19 bölüm

2.8K 147 26
                                    

Diğer bölümün devamı.

akşam yemeğinden sonra herkes odasına çekilmişti. odada tur atarken kapının açılmasıyla gözlerimi oraya çevirdim.

baran içeri girdiğinde gözlerimi kırpmadan onu izliyordum. onu izlediğimi farkettiğinde bana baktı.

"Bir şey mi oldu." Dedi göz kırparak.

"Evreni öldürmemişsin." dediğimde yüzü soldu ifadesiz bakışlar atmaya başladı.

"Yok öyle bir şey." dedi kafasını çevirerek inkar ediyordu niye ama.

"kendi gözlerimle gördüm." Dediğimde bana bakmaya devam etti bir kaç saniye sonra bana doğru adımlamaya başladı.

"Ne o kavuştunuz mu yoksa hasret mi giderdiniz." Dedi alaylı ama sinirli sesiyle.

"Niye sana katil dediğimde inkar etmedin." Dedim onun dediğini yok sayarak. Duraksadı ağzını aralayıp geri kapattı bir kaç saniye daha yüzüme bakıp banyoya doğru ilerledi. Peşinden gidip elini tutup kendime doğru çevirdim.

"Niye kaçıyorsun niye çevap vermiyorsun." Dediğimde elini çekti. Tamamen bana dönüp yüzüme yaklaştı nefesini yüzüme veriyordu.

"Sana cevap vermek zorunda değilim." göz gözlerimi delecek gibi bakıyordu karanlıktı gizlediği bir şeyler vardı bir geçmiş.

gözlerine bakmaya devam ederken geriledi bir kaç adım yüzüme bakıp banyoya girdi. Arkasından baktım sakladığı bir şeyler vardı ama ne.

öff ömer sana ne. Ne saklıyorsa saklıyor bu seni niye ilgilendiriyor ki. Gitmeye odaklan plana sadık kal az kaldı kurtulacaksın.

Allah kahretmesin ki çok merak ediyordum o karanlık gözlerinin, o karanlığın arkasında ne saklı merak ediyordum.

Koltuğa oturdum düşünmekten merak etmekten kafayı yiyecektim. ellerimle yüzümü sıvazladım. banyo kapısı açıldığında bakışlarım oraya kaydı.

Baran üzerinde beyaz bir tişört altında gri bir eşofman. Kaşlarımı çattım hani çıplak yatıyordu hep.

"Hayırdır." Dedim kaş göz yaparak baştan aşağıya süzdüğüm adama. onu süzdüğümü gördüğünde baştan aşağıya kendine bakıp kafasını kaldırdı.

"Ne hayırdır ilk defa mı görüyorsun? Tanıştırayım."  elini tişörte koyarak. "Beyaz tişört, ömer tişört" dedi eliyle bir beni bir tişörtü göstererek. "Gri eşofman, ömer eşofman." Dedi aynı tişörte yaptığı gibi yaparak. Gözlerimi devirdim.

ayağa kalktım banoya doğru ilerledim. Baranın yanından geçtiğimde bana bakmıyordu kaşlarımı çattım normal halinden çok farklıydı.

Banyoda üzerimi değiştirip işlerimi hallettikten sonra çıkmıştım. İçeri girdiğimde gördüğüm manzara beni şoka uğratmıştı. Noluyor lan

"Sen niye orda yatıyorsun." Dedim koltuğa doğru adımlayıp. Sırt üstü yatan adam başını bana çevirdi.

"Burada uyıyacağım çünkü." Dedi net bir sesle.

"Ama yatakta beraber yatıyorduk hep." Dedim üzülerek. Niye üzülüyorsun ya seninde en başından istediğin bu değil miydi? Evet buydu ama noldu ki birden.

"Sen yat yatakta ben burada uyuyacağım artık." Dedi gözlerini tavana dikerek.

"Yok öyle bir şey çabuk yatağa gel." Dedim elimi kaldırp yatağı göstererek. niye ısrar ediyorsun ömer sana noluyor. nolucak ya.. plan planım için hepsi yoksa bana ne nerde yatarsa yatsın.

"Ne dikiliyorsun hala git yat işte daha rahat edersin." Dedi ellerini göğsünde birleştirerek. bir kaç saniye daha ona bakıp daha fazla uzatmadan yatağa doğru adımladım.

yatağa girdiğimde gözlerim ondaydı. yorganı üzerime çekip lambayı kapattığımda oda karanlık olmuştu. pencereden gelen hafif aydınlılık vardı sadece.

gözlerimi koltukta yan dönenen bedene çevirdim. onda anlamdıramadığım bir şeyler vardı ve çok merak ediyordum.

Kapalı bir kutu gibiydi. herkes gibi onunda sakladığı bir şeyler vardı ama ne.. gözlerim kapandığında derin bir uykuya daldım.

3:54 civarı.

öksürüğümde gözlerim açılmıştı boğazım kurumuştu. Sehpanın üzerinde duran sürahiye baktığımda içi boştu.

Çok susadığım için yorganı üzerimden atıp ayağa kalktım. Sürahiyi elime alıp kapıya doğru yürüdüm. kapıyı yavaşça açıp merdivenlerden inip mutfağa girdim bir bardak su doldurup içtim çok iyi gelmişti. Elimdeki sürahiyede su doldurup odaya çıktım.

Kapıyı yavaşça kapatıp yatağa doğru ilerledim. Sürahiyi sehpaya bıraktım. Yatağa oturup tam yatacakken duyduğum sesle duraksadım.

koltukta yatan bedene baktığımda titriyordu. Hızla yerimden kalkıp koltuğa yaklaştım mırıldanıyordu. yüzüne baktığımda ter içinde kaldığını gördüm.

battaniyeyi üzerinden atıp banyodan su ve bez aldım. Bezle tüm yüzünü sildim. Elimi anlına koyduğumda çok sıcakladığını gördüm.

üzerindeki tişörte baktım. Başımı iki yana sallayıp tişörtu yukarı sıyırıp kafasından çıkardım.

"Sıcaklıyorum demiştin önceden niye giydin ki bunu" dedim sinirlenerek. Tişörtü yana atıp eşofmana baktım. Derin bir nefes alarak elimi bel kısmına attım parmaklarım tenine değerken eşofmanı tutup aşağıya çektim onuda yana atıp yüzüne yaklaştım.

bezi yüzüne yaklaştırdığımda bir şey mırıldandığını duydum kulağımı ağzına yaklaştırıp ne dediğini algılamaya çalıştım.

"özür dilerim kardeşim özür dilerim." dedi kesik kesik.

Kaşlarımı çattım ne için ve hangi kardeşinden özür diliyordu. Bezle tüm yüzünü temizledikten sonra ateşinin gitmesi ve tekrar eski uykusuna dalmasını izledim.

bir kaç saniye daha yüzüne bakıp ayağa kalktım battaniyeyi bel kısmına kadar üzerine örtüp yatağa doğru ilerledim. Yatağa uzanıp üzerimi örttüm uykum gittiği için tekrar uyumam zaman aldı.

Hala aklım barandaydı. Düşünmeden merak etmeden yapamıyordum.


———————————————
Yorum ve vote atmayı unutmayın

TUTSAK bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin