19.Bölüm:"Pembe Ninja"

16.1K 569 55
                                    

Bölüm Şarkıları;

-Birdy/Wings

-Sia/My Love

-Tom Odell/Another Love *-*

Hepinize en iyisinden okumalar:*

-

Kafamı gecenin kusursuz siyahlığına doğru kaldırdım , ölümün kokusu tüm etrafı esir almıştı. Sadece bir günlüğüne de olsa, tek derdimin depresyonum olmasını isterdim. Tek suçum o gece o barda bulunmaktı, siktiğimin barında bulunmasaydım bunların hiç birine dahil olmayacaktım ama pişman değildim . Yıllar boyunca karanlıktan korkmuş ve ondan kaçmıştım , hayatım hep korku üzerine kuruluydu fakat şimdi karanlığı benimsemiş , karanlık bir adama kalbimi vermiştim. O gece o barda olmasaydım karşımda ki karanlığın en güzel tonunu içinde bulunduran bu adamla karşılaşamayacaktım.

Birini sevmek için onu tanımamız gerekmiyordu, nelerden hoşlandığı , neleri sevdiği pekte önemli değildi. Birini sevmek, kim olduğunu dahi umursamadan ona kalbinin kapılarını tamamen açmaktı. Birini sevmek, en karanlık anında onun aydınlığına sarılmaktı. Birini sevmek bazı zamanlar acı vericiydi fakat bir acı hiç bir zaman bu kadar güzel olmamıştı.

Rüzgar,ölmüş köpeğinin tüylerini okşamaya devam ederken kalbimin kırıkları, vücuduma baskı uyguluyordu. Onu bu halde görmek içimi acıtıyor ve kanatıyordu. Kollarımı , bedenine sardım sanki hiç bırakmayacakmışım gibi. Bir süre ikimizde konuşmadık sadece birbirimize sarıldık . En kötü anında sevdiğinden gelen o küçük kucaklama bile çoğu cümleden daha etkiliydi , bunu biliyordum.

Rüzgar, ayağa kalktı ve Savaş'ı çağırdı. Savaş,Serra'yı tek bırakmak istemediğimden onun yanında durmamı istediğini söyledi. Ürkek adımlarımla birlikte Serra'nın odasının önüne gelip , kapıyı tıklattım. ''Gir,"diye onaylayınca içeriye adımımı attım, Serra'nın gözlerinin beyazına kızıllar hakim olmuştu. Gördüğü onu fazlasıyla etkilemiş gibi duruyordu , eskiden olsa bende en az bu kadar etkilenirdim fakat o kadar ölümle göz göze gelmiştim ki , içimde ki duygular eski işlevlerini kaybetmişti. Tüm bu aksiyonumuz bittikten sonra tek istediğim , bir kaç aylığına rehabilitasyon merkezine yatmaktı.

Serra , içini çekerek ağlamaya devam edince ona doğru yaklaştım ve sıcak bir sarılma eşliğinde saçlarını okşadım. Sanki birinin onu kucaklamasına ihtiyacı varmış gibi kollarını bana sardı , titrek nefes alışlarını hissedebiliyordum.

''Nasıl bu kadar soğukkanlı olabiliyorsun?''diye sordu , ağlamaya devam ederken.

''Çünkü alıştım.''dedim donuk sesimle birlikte.

''Bende alışmak istiyorum , güçlü olmak istiyorum.''

''Ben güçlü değilim Serra, kolay kırılan bir kalbim ve bana zarar veren düşüncelerim var.''

''Savaş, size takıntılı o adamdan bahsetti. Çok üzgünüm Sahra , neler yaşamış olmalısın.''dedi ağlaması birazda olsa durduğunda.

''Bu konu hakkında konuşmasak , olur mu?''

''Tabi ki.''dedi benden ayrılıp samimi bir şekilde gülümserken.

Serra'nın ağlaması on dakikanın sonunda durmuştu , sonunda uykuya daldığında aşağıya indim. Köpeğin ölüsü artık kapının önünde değildi. Rüzgar'ı evin içinde arasam da bulamamıştım bu yüzden dışarıya çıktım. Soğuk hava, yüzüme dondurucu darbeler uygularken beni ısıtabilecek tek insanı arıyordum. Rüzgar, tahmin ettiğim gibi evin arka tarafında ki yükseklikte oturmuş denizi izliyordu. Ona doğru ilerledim ve yanında ki boşluğa oturdum. Bakışlarımı kadifemsi denizin üzerine yansıyan Ay'a doğru çevirdim, Rüzgar yanına oturuşumla birlikte Ay'ı izlemekten vazgeçmiş, beni izlemeye başlamıştı.

SAPLANTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin