six

223 33 18
                                    

Baekhyun sertçe vurdu önündeki kapıya. "Senin uykunu sikeyim Sehun. Açsana şu kapıyı!" Saniyeler içinde hızla açılan kapıyla derin bir nefes verdi Baekhyun.

"Hyung ne oldu?!" Sehun telaşlı ve korku doluydu. Çünkü saat daha sabahın yedisiydi!

"Neden açmıyorsun telefonlarımı?" Hızla yanından geçti ve salona ilerledi Baekhyun. "Uyuyorum çünkü! Noldu bir şey mi oldu?"

Baekhyun'u ilk kez bu kadar gergin görüyordu.

"Oldu." Diye mırıldandı kendini Sehun'un eski ve yayları belli olan koltuğuna bırakırken.

Elleriyle yüzünü ovdu ve dağınık olan saçlarını biraz daha karıştırdı. "Dün gece Park Chanyeol ile bir şeyler oldu."

Duraksadı Sehun. "Nasıl şeyler oldu?" Diye sordu hızla yanına otururken. Yutkundu Baekhyun. "Öptü beni." Diye mırıldandı bakışlarını kaçırırken. "Ne yaptı?!" Diye sordu şaşkınlıkla Sehun.

Böyle büyük bir adım beklemiyordu.

"Sen ne yaptın?" Diye sordu hızla. Baekhyun dişlerini alt dudağına geçirdi. "Bende onu öptüm."

"Sen? Onu öptün, sen?" Derin bir nefes verdi Baekhyun. "Anlık bir şeydi tamam mı? İttiremedim, ne yapacağım?"

"Artık bu yola girmişsin. Sonrasında ne oldu? Devam ettiniz mi?" Başını olumsuzca salladı Baekhyun. "Beni evime bıraktı. Bütün gece döndüm durdum yatakta Sehun. Bak adam düzgün biri değil belli. Suçlu yani, ama bir operasyon için insanı kullanmak onun duygularıyla oynamak etik mi?"

"Sana duyguları olduğuna emin misin?" Duraksadı Baekhyun. "Etkilendiği belli." Diye mırıldandı. "Bak henüz bu düşündüklerini düşünmek için erken hyung. Adam sana kör kütük aşık değil sonuçta. Hem belki sadece bir etkilenme olarak kalacak ve sen çok hızlı bir şekilde işi halledeceksin. İyi düşünelim olmaz mı?"

Gözlerini kaçırdı Baekhyun. İstemsizce ayaklandı. "Sehun içimde rahat etmeyen şeyler var. Ben daha hiç bir insana bu denli yalan söylemedim."

"Hyung bu senin görevin. Bunu benden de iyi biliyorsun. Yalanmış gibi düşünme bu seni çok rahatsız ediyorsa, yalnızca amacına ulaşman için sana yardım eden biri gibi düşün."

Yaklaştı ve hafifçe sarıldı Baekhyun'a. "Ben her zaman yanındayım. Birlikte yapacağız halledeceğiz tamam mı? Sen sadece kafanın karışmasına engel ol hyung. Gerisini halledersin zaten."

Derin bir nefesle ayrıldı Sehun'dan Baekhyun. "Kafamın karışması imkansız zaten." Diye mırıldandı. Koltuğa bıraktığı ceketini aldı hızla.

"Sağol dinlediğin için. Ben gidip biraz uyuyacağım. Görüşürüz sonra."

Hızlı adımlarla evden ayrıldığında sertçe ovdu yüzünü. Kafası hala karmakarışıktı. Park Chanyeol'u gerçekten operasyonu için kullanmalı mıydı?

Bunu yapabilir miydi? İşini seviyordu. İşiyle evli insanlardan bile sayılabilirdi.

Ama hiç bu kadar gözünü karartmamıştı öncesinde. Bunu ilk kez deneyecekti.

//////////////

Chanyeol kahvaltısını ettikten sonra sert bir kahve istemişti bayan Kim'den. Lucas Chanyeol'un istediği belgeleri getirmişti. Araçtan hızla indi ve kapıyı çaldı.

Saniyeler içinde geniş salona girdiğinde gördü büyük camın karşısında duran ve kahvesini içen bedeni. "Lucas, hoş geldin."

"Merhaba bay Park, istediğiniz belgeleri getirdim." "Masaya bırakabilirsin."

Barmen/ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin