17 bölüm

3.1K 139 83
                                    

akşam yemeği saati geldiğinde odadan çıkıp salona girmiştim. masaya göz gezdirdiğimde baranı göremeyince kaşlarımı çattım.

yerime oturduğumda yan tarafımda olan meriç'e dönüp "baran nerde" dedim. Tam cevaplayacakken duyduğum baskın sesle kapıdan giren bedene baktım.

"Noldu karıcım beni mi özledin." Dedi yüzünde hiçbir ifade olmadan.

"Hay senin karına." Dedim mırıldanarak duymuştu. Masadakiler bana döndüğünde baranın yüzünde büyük bir sırıtış vardı.

"Anlamadım karıcım bir şey mi dedin."

Yüzümü ona dönüp gözlerinin içine baktım.

(İç ses)
sus ömer planı hatırla hadi oğlum yapacaksın.

"Seni özledim dedim." Yüzündeki sırıtış dediğim şeyle kaybolmuştu zar zor yutkundu salak.

Bir gülümseme yollayıp tabağıma döndüm bana bakmaya devam etti. Tabağına baktım göz ucuyla boş olduğunu görünce masada duran yemeklerden koydum önündeki tabağa şimdi daha çok şaşırmıştı.

tekrar tabağıma dönüp yemeğimi yedim. Herkes birer birer masadan kalktığında artık ben baran havva hanım ve zemra kalmıştı.

barana baktığımda yemeğini yiyordu başımı biraz yaklaştırıp fısıldadım. "Yemekten sonra konuşabilir miyiz." dedim nefesimi yanağına bırakarak geri çekildim.

gözlerini kapattı elindeki çatalı ağzında tutmaya devam ediyordu bir kaç saniye sonra irkilip sırtını sandalyeye yasladı ve bana baktı.

"olur olur tabi konuşalım." dedi heyecanlı sesiyle.

yemekleri yedikten sonra avluda oturmuş kahve içiyorduk. havva hanım ısrarla sizinle kavhe içeceğim diyip kalmıştı.

"Ee baranım işler nasıl gidiyor iyi midir." Dedi kahvesini yudumlarken.

baran annesine dönüp "iyi ana nolsun her zamanki şeyler." Dedi. sıkıntıyla nefes alıp ayağa kalktım.

ikisininde gözleri üzerimdeydi barana dönüp "seni odada bekliyorum." Deyip yürümeye başladım "oğlum yavaş iç boğulursun mazallah." arkamda duyduğum öksürük ve konuşmayla doğru yolda olduğumu anlamıştım.

merdivenlerden çıkıp odaya girdim. Bir kaç dakika sonra kapı çaldığında "gir." demiştim. Baran içeri girdiğinde koltuğu gösterdim oturması için ben de yanına oturup yüzüne baktım.

"Ne konuşacaktın benimle." dedi bir elini dizine koyup tespihini çevirirken allahın ağası.

"Madem burda yaşayacağım bundan sonra benim burda bir düzen kurmam gerek." dedim lafa başlayarak kaşlarını kaldırmış dediklerimi anlamaya çalışıyordu.

"Noldu pes mi ettin kaçmaktan." dedi.

"Evet pes ettim." dedim. yalan asla pes etmedim etmeyeceğimde.

"Düzen kurmaktan kastın ne." Dedi bu sefer.

ellerimi önümde birleştirdim. "Çalışmak istiyorum sürekli bu odada durmaktan çok sıkıldım. bu daha ne kadar böyle devam edecek ki." dedim gözlerinin içine bakarak.

"Olur karıcım odanı temizleyerek başlayabilirsin." Dedi yerinde yayılarak. gözlerimi devirdim bu dediğine.

"çalışmak deyince aklına sadece temizlik mi geliyor." Dedim sinirlenerek. Napıp edip beni sinirlendirmeyi başarıyordu.

"Senin için evet." Dedi sırıtarak.

"Bak bu böyle olmaz burda kalmamı istiyorsan benim istediğim şeyleri yaparsın aksi taktirde kaçmak için her yolu denerim." Dedim net bir sesle.

TUTSAK bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin