Taehyung'un anlatımıyla:
Jungkook'un son mesajından sonra ona aklıma gelen her yolla ulaşmayı denemiştim. Ancak sonuç değişmemiş, her denemem başarısızlıkla sonlanmıştı.
Kullandığı kelimelerle kırgınlığını kendi bedenimde hissetmiştim. Durum böyleyken de Jiminle büyük bir kavga ederek bu evciliğimize son vermiştik.
Jungkook'u aradığımda telefondan gelen "Aradığınız numara kullanılmamaktadır." sesinden artık bıkmıştım. Bende son umut kırıntılarımla Hoseok'un evine giderek ona resmen yalvarmıştım.
Önemli bir şey konuşacağımı, ona gerçekleri anlatacağımı söylemiştim. Ama Hoseok bana tek kelime bile dememiş, Jungkook'un nereye gittiğini söylememişti.
O gün, onun evinden çıktıktan sonra kendimi sahil kenarına atarak hiç içmediğim kadar alkol tüketmiştim.
Okuldaysa Jungkook olmadan içim içimi yemişti. Onun zorbalığa maruz kaldığı yerlerin yanından geçerken göğüs kafesim baskı uyguluyordu. En çokta kantindeki son olayın olduğu yerdeyken. Sanki onun kanı hala yerde parlıyordu.
Zorlukla ve bırakma arzusuyla tamamladığım okulun ardından tatile girmiştim. İşim olmadığı müddetçe evden hatta yatağımdan dışarıya çıkmamıştım. Jungkookla beraber izlediğimiz filmleri bu sefer yalnız başıma izlemiş, neredeyse ezberlemiştim.
Seokjin, Namjoon ve Yoongi beni zorla kuaföre götürmüşlerdi. Bu süreçte onların beni depresyon modumdan çıkarma çabalarından da bıkmıştım. İlk başta her ne kadar isteksiz olsam da sonradan alışarak saçımı sarıya boyatmıştım.
...
Okulun 5. haftasına gözlerimi açmıştım. Canım hiç istemeye istemeye de olsa Yoongi'nin tehditlerine maruz kalmamak için yatağımdan kalkmıştım.
Saçlarımı, çantamı ve üstümü hallettikten sonra Yoongi'nin "Aşağıdayım." mesajıyla evden ayrılmıştım.
Bu yıl ki tek mutluluğum Yoongi ile aynı sınıfa denk düşmemdi.
Bahçeye adımımı attığım an yerdeki taşları ayağıyla tekmeleyen bedeni görüp yanına ilerlemiştim.
"Günaydın." Uyandığımdan beri konuşmadığımdan dolayı pürüzlü çıkan sesimle mırıldanmıştım. O ise benim bu halime artık alışmıştı. "Günaydın."
Beraber Yoongi'nin arabasına binip okul yolunu tutmuştuk. Arabanın içinde radyodan çalan kısık sesli bir müzik hakimdi. Onun haricinde ikimizden de ses çıkmıyordu.
Okula ulaştığımızda arabayı okulun arka bahçesine park ederek en üst kattaki sınıfımıza çıkmıştık.
Arka sırada yerimizi aldığımızda kafamı kollarıma gömerek Bay Lee Minho'nun gelmesini bekliyordum.
Sabah sabah İngilizce dersini çekecek havam olmasa da elimde olan bir şey yoktu.
Kapının açılma sesiyle kafamı kaldırıp gelene baktığımda Bay Lee'nin girdiğini görmüştüm. Tüm sınıf ayağa kalktığında ağzımdan derin bir nefes bırakarak bende ayaklanmıştım.
"Günaydın gençler." Bay Lee'nin konuşmasıyla sınıfça hep bir ağızdan cevaplamıştık. "Günaydın Bay Lee."
Bay Lee sınıfta kısaca göz gezdirdikten sonra "Oturabilirsiniz." demişti.
Oturduğum an yatma moduma geri döndüğümde Yoongi'nin kolumu dürtmesiyle gözlerimi açıp ona bakmıştım.
"Yatma Bay Lee yoklama alacak şimdi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daylight | Taekook
Fanfiction"Eski biz çok güzeldi Jeon." "Eski bizi sen bitirdin Kim." Jungkook ve Taehyung'un güzel giden ilişkileri, Taehyung'un arkadaşları yüzünden sonlanmıştı. Ayrılmaları üzerine zorbalığa uğrayan Jungkook okuldan ayrılmıştı. Sonraki yıl kız arkadaşıyla b...