20.Bölüm

41 7 0
                                    

Hâlâ gözüne bu bir çılgınlık gibi geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hâlâ gözüne bu bir çılgınlık gibi geliyordu. O hiç anlamazdı ki kaymaktan, etmekten. Anca çocuk parklarındaki o kaydırakları bilirdi. Maksimum kayabileceği tek yer orasıydı. Bunu Yalaz Yasin'e de ifade etmişti aslında. Ama adam inatçıydı. Laftan anlamıyordu.

-Yahu yeni iyileştiniz. Ya yine benim yüzümden bir şey olursa ? Allah muhafaza ama kayar düşersek...

-Bu sefer başınıza kakmam, merakınız buysa.

-Aklıma bile gelmedi açıkçası. Ki köpüklü olan şey bundan daha masum olabilir.

-Siz onu bir de benim ayağıma sorun...

-İşte yeniden sormamak için kaytarıyorum.

-Ama bu sefer de ben gönüllüyüm hanımefendi.

-Düşmeye mi ?

Şöyle böyle diyen bir ifadeyle dudak büktü.

-Düşürmenize diyelim biz ona...

Manolya dalga geçtiğini anlayınca gözlerini kıstı ve adamı dişlek taklidi yaparak alaya aldı.

-Ha ha, çok komikmiş gerçekten. Gül gül öldük.

-Hadi ama...Düşündüğünüz kadar korkunç değil. Çok eğleneceğiz.

-Peki bana neden, siz benden o köpüklü gecenin intikamını alacakmışsınız gibi geliyor ?

Yalaz da kıza uyum sağlayıp takılmaya devam etmişti.

-Aslında fena fikir değilmiş. Gayet de olası bir ihtimal.

-Bakın işte, kaçmak istediğim kadar varmış. Ben gelmiyorum...

-Hey...Hey... Nereye hanımefendi ?

Onu kolundan çekip kendine doğru döndürdü. Biraz fazla hırçın çektiğinden herhalde fazla yaklaşmışlardı. Ayaklarında patenler olduğu için de olabilirdi bu tabii. Bir süre öylece orada kalmışlardı. Hiç konuşmadan sadece bakışmışlardı. Yanı başlarında akıp giden insanlar değişirken onlar öylece o anda kalmıştı. Ama tabii çocuk çığlıklarından ve bir çarpmadan sonra tekrar ana dönmüşlerdi. Yalaz aklını toparlayıp ilk konuşan kişi olmuştu.

-Sadece şaka yapıyordum. Öyle bir niyetim yok.

-Biliyorum...

-E o zaman ?

-Daha önce hiç denemediğim bir şey. Korkuyorum haliyle.

Gözlerindeki endişeyi görebiliyordu Yalaz zaten.

-Ben yanınızdayım hanımefendi.

Manolya'nın anında kalbi ısınmıştı. Zaten o yüzden o eli tutmuştu az önce. Ki hâlâ da tutuyordu. Ah, burada tepetaklak olup ölmese de bu yakınlıktan dolayı ölebilirdi.

-Bir şampiyonla bunu tecrübe edeceğinizi unutmayın ve bana güvenin.

-Nasıl yani ?

-Evet, doğru duydunuz. Bu alanda birinciliğim var. Bir ara futboldan evvel çok merak salmıştım. Sekiz, dokuz yaşlarımda falan. Okulun da her alanda etkinlikleri oluyordu. Ve biliyor musunuz, en zorunu seçtim.

Geç Gelen Mutluluk (Mutluluk Serisi-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin