İntikam
Beş, altı ve yedinci sınıf Slyterin öğrencileri ortak salonlarında toplanmışlardı. Ortamda bir uğultu vardı. Belirli sınıfların olma sebebi küçük öğrencilerin ispiyonlama ihmalinin olması, yeterli büyü bilgisinin olmaması ve erkenden başlayan yasak saatleriydi. Toplanma sebepleriyse intikamdı. Slyterin Binası'nın en belirgin özelliğiydi intikam almaktı. Bu Rigel için de geçerliydi, tabi yapanların arasında Sirius olmasaydı.
Rigel kenara geçmiş Emily'nin intikam düşüncelerini dinliyordu. En sonunda Bellatrix'in yüksek tonda çıkan sesiyle toplantının başladığı anlaşıldı.
"Evet benim güzel bina arkadaşlarım. Bize bir hata yaptılar, ve bunun cezasını onlara fazlasıyla ödeteceğiz. Sadece kendilerine Çapulcular diyen gruba değil, bütün Gryffindor binasından intikam alacağız. Onlar yapmasalarda bizim zayıf halimize güldüler. Şimdi biz onlara güleceğiz!" Bellatrix konuşmasını bitirir bitirmez histerik bir kahkaha attı. Bellatrix'in yaptığı konuşmayla herkesin coşkusu biraz daha artmıştı.
Plan basitti, bulduğun Gryfinndor'u ağır yarala hafızasını sil. Ama birine birden çok kez saldırılmaması için gruplara bölündük. Eğer birine çok kez saldırılırsa bu durum dikkat çekerdi.
Her sınıf grubu kendi sınıf grubuna saldıracaktı. Ayrıca kızlar kızlara; erkekler erkeklere saldıracaktı. Mümkün mertebe grup halinde dolaşacaktık. Böylece herkes kime saldırıldığını anlamış olacaktı. Bu beni rahatlatmıştı. Sirius'a saldırmak zorunda kalmayacaktım.
Biz Emily ile Evan'ın olduğu gruba dahil olmuştuk. Kimse benim gibi bir safkana kahkahalarla gülemezdi.
Ne kadar naifte dursan Rigel aslında kapalı kutuydu. Doğru Voldemort'u desteklemezdi ama eğer ucu kendine dokunan bir şey varsa bedelini ödetirdi. Karanlık sanatlara ilgi duymasının bir sebebi vardı. Çünkü ona göre Karanlık sanatlarla her savaş kazanılabilirdi. Sadece bu yüzünü kimseye göstermezdi. Ama şimdi bunu yapanlara, bedelini ödetecekti.
"Rigel bunu yapabileceğine emin misin? Yani seni hiç birisi ile düello yaparken görmedim." Dedi Regulus.
"Ucu bana dokunuyorsa neden olmasın."
•••
Evan, Emily, Barty, Regulus ve ben koridorda geziniyorduk. - Gryffindor öğrencisi arıyorduk.- ama aramamız hüsranla sonuçlanmıştı. Bizde daha fazla oyalanmayıp dağılıyorduk ki tam arkamı dönüp gidecekken Regulus ağzından çıkan o iğrenç kelimeleri duydum.
"Oooo bakın burda bir bulanık varmış." Küçük bir Hufflepuff öğrencisiydi.
"Affedersiniz biçim değiştirme sınıfına yetişmem gerekiyor geçebilir miyim? Kafamı yavaşça arkaya çevirdim.
"Regulus boşver-"
"Sende biraz eğlenmek istemez misin Rigel. Eminim bu zevke hiç ulaşmamışsındır ne güzel bu bir ilk olur" dedi. Evan.
Arkamı tam olarak döndüğümde Hufflepuff öğrencisinin korkmuş yüz ifadesini ve elinde tuttuğu biçim değiştirme kitabını gördüm.
"Hadi ama çocuklar gücünüzü 1. Sınıflarda mı deneyeceksiniz. Bunu size hiç yakıştıramadım." Dedim konuyu kapatıp bir an önce kütüphaneye gitme umuduyla.
"Hadi ama Rigel o bir bulanık. Dedi Emily
"Aqua Erecto" Dedim tüm gücümle. Koridorda bir çığlık yükseldi. Çığlık çocuğa ait değildi. 5. Sınıf Gryffindor öğrencisi Anna McLaggen'a aitti. Belki safkan olabilirdi ama sonuçta oda kendisine gülme ihtimali yüksek biriydi.
Diğerlerinin ağzı açık kalmıştı. Yanlarından geçip girmek üzere olan bir Gryffindor'u görememişlerdi. Hafflepuff öğrencisi daha da korkmuş görünüyordu. Sonrasında gidip çocuğu koridordan uzaklaştırdım. Ona samimi bir gülümseme gönderip 'oblivate' dedim. Çocuk bir an duraksadıktan sonra koşarak biçim değiştirme sınıfına gitti. Bende diğerlerinin yanına geri döndüm.
Kız sıcak suyla yanmış vücuduyla yerde yatıyordu. Ara ara iniltileri çıkıyordu. Onun başına gittim.
"Merhaba McLaggen. Bizi izlerken çok güldün mü? Neyse ne çok önemli değil artık, çünkü ben seni böyle gördükçe gülesim geliyor. Birazdan bunları unutacaksın. Keşke unutmasaydın en azından kime güldüğüne dikkat ederdin. Görüşürüz McLaggen Oblivate."
"BİRİSİ GİDİP MADAM PORMFY'E HABER VERSİN BİRİSİ BU KIZA SALDIRMIŞ." Dedim.
Kıza Wingardium Leviosa yapıp hastane kanadına götürdüm. Kız beni kahramanı sanıyordu. Yazık.
Diğerleri bana şok olmuş şekilde bakıyordu. Kimse benim bu tarafımı görmemişti. Üstelik herkes benim Hufflepuff öğrencisine saldırmamı beklerken McLaggen'ın ordan geçmesi büyük şanstı. Yoksa orda kan haini ilan edilebilirdim.
"Sen kimsin ve benim kardeşime ne yaptın." Dedi Evan şakayla karışık bir şekilde. Aslında oda haklıydı genelde düello klübü dışında kimseye asa kaldırmazdım.
"Üstelik rol becerinde çok iyi sen kesinlikle Rigel değilsin." diye devam etti Evan
"Hadi ama Evan saatlerce kütüphanede ne yaptığımı sanıyorsun." Bu ortamdaki sessizliğe neden olmuştu. Yanlış bişey mi söylemiştim.
Nihayetinde kütüphaneye ulaşabilmiştim. Bu olaydan kurtulduğun için kendimi mutlu hissediyorum. Ama onlardan ayrılırken Regulus'un bakışı beni biraz rahatsız hissettirmişti.
Yeni bölüm geldiii.
Rigel'in bu yüzü nasıl?
Regulus neden öyle baktı?
Düşüncelerinizi bekliyoruumm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝔹𝕝𝕒𝕔𝕜/R.A.B
FanfictionSafkan evliliğiyle başlayan nefretle devam edip, arada sizi farklı şeylerin bekleyeceği ve sonu yarı kötü biten bir hikaye... Kitabın hakları Regulus'un kıvırcık saçlarına saklıdır. Başarılar; Rosier🥇