyorsun?''

''Senin gibi duygu fakiri birinin anlamasını beklemiyorum zaten.''dedim ve ellerimi akan yaşları silmek için yüzüme doğru götürdüm.

Elimi kavradığı gibi aşağıya indirdi , aramızda ki mesafelere meydan okurcasına tam dibimde bitti. Bakışlarımı birlikte inip kalkan göğüslerimize doğru sabitledim , etrafındayken neden bu kadar hızlı nefes alıyordum ki sanki?

Kafamı göğsüne doğru yasladım , aramızda hatrı sayılır bir boy farkı vardı ama topuklu ayakkabıyla kapatılmayacak kadar çok değildi. Eli, bir süre havada ne yapacağını bilmez bir şekilde asılı kaldıysa da ani bir hızla saçlarıma doğru gitti, diğer elini de belime koydu. Beni sinirlendirmenin yanında , sakinleştirici bir etkisi de vardı.

''Ben duygu fakiri değilim Safir,"

''Hiç ölmeyi istediğin oldu mu?''

''Hayır hiç ölmeyi istemedim , öldürmeyi istedim.''

''Kimi?''

''Yoluma çıkan , canımı acıtan herkesi öldürmeyi istiyorum.Şimdi gözlerinden akan şu kalemleri sil , bir daha da çekme.''

''Neden?''

''Gözlerini daha fazla dikkat çekici yapıyor.''

''Bunda yanlış olan ne var?''

''Amacın dikkat çekmemek , Doruk'un dikkatini çeksen yeter. Başka ceset istemiyorum.''

''Sizin evinize gidiyoruz , kim görecek?''

SAPLANTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin