20. Bölüm

300 36 1
                                    

Sohbetler

Black ailesinin evine daha önce hiç gelmemiştim ve bu durum değişik hissetmeme neden olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Black ailesinin evine daha önce hiç gelmemiştim ve bu durum değişik hissetmeme neden olmuştu. Çünkü evde olsam odamdan çıkmadan hayatımı sürdürüyordum ama şimdi öyle bir şey yapsam muhtemelen üstüme Walburga Black tarafından asosyal etiketi basılırdı. Beni etkileyen ikinci kısımsa geldiğimiz yerin bir meydan olması ve daha da tuhafı mugglelarla dolu olmasıydı. Bayan Black etrafta bir sürü muggle olmasına takılmadan, öne çıkıp bir şeyler söylemeye başladı ve bir anda ev ikiye yarılıp arasından bir ev daha çıktı. Bizde Bayan Black eşliğinde eve girdik. Evde tablolar asılıydı ve doğruyu söylemek gerekirse asil duruyordu.

"Evet hoşgeldiniz çocuklar. İsterseniz Regulus'un odasına geçebilirsiniz. Bir şey olursa Kreacher'a söylersiniz." Dedi yanındaki ev cinini göstererek. Bizde kafa sallayıp Regulus'u takip ettik. Bu evin ortamı beni çok geriyordu. Daha önce hiç arkadaşımın evinde kalmamış biri olarak, ne yapmam gerektiğini de bilmiyordum. Üstünde R.A.B yazan bir kapının önüne geldik. Demek Regulus'ta isim kısaltmalarını seviyordu. İçeri girdiğimizde, sanki Slyterin Ortak Salonu'na girmiş gibi his geldi. Her yer yeşildi ve Slyterin amblemi vardı. Biraz ilerleyince Voldemort'un başarıların bulunduğu gazetelerden kesilmiş kağıtların olduğu bir tablo gördüm. Bu çocuk resmen bir Voldemort aşığıydı.

"Ee kim büyücü satrancı oynamak ister?" Dedi Regulus. Muhtemelen beni saymamıştı. Zaten cevabı belli olan bir soru sormuştu. Satranç iki kişiyle oynanırdı.

"Ben kitap okuyacağım siz Evan ile oynayın dedim ve bir kenara geçerek Diagon Yolu'ndan aldığım İleri Düzey Karanlık Sanatlar adlı kitabımı okumaya başladım. Bu büyülerin çoğunu biliyordum. Ama uygulayacak bir deneğim olmadığı için, sadece okuyarak geçebiliyordum. Sonrasında sıkılıp Biçim Değiştirme kitabımı açtım. Profesör Mcgonnagel bir sürü ödev vermişti ama ben bunu yapmak yerine daha üçüncü sınıfta dikkatimi çekmeyip sonradan Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersinde aklıma gelen bir terimi araştıracaktım: animagus olmak. Çünkü Karanlık Sanatlara Savunma dersinde Profesör bize patronusuzumuzun animagusumuza dönüştüğünü söylemişti. O zaman bu terimi daha fazla inceleyeceğime dair kendime söz vermiştim. Tam araştırma için bütün dikkatimi toplamışken Evan'ın kaybetmesi sonucunda çıkardığı nidalar bütün dikkatimi dağıtmıştı.

"Evan biraz sessiz olur musun?"

"Rigeeeeel beş galleonum aha bu enişte müsbettesine gitti."

"İddiaya girmeseydin. Ayrıca o senin şuanda enişten değil"

"Çok biliyorsun hı!"

"Efendi Regulus, Efendi Mrs Black yemek hazır olduğu olduğu için sizi çağırmamı istedi." Dedi bir anda odaya gelen ev cini. Regulus gülümseme gönderip onaylar anlamda kafasını salladı. Ne yani Muggle Doğumlulara merhameti olmayan Regulus, bir ev cinine mi samimi davranıyordu. Tamam ev cinlerini bende çok severdim çok samimi ve itaatkar canlılardı ama bunu Regulus yapınca, gerçekten tuhaf geliyordu. Beraber yemeğe gittik. Mr. Black gelmişti. Masaya oturduk ve Krecher adlı ev cini yemekleri getirmeye başladı.

𝔹𝕝𝕒𝕔𝕜/R.A.BHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin