Medyada Eylül
"Ahh yeter be seninle uğraşamayacağım.Ve ayrıca sen beni kovamazsın ben istifa ederim."
"Gidersen git be sana mı kaldık"
"Kapa çeneni kel herif"
"Bana bak güvenliği çağırmadan git burdan"
"Aman be gidiyoruz işte"
Dedim ve oradan ayrıldım.Şimdi siz ne oldu diye soracaksınız.Kısa bir özet geçeyim.Şimdi benim bu keltoş patronum benden hiç hazetmiyordu.Bende bu sabah üstüne yanlışlıkla çay dökünce beni azarlamaya başladı.E sonucuda beni kovdu.Ama beni kimse kovamaz o yüzden ben istifa ettim.Şu an o dev gibi binadan çıkıyorum.Bir daha dönmemek üzere.Off şimdi ben anneme ne diyeceğim.Onu bırak benim gerizekalı bir babam var.Hergün eve içip içip geliyo hayvan.Çalışmıyo da.Off ben anneme üzülüyorum kadın hepimizin kahrını çekiyo.Ve evet bende eve geldim.Annem gülümseyerek kapıyı açtı.
"Hoşgeldin kuzum"
"Hoşbuldum annecim"
"Baba bozuntusu geldi mi?"
"Şşt sus kızım yine içmiş uyuyo şimdi."
"Aman be öff"
"Kızım yapma böyle"
"Anne ben işten kovuldum.Daha doğrusu istifa ettim."
"Nee kızım sen naptın?"
"Yapmam gerekeni anne"
"Ah be kızım ah"
"Anne ben odama çıkıyorum"
"Noluğyo oğrda"
"Ah gel babacım gel.Bende anneme işten kovulduğumu söylüyordum."
"Sen canına mı susadın laan"
Diye bana tokadı geçirdi.Bense gülmeye başladım.
"Ahaha her şey senin yüzünden oldu lan.Bu hayatımız hep senin yüzünden.Senden nefr.."
Sözümü tamamlayamadan saçımdan tutup beni duvara ittirdi ve tekme atarak dövmeye başladı.Ha bu arada benim.bir de abim var.O da şimdi merdivenlerden iniyor.Normalde kendi evi var ama arada sırada bize kalmaya gelir.İyi ki de geliyo.Çünkü şimdi babamı üzerimden alıp dövmeye başladı.Bir iki dakika sonra ayrıldı.Ve
"Eylül eşyalarını topla benim eve doğru!"
"Anne sende yürü"
Dedi ve annemle birlikte yukarı çıktık.Ben odama girip eşyalarımı topladım ve aşağıya indim.Anneminde gelmiş olduğunu görünce hemen abimin arabasına atlayıp evine geldik.Abimin evi güzel ve sade bir evdi.Bekar evi sonuçta.Ve bende aniden gelen bir fikirle kendime ev tutmaya karar verdim.Ama önce bir iş bulmalıydım.En iyisi yarın Azra'yla konuşmak.Bu arada Azra benim en yakın arkadaşım.Çok olmasa da zenginler ve bana bugüne kadar çok yardımcı oldu.Tek çarem o.Beni düşüncelerimden sıyıran kişi abimdi.
"Eylül hadi odana çık eşyalarını yerleştir."
"Off tamam abi"
"Abiye of denmez"
Dedi ve güldü.Yerim seni ya.Hemen yanına gidip sarıldım ve
"Seni çok seviyorum abicim"
"Bende seni canım hadi koş odana hadi"
Burası abimin evi olduğu halde abim her ihtimale karşı bana da bir oda hazırladı.Ben koşuşturarak odama çıkarken annemle abimde konuşuyorlardı.Ben odama çıktım.Ve kıyafetlerimi yerleştirmeye başladım.Yatağıma çarşaflarımı serdim ve telefonumu şarja taktım.Aşağıya indiğimde annem yemek yapmaya başlamıştı.Abim ise tv izliyordu.Bu arada abimin adı Kaan.
"Abi ben çıkıyorum"
"Nereye?"
"Azra'yla buluşucam"
"Ben bırakayım seni?"
