Slug Partisi
Bugün Slughorn'un daveti vardı. Ben çok Zeki olduğumdan dolayı, kendi ayaklarımla gidip Regulus'a davetini kabul ettiğimi söylemiştim. Başıma belanın büyüğünü almıştım. Derin bir nefes alıp odadan çıktım. Aşağı kahvaltıya indim. Kahvaltı masasına baktığım zaman çoğu yer boştu. Bende Boş olmasını umursamayarak Emily'nin karşısına oturdum. Karşına oturmamla bana bakmaya başladı. Baktığı her saniye gözleri yaşarmaya başlamıştı.
"Rigel çok özür dilerim. Beni affet. Barışalım olur mu?"
Tamam böyle bir tepki beklemiyordum. Emily ile küsmemiştim. Belki biraz darılmış olabilirdim ama sonuç olarak o benim birinci yıldan beri en yakın arkadaşımdı."Seninle küstüğümü hatırlamıyorum Emi."
Bu söylememle, bir anda masanın diğer tarafına doğru koşarak -yaklaşık otuz saniye sürdü.- arkamdan bana sarıldı. Ona samimi bir gülümseme gönderdikten sonra ayağa kalkıp bende ona sarıldım ama aklıma takılan bir şey vardı;"Emily tam olarak benimle neden konuşmadığını sorabilir miyim?" Başta biraz duraksadı. Bu konuyu konuşmak istemiyor yada çekiniyor gibi duruyordu.
"Noel'deki olayı öğrenince, belki benimle konuşmak istemezsin, yada beni küçümsersin diye düşündüm. Nede olda daha on beş yaşında şey oldun." Söylediği şey buruk bir gülümseme takınmama neden oldu. Emily benim en yakın arkadaşım olmasına rağmen korkmuşsa diğer Slyterin binasını düşünemiyordum. Bu sefer ben ona sarıldım. Üstelik Emily, Voldemort'un babam olduğunu bilmiyordu. Eğer bilseydi tanrı bilir nasıl tepki verirdi.
"Ben öyle bir insan mıyım seni şapşal." Dedim. Sonrasında Emily tekrardan karşı tarafa geçmeye üşendiği için yanıma oturdu. Birbirimize konuşmadığımız zamanları anlattık. -intihar olayı hariç-
•••
"Slughorn'un partilerinden nefret ediyorum! Hem ben neden kabul ettim ki?!"
"Ri biraz sakin olmayı dener misin? Sana yardım edeceğim. Şimdi sakinleş ve otur şuraya. Güzel şimdi gideceğin yer çok resmî bir yer olmadığı için upuzun tarlatanlı bir elbiseye gerek yok. Ayrıca masallardan fırlamış gibi açık renk te giymene gerek yok. Yani bu elbise tam senlik olur ayakkabı olarakta bu topukluları giyersin." Dedi. Elinde zümrüt yeşili, boyu diz kapağımın biraz üstünde kalan, askısız bir elbise ve siyah, ince topuklu ve bağcıklı bir ayakkabı dururken. Sonrasında yine konuşmamaya başladı;
"Ama bu işaretle bu elbise olmaz yani bu kollukları takarsan on numara olursun." Elinde yeşil kadifeye benzer kollular vardı.
"Sana çok teşekkür ederim Emi. Gerçekten çok teşekkür ederim. İyiki bugün barışmışız." Dedim yarı heyecanlı bir şekilde. Elbiseyi ve ayakkabıları alarak kabinde üstüme değiştirdim. Giyindikten sonra Emily'nin karşısına geçtim. Emily yarı ağzı açık bir şekilde duruyordu.
"Ne çok mu kötü oldu?"
"Kızlardan hoşlanıyor olsam, sana aşık olurdum Ri. Çok güzel olmuşsun. Sıra makyajda. Aslında yeterince güzelsin. Ruj eyeliner sürsen yeter." Dedi ve çekmecesinden rengi çok koyu olmayan bir ruj getirdi ve onca itirazımı dinlemeyip bana ruju sürdü. Sonrasında eyeliner çekme çalışmaları başladı. Emily bana ince bir eyeliner çektikten sonra saçımı taradım.
"Tamamdır işte şimdi hazırsın. Gitsen iyi olur yoksa saygıdeğer nişanlından Avada yersin. İyi eğlenceler dilerim."
"İlk olarak biz henüz nişanlanmadık. Üstelik o kim oluyor da bana Avada atıyor." Dedim ve Emily'in gülme seslerini geride bırakarak aşağıya indim. Regulus Evan ile aşağıdaydı.
