Barmen/Chanbaek

eight

Baekhyun duyduğu tıkırtı sesleri ile yavaşça döndü yattığı yerde. Oldukça rahat bir yataktı. Yastık yumuşacıktı.

Bacaklarını birbirine sürttüğü sırada çıplaklığını hissetti. O sırada dün gece doldu aklına.

Yavaşça sırt üstü döndü ve açtı gözlerini. Yakan güneş ile istemsizce yüzünü buruşturdu. Gözleri biraz olsun alıştığında bakışlarını geniş odada gezdirdi.

Biraz dağıtmışlardı. Uzun bir gece olmuştu ikisi için.

Yalnızdı Baekhyun. Yatakta da olduğu katta da. Bu yüzden yavaşça doğruldu ve yerdeki baksırnı aldı, üzerine geçirdi hızla.

Ayağa kalktığında eli istemsizce beline gitti. Biraz ağırıyordu. O sırada duydu yeniden onu uyandıran sesi.

Bakışları ileriye döndüğünde gördü merdivenlerden çıkan bedeni. Göz göze geldiği Chanyeol'un üzerinde de onun gibi yalnızca iç çamaşırı vardı.

"Ben mi uyandırdım?" Gülümsedi Baekhyun. "Hayır dersem yalan söylemiş olurum." Yaklaştı Chanyeol, yavaşça beline sardı kolunu.

"Ağrın var mı?" "Birazcık." Diye mırıldandı Baekhyun gözlerinin içine dikkatle bakarken. "Önemli bir ağrı değil. Hallederim."

Belindeki el yavaşça kalçasına indiğinde hafifçe okşadı Chanyeol. "Uyandırdığım için üzgünüm güzelim. Oldukça dikkatli inmiştim oysa ki. Uykun bayağı hafifmiş."

Gülümsedi Baekhyun. "Öyledir. Önemli değil. Bugün erken gitmem gerek zaten bara. İyi oldu."

Yavaşça arkasını döndü ve ilerledi odadaki koltuğun üzerinde duran eşyalarına. "İstersen duş alabilirsin. Ben aldım."

Yutkundu Baekhyun. "Evde alırım ya." Diye mırıldandı tişörtünü alırken. Hızla geçirdi üzerine tişörtünü. Koltuğa oturdu ve pantolonunu giymeye başladı.

Chanyeol bir kaç adım attı ve önüne geldiğinde hafifçe çöktü yere. "Baekhyun, sorun yok aramızda. Değil mi?" Başını hafifçe salladı Baekhyun.

"Nasıl bir sorun olabilir ki?" Gülümsedi, aradaki gergin havayı gidermek adına yaklaştı ve Chanyeol'un hırpalanmış dudaklarına küçük bir öpüş verdi.

"Dediğim gibi, bugün bara erken geçmem gerek yalnızca. Eve gidip biraz dinlenmek istiyorum. Ararım seni. Olur mu?" Yavaşça doğruldu Chanyeol. "Peki öyleyse." Diye mırıldandı.

Ayağa kalktığında dağınık olan saçlarını biraz düzeltmeyi denedi Baekhyun. "Görüşürüz o zaman." Diye mırıldandı. Ağır adımlarla ilerledi ve indir merdivenlerden.

Sonunda evden çıktığında titrek bir nefes verdi. Telefonunu çıkarttı hızla cebinden. Adımları birbirini takip ederken dün gece Chanyeol'un ona hediye edeceğini söylediği motor aklının ucundan bile geçmiyordu.

Sehun telefonunu açtığında "Bana geç, konuşmamız gerek." Dedi hızla. Sehun bir kaç mırıltıyla onayladığında telefonunu kapattı ve ilk gördüğü taksiyi çevirip bindi.

Bir an önce duş almak istiyordu. Pişman falan değildi, gecesi gerçekten güzel geçmişti. Chanyeol beklediği gibi, yatakta oldukça iyi bir adamdı.

Ama Baekhyun daha öncesinde hiç, bir şey hissetmediği biriyle bir gece geçirmemişti.

Bu yüzden oldukça garip hissediyordu. Neyini sevdiğine emin olamıyordu bir türlü. Hisleri ve kafası karışmıştı.

Bunu Chanyeol'a hissettirmemek adına kaçarcasına ayrılmıştı o evden zaten.

Evinin önünde duran taksiyle hızla içeri girdi ve kendisini duşa attı. Kısa bir duşun ardından giyindiği sırada çaldı kapısı.