Harem

Bölüm 5

9 Ay Sonra-Gözdeler Katı

Duygu ve Çiğdem, doğurmuştu. Çiğdem bir şehzade dünyaya getirmişti. Duygu ise bir kız doğurdu. Herkes Çiğdem ile ilgileniyordu ve ona yanaşıyordu. Zira erkek doğuran gücü elde ediyordu ve çevresi oluyordu. Duygu'nun yanına Hünkar geldi ve 'Beni hayal kırıklığına uğrattın.' diyerek gönlünün yönünü Çiğdem'e çevirdi. Duygu'nun gözden düşüşü başladı. Çiğdem, cariyelere lokmalar döküp şerbetler dağıttıktan sonra samur kürkünü giyerek haremde boy boy yürüdü ve gövde gösterisi yaptı. Berna Valide Sultan oldukça memnun kaldı. Hala Yeşim Sultan ise 'Bu kız ne yaptığını zannediyor. Tepemize çıkar şimdi. İyi ki bir Sultan oldu.' dedi. Çiğdem ve Duygu karşılaştı koridorda ve Çiğdem Duygu'ya 'Sen bir kız doğurdun. Bende bir erkek doğurdum. Artık tüm güç bende. Hünkar'ı da kendime köle yapacağım. O zaman işin zor Duygu Hatun.' dedi. Duygu'da ona 'Ben Duygu Sultan'ım, öyle kolay lokma değilim. Ayrıca bugün kız yarın erkek doğururum. Geceler çuvala mı girdi hatun.' dedi. Çiğdem kızdı ve dairesine çekildi. Aynı şekilde Duygu'da.

Valide Sultan Dairesi

Berna Valide Sultan ve kızı, Valide Sultan Dairesinde oturup kara kara düşünüyorlardı. Şimdi ne olacak diye. Ardından içeriye Yeşim Sultan girdi. Yeşim Sultan 'Hayırdır? Yine niye kara kara düşünüyorsunuz? Kim bilir kafanızın içinde ne tilkiler ne kurnazlıklar ve ne entrikalar dönüyor. İstediğinizi aldınız işte. Duygu kız doğurdu. Çiğdem'de erkek. Daha ne istiyorsunuz?' dedi. Berna Valide Sultan 'Çiğdem iyice kontrolden çıktı. Tepemize binmesinden çekiniyorum. Kanadını kırmak lazım. Hatun her yerde Sultanlığını konuşturuyor. Böyle giderse aslanımı da etkisi altına alırsa işte o zaman ne yaparız kim bilir?' diyordu. Yeşim Sultan ise 'Eee, kendi ellerinle canavar yarattın. Şimdi ayıkla pirincin taşını Valide!' diyordu. Derya Sultan 'Bize karşı koyabilecek cürrete sahip olacağını sanmıyorum.' dedi. Berna Valide Sultan ise 'O işler öyle olmuyor kızım. Hünkarımızı doldurur üzerimize salar ve başımız çok ağrır. Duygu daha saftı ama Çiğdem kurnaz çıktı. Her an her şeyi yapabilir.' dedi. Yeşim Sultan ise 'En son cariyeleri falakaya yatırmıştı. Bu konuyu çözün Valide Sultan. Bu kız bu kadar güçlenmemeli. İyi huylu, gelinimiz dediniz aldınız kızı Has Oda'ya, birde nikah kıydırırsa Çiğdem'le uğraşırız. Ne yap ne et engel ol. Yoksa hepimiz için sonuçlar felaket olacak.' dedi. Berna Valide Sultan 'Dur bakalım, bir gidişatı görelim. Ona göre karar veririz.' dedi. Yeşim Sultan ise bundan pek emin değildi.

