-Şimdi dediğime inanır mısınız bilmem ama aslında ziyaret edeceğim kişi bir başkasıydı fakat Tarık odaları karıştırdı sanırım, bana burayı söyledi. Rahatsızlık verdiysem kusura bakmayın...
-Sorun değil, Yalaz Yasin bey. Ben sadece şaşırdım. Zaten bir yanlışlık olduğunu tahmin ettim. Burada olduğumuzu bilmiyordunuz sonuçta...
-Evet, bilmiyordum.
Yalaz Yasin söylediği yalandan rahatsızlık duysa da başka çaresi kalmamıştı. En acısı da bunu devam ettirmek durumundaydı.
-Çok geçmiş olsun. Sakıncası yoksa neden buradasınız ?
-Kardeşim ufak bir kaza geçirdi de. Neyse ki çok ciddi değil. Sabaha da çıkış yapacağız.
-Ah, evet. Tarık söylemişti...
Aynı anda hem kız hem kendi dondu kaldı.
-Pardon, kafam Bahri amcaya gitti de. Onun için demişti, taburcu olacak diye. Bir an onunla akraba gibi düşündüm sizi hanımefendi, mazur görün. Yeni de ilaç aldım. Onun etkisi biraz da galiba.
Hızlı hızlı konuşup dediğini örtbas etmek istemişti. Ki nitekim konuyu saptırmayı da başarmıştı. Kız bu sefer kendisi için endişelenmişti. Sahiden de merak etmişti yani. Neden bilmiyordu ama bu hoşuna gitmişti. Yalaz Yasin ayağı için olduğunu söyleyip konuyu kapatınca içeriden bir ses gelmişti. Küçük kardeşi Manolya'ya sesleniyor, ondan su istiyordu. Kız da bu sebeple kendisinden müsaade isteyip içeri geri dönmüştü ama kapıyı kapatmamıştı. Veda da etmemişlerdi. Zaten kendi de gitmemişti. Öyle dikili kazık gibi bıraktığı yerde duruyordu. Şimdi bir şey demeden aşağıya inse ayıp olurdu, içeri girse fazla...En iyisi beklemekti. Kız da içeride kardeşini ikna etmeye çalışıyordu. Konuşmalara istemeden de olsa kulak kabartmıştı.
-Ama abla canım çok çekti.
-Güzelim ama daha yaz gelmedi ki. Onu yersen bu havada hasta olursun. Geçen seneyi hatırlıyorsun değil mi, kocaman iğne yemek zorunda kalmıştın...
-Boğazım da çok şişmişti.
-Evet Cerenikom. Bir daha burada olmak istemiyorsak, kendimize iyi bakmamız gerek.
-Haklısın ablacım...
-Onun yerine çikolata alayım o zaman. Neli istersin ?
-Beyazlardan olsun abla. Çok güzel oluyor onlar.
-Tamam kuzum, beyaz olsun. Ben şimdi gidip alayım o zaman. Sen de o sırada biraz daha dinlen, olur mu ?
-Hı hı...
Alnından öptü küçük kızı.
-Başka bir şey istiyor musun ?
-Hayır ablacım, sadece çikolata olsun.
-Tamam Cerenikom, ben alıp geliyorum.
Çantasını da alıp odanın kapısına yöneldi. Adamın hâlâ orada durduğunu görünce önce özür diledi, sonra da kantine ineceğini iletti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geç Gelen Mutluluk (Mutluluk Serisi-2)
Ficción GeneralYalandan Mutluluk hikayesinin devam serisidir. Yağız Ata ve Özüm Erim'in çocukları olan Yalaz Yasin'in de hikayesidir. Bazen hayat sizi bazı şeylere mecbur eder ve hikayeniz de kaderiniz gibi o an şekillenir. Yaptığınız seçimlerle ya geç kalırsını...