Gözlerimi kapattım ama uyku denen illet bir türlü uğramadı... koyunları mı atlatmadım, sayı mı saymadım, kendi kendime masal mı anlatmadım... bir türlü aklımda dolaşan tilkiler beni terk etmediği için uyku giriş yapamıyor işte. Nasıl olur da evimize kadar girebilirler. Nasıl yerimizi öğrendiler ve her şeyden önemlisi ya Melih bey dediğini yaparsa.. o itici sesiyle ''bu yaşların daha çok akması için elimden geleni yapacağım'' gibisinden bir şeyler söylemişti.. keltoş ne olacak! Zaten babamda iki taş bir baş abime yetiştirdi 'uygunsuz bir şekilde' ymişmiş çok biliyorsun sen! Sensin uygunsuz. Senin bu dünyaya gelmiş olman uygunsuz bir olay zaten. Annemi aldatırken de uygunsuz olduğunu biliyor muydun bari sevgili Kemal bey. Sahi annem demişken. Benim bir annem vardı değil mi? Var ama yok olan bir anne. Resmen öksüz gibi hissediyorum kendimi. Böyle anne ve babadan abim ve ben nasıl çıktık merak ediyorum doğrusu. Acaba annemi arayıp babamın çıktığını haber mi versem? Evet en iyisi bu.
Telefonuma uzanıp tuş kilidini açtım. Of salak ben! Bir türlü gece yatarken şunun parlaklığını kısmayı akıl edemiyorum, al işte böyle karanlıkta açınca ışık görmüş tavşana dönersin Helin. Rehberde ''anne'' satırını yana kaydırdım ve yattığım yerde telefonu kulağıma götürdüm. Birkaç bip sesinden sonra annemin sesini duydum.
'annecim bir sorun mu var?' dedi ilgili kadın! Sanki çok umurundaymış gibi bir de panik olmuşçasına hallere girmesi gülünç oluyor.
'Evet bir sorun var. Babam hapisten çıkmış haberin olsun diye aradım.' Görünüşüm ben Helinim dese de sadece sesimi duyan biri benim ben olduğuma asla inanmaz, çünkü ben bile bu kadar sert ve ifadesiz bir şekilde konuşmuş olabildiğime şaşırıyorum.
'Biliyorum kızım.' af buyur? Ne demek biliyorum kızım. Nereden biliyorsun be kadın?
'nereden biliyorsun anne?'
'biraz önce Melih beyle birlikte baban gelip bana birkaç tehdit savurdular ama sorun yok. Siz kendinize dikkat edin, ben bir yolunu bulup onları kandırırım elbet.' Bu kadın bu adamların karşısında nasıl bu kadar rahat ve kendine güvenen bir tavırla durabiliyor anlamış değilim.
'peki anne iyi geceler'
'İyi geceler meleğim.' Ve telefon kapanır. Annem bana meleğim mi dedi az önce? Hay Allah eve gidip tehdit ederken kafasına saksı falan attılar herhalde annemin.. yazık olmuş.
Telefonu tekrar ait olduğu yere bırakıp kafamı yastığıma gömdüm. Uyumak için dua etmeye başladım.. bir süre sonra odamın kapası açıldı ve içeriye ince bir ışık süzüldü. Abim. Kafasını uzatıp uyuyup uyumadığımı anlamaya çalışan bir edayla içeriye bakıyor. 'Uyumadım, gelebilirsin' dedikten sonra uzanıp gece lambamı açtım. Abim kapıyı aralık bırakıp geldi ve yatağımın ucuna oturdu. 'Korkuyor musun?' açıkçası abimden ilk kez böyle bir soru alıyorum. Yoksa o da mı korkuyor? 'Peki sen korkuyor musun?' sorduğum soruyla gözlerimin içine baktı. Işıktan dolayı mı bilmiyorum ama abimin gözlerinde anlam veremediğim bir buğu var sanki. 'Korkuyorum Helin.' Dedi kısık bir sesle. Biraz önce yok elini keserim falan filan diye bağırıp çağıran adam şimdi korkuyor mu yani? Tam ağzımı açıp neden diye soracakken konuşmaya başladı. 'Sana tekrar zarar gelmesinden korkuyorum. Çünkü farkındaysan Yiğit'e yakın olduğun sürece Melih sana çok daha kolay ulaşır.' Duyduklarım ve birazdan duyacaklarım yine can sıkmaya devam edecek biliyorum. 'Tam aksine abi. Yiğit 'e yakın olduğum sürece o Melih denen sıfatsız bana bir şey yapamaz. Ayrıca babam da buna izin vermez zaten.' Evet babam buna izin vermez çünkü her ne kadar bize uzak olsa da biz onun evlatlarıyız hadi diyelim abimi korumak için parmağını kımıldatmadı ama benim için elinden geleni yapar bence. 'Babamın seni koruyacağını mı düşünüyorsun Helin? Hayır yapma lütfen benim kardeşim bu kadar saf olamaz değil mi?' küfür gibi konuşmasa çok iyi insan benim abim ama işte.(!)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIM
Genç KurguSerinin ilk kitabıdır. Tüm bölümler düzenlenmiştir. Siyahın içindeki beyaz yok bu hikayede. Beyaz kız, siyah oğlanın aydınlığı olur diye bir şey yok. Benim hikayemde; çevresindeki tüm siyaha rağmen, -siyaha itilmesine rağmen- kendi renklerine tutunm...