Cariyeler Taşlığı

Cariyeler taşlıkta oturmuş Sultanların dedikodusunu yapıyordu. Duygu'da Sultan olmuştu Çiğdem'de fakat erkek doğurduğu için en nüfuzlu ve Baş Haseki Sultan Çiğdem'di ve kontrolden çıkmıştı. Sürekli Has Oda'dan çeşitli yiyecekler ve içecekler getirtiyordu. Cariyelerin yiyemediği yemekleri o yiyordu ve çok kibirli ve acımazsızdı.  Cariyeler 'Çiğdem Sultanımıza yaranalım kızlar. Artık yeni dairelere alınırlar. Bizde cariyeleri olarak hizmete girersek işte o zaman servet elde ederiz.' dedi. Diğer cariyeler ise 'Aynen, kesinlikle katılıyoruz. Muhakkak Sultanlarımıza yaranmalıyız. Duygu Sultan'ın da nedimeleri olabiliriz. Kız doğurdu ama oda Sultan oldu sonuçta.' dedi. Harem çalkalanıyordu. Cariyeler kime yanaşacaklardı. Herkesin bir çıkarı vardı Sultanlar'dan. Fakat Gazanfer ağa ve Canfeda Kalfa, Çiğdem'in yanındaydı. Berna Valide Sultan, tehamülleri uygun bir şekilde Çiğdem ve Duygu'ya eşit genişlikte olan daireleri hazırlattı. Artık Duygu ve Çiğdem'in yeni daireleri vardı haremde. Duygu, odasını çok sade bir şekilde süslerken Çiğdem odasını en süslü ve en kaliteli mobilyalar,vazolar ve kilimlerle döşüyordu. Berna Valide Sultan durumun takipçisiydi. Fakat asıl önemli olan perşembe geceleri artık Çiğdem ve Berkan ile olacaktı. Çünkü Baş Haseki Sultan Çiğdem'di. Tehamüller bunu gerektiriyordu. 

Duygu'nun Odası

Duygu Sultan, kızını çok seviyordu ve onu ilerde Vezir-i Azam ile evlendirecekti. 15 yıl sonra kızı siyasette etkin bir rol oynayacaktı ve Derya Sultan'ın gelecekte ki zevcesini 15 yıl sonra idam ettirecekti fakat bu öyle kolay değildi ve hünkarın gözünde olmak önemliydi. Duygu sürekli bebek kızına 'Bu haremin asıl sahipleri biziz, kızım gün gelecek Vezir-i Azam ile evlenecek ve ben kudretin zirvesinde olacağım. Bir de erkek doğurdum mu süper olacak. Erkek doğurmasam bile kızımı Kraliçe yapacağım ve soy kızımdan devam edecek.' diyordu. Kapısını dinleyen Canfeda Kalfa bunu Berna Valide Sultan'a iletti.

Valide Sultan Dairesi

Canfeda kalfa, olup biteni Valide'ye anlatınca herkes şaşırdı. Berna Valide Sultan 'Bu nasıl olabilir ki kafayı mı yedi bu kız?' diyordu. Yeşim Sultan ise 'Olacağı bu. Artık her şey kontrolden çıktı. El atmakta fayda var Berna!' dedi. Derya Sultan ise 'Bu nasıl bir şey böyle? Resmen soy kuruyacak. Kızdan Kraliçe olunup Padişahlık yapılır mı?' dedi. Yeşim Sultan 'Korkma yeğenim. Çiğdem'in hala bir erkek evladı var. Ayrıca devlet erkanı buna izin vermez.' dedi. Berna Valide Sultan ise 'Bu kadar emin olma Yeşim. Ben bu haremde olmaz dedikleri her şeyi oldu olarak gördüm. Bu da olabilir ilerde fakat erkek tahta çıkmalı. Çiğdem'in bebeği torunum tahta çıkmalı. Yeşim ise 'Peki ya Çiğdem hepimizi Eski Saray'a sürerse? Duygu daha merhametli, en azından bir kız Kraliçe olsa da sarayda kalabiliriz.' dedi. Berna Valide Sultan 'İşte o vakit Çiğdem'in canını alırız.' dedi. Derya Sultan ise 'Aman Validem, Dereyi görmeden paçaları sıvamayalım. Daha abim hayatta ve Padişah. Vezir-i Azam ile evleneceğim. Güç ve kudret bizde şu an. Sakin olun' dedi. Fakat Yeşim Sultan ve Berna Valide Sultan bundan pek emin değildi ve müdahale etmeleri gerekiyordu hem de çok geç olmadan.