"Yok abi ben giderim"
"İyi tamam kendine dikkat et"
"Tamam abicim"
Dedim ve gidip yanağını öptükten sonra anneme
"Anne ben gidiyorun"
"Tamam kızım nereye?"
"Abim anlatır ben kaçtım"
Dedim ve kendimi dışari zor attım.Hiii telefonumu unuttum.Hemen zili çalıp abimden telefonumu istedim.Getirince Azra'ya msj attım.Ve sahilde buluşmak istediğimi söyledim.Bir iki dakika sonra msj geldi.Ve yola çıkmış geliyormuş.Abimin evine sahil yakın olduğu için yürüyerek gitmeye karar verdim.On dakika sonra sahile geldim ve bir banka oturdum.Karşıdan gelen Azra'yı görmemle ayağa kalkıp ona sarıldım.
"Eylül noldu bitanem hadi anlat"
Dedi ve anlatmaya başladım.Kovulmam da dahil her şeyi anlattıktan sonra bu sefer sarılma sırası Azra'daydı.Benden ayrıldıktan sonra
"Canım gel bir kafeye gidelim hem kafa dağıtrız"
Dedi.Onaylar bir şekilde kafamı salladım.Ve buraya yakın bir kafeye geldik.
"Azra senden bir şey isteyebilir miyim?"
"İstemek ne kelime emredin sultanım"
Dedi ve ikimizde kıkırdadık.
"Ya şey hani ben işten kovuldum ya yeni bir iş bulmamda yardımcı olur musun?"
"Hmm aslında aklımda bir iş var"
"Nasıl bir iş?"
"Sekreterlik.Yapabilir misin?"
"Şuan temizlikçilik olsa bile yaparım."
"Hmm aslında elimizde öyle bir seçenekte var"
"Aa yok yok ben sekreterliği alıyım"
Güldü ve
"Tamam ben babamla konuşurum."
"Peki.Çok sağol canım.Bu arada nerede bu..."
"Şirket."
"Evet.Nerede bu şirket"
"Şehir merkezine yakın bir yerde ama denize bakıyor.Bu arada şirketin değil Can Bey'in sekreteri olacaksın"
"Can Bey?"
"Can Yalçıner"
"Şu Yalçıner Holding'in varisi mi?"
"Evet" dedi kıkırdayarak.
"Ama daha tecrübeli birini bulması gerekmiyor mu?"
"Hayır aslında daha aramaya başlamadılar.Babam Aykut Yalçıner'le yakın bir arkadaş ve ortak oldukları için babamın da her şeyden haberi oluyor."
"Hee peki Haldun amca (Azra'nın babası) benim orda çalışmama izin verirmi?"
"Eylül sen benim en iyi arkadaşımsın tabi ki izin verir.Ve bu arada bende orada genel müdürün sekreteri olacağım"
"Gerçekten mi bu harika bir şey"
"Evet babam kendi ayaklarımın üzerinde durmam gerektiğini söylüyor.Neyse çok iş konuştuk hadi milkshake söyleyelim"
"Haha tamam"
Garsonu yanımıza çağırıp iki tane çilekli milkshake söyledik.Milkshakelerimizi içerken biraz da sohbet ettik.Saat 19:00 gibi eve geldim.Üzerimi değiştirdim ve yemek yiyip odama geçtim.O sırada telefonum çaldı arayan Azra'ydı.
'Efendim Azracım'
'Kanka senin iş tamam yarın gelip Can beyle tanışacaksın sabah 08:30 da seni evden alırım'
'Nee gerçekten mi çok sevindim çok teşekkür ederim canım benim'
'Haha önemli değil canım hadi sabah görüşürüz'
Ohh be rahatladım.Sonunda iş buldum.Hemen bu mutlu haberi anneme ve abime söyledim.Onlar da en az benim kadar sevindiler.Bende güzel bir uyku çekmek için odama çıktım.Yarin Yeni İşim beni bekliyor.
Selamm canımslar ilk bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patronum
ChickLitTüm umutlar tükenmişken en yakın arkadaşı sayesinde tekrar iş bulan,ve aşkın o tatlı duygusunu hissetmeye çalışan bir kızın hikayesi.. Bir patron ve sekreterinin maceralı ve bir o kadar da romantik aşkını bir de bu hikayeden dinleyin.