"Bakar mısınız? Benim kardeşim henüz gelmedi de ona haber verebilir misin?" Dedi Evan sırıtarak."
"Seni aptal kardeş müsveddesi burdayım ya işte."
"Aaaa hiç fark etmedim. Rigel neden baştan söylemiyorsun. Üstelik ben nereden bileyim bu kadar güzel olduğunu." Kafasının arkasına bir tane yapıştırdım.
"Biraz daha konuşursan seni lanetlerim Evan. Şimdi kapa çeneni!" Barty ile Regulus gülerek bizi izliyorlardı.
"Ayrıca sen kiminle gidiyorsun." Dedim Evan'a
"Biz Barty ile gidiyoruz. Yani arkadaş olarak yanlış anlama. Götürecek birini bulamadık ve oradaki atıştırmalıklar güzel oluyor." Evan'a göz devirip beraber Slughorn'un odasına geldik. İnsanların çoğu çoktan gelmişti. İçeriden sesler geliyordu. Bizde içeri girdik ve kalabalığa karıştık. Bir masaya Regulus ile beraber oturduk. Evan ile Barty tıkınmaya gitmişlerdi. Sonrasında yanımıza Slughorn geldi.
"Vay çocuklar ikiniz beraber mi geldiniz? Çok iyi bir çift olmuşsunuz." Aslında bilmediği birşey vardı. Biz çift değildik. Sadece arkadaştık belki tanıdıkta olabilir. Ama sanırım arkadaş.
"Teşekkür ederiz Profesör. Fakat biz arkadaş olarak geldik." Dedi Regulus. Profesör onaylar mırıltılar çıkardıktan sonra Regulus ile iksir hakkında konuşmaya başladılar. Omzuma birisi dokunduğunda tüm odağım ona döndü.
"Merhaba Rosier. Ben Gilderoy Lockhard Slug Klübündeyim. Beraber takılmak ister misin diye sormak istemiştim." Bu çocuğu biliyordum. Kendini beğenmiş herifin tekiydi. Tam teklifini reddedecekken.
"Rigeeeel sen benim eniştemi aldatıyor musun? Reggie sende bişey desenee." Evan sanırsam çok içtiğinden -içmesede aynı- saçmalıyordu. Bu hali gülümsememe neden olmuştu. Lockhard Evan'ı görünce birkaç adım geri atılmıştı. Evan yerinde sabit durmayıp onun üstüne yürümeye başlamıştı.Regulus hala profesörle konuşuyordu.
"Sen kim köpeksinde benim kardeşime yürüyorsun ha?! Ben sana göstericim şimdi nasıl dans edilirmiş!" Evan'ı çekiştirdim ve oradan uzaklaştım. Bir yandan da Evan'ın haline gülüyordum. Bana bakınca oda gülümsemeye başlamıştı.
"Abilik görevimi çok iyi yapıyorum demi."
"Evet Evan evet."
"Tam olarak ne oldu orada?" Diyerek yanımıza geldi Regulus.
"Sen ne biçim eniştesin aaa millete laf yetiştireceğine önce önüne bak."
"Anlamadım?"
"Sen boşver Evan'ın saçmalama saati geldi." Deyip konuyu kapatmaya çalıştım.
"Aslına bakarsan Ravenclaw'lu çocuk Rigel ile sohbet etmek istedi. Evan da buna çattı." Dedi varlığından bile haberim olmadığı Barty. Regulus önce kaşlarını kaldırdı.
"Aslında biz arkadaş olarak geldik. Yani istediğini yapmakta özgür." Dedi. Sen hayatımda gördüğüm en odun erkeksin Regulus Black.
"Hiç kızlardan anlamıyorsun Regulus." Dedi Barty. Regulus anlamayarak bakarken herkes kendi işine geri döndü. Bende diğerlerinden izin isteyerek oradan ayrılıp odama geri döndüm. Emily çoktan uyumuştu. Bende üstünü değiştirip kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Yeni bölüm geldi Canlarım beniiiiim.
Nasıl buldunuz?
Regulus'u birazcık odun yapmış olabilirim.
Umarım beğenmişsinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝔹𝕝𝕒𝕔𝕜/R.A.B
FanfictionSafkan evliliğiyle başlayan nefretle devam edip, arada sizi farklı şeylerin bekleyeceği ve sonu yarı kötü biten bir hikaye... Kitabın hakları Regulus'un kıvırcık saçlarına saklıdır. Başarılar; Rosier🥇