Tecavüz

59.3K 1.5K 78
                                    

Sonunda artık hiçte meraklısı olmadığım göle geldik.Görünüşü muazzamdı.Ama hikaye aklıma her geldiğinde içimin ürpermesine engel olamıyordum.Göle bakmamaya gayret ederek Azra'nın yanına gittim.

"Sen buranın hikayesini biliyor musun?"

"Evet.Kahvaltıda Arda anlatmıştı."

"Peki korkmadın mı?"

"Eylülcüm ben senin gibi sudan korkmuyorum güzelim."

"O da doğru."

"İstersen gidebiliriz."

"Yok hayır siz eğlenmenize bakın."

Diyerek yanından ayrıldım.Gölün kenarındaki banklardan birine oturdum.Aslında hikayeyi düşünmesem gerçekten güzel bir görüntüsü vardı.Of Can of.

"Eylül?"

Başımı kaldırıp bana anlamsız gözlerle bakan Can'a baktım.

"Efendim?"

"Sen niye burada oturuyorsun?"

"Dediğim gibi ben sudan korkuyorum.Ve anlattığın hikayeden sonra göle yaklaşmayı pek istemiyorum."

"Sahi mi?Çünkü şuanda göle girmene yaklaşık dört adım var."

Arkamı dönüp göle baktım.Gerçekten,bankı neden bu kadar yakına yapmışlardı ki?

"Ah, evet.Şimdi farkettim.Bu arada sen niye geldin?"

"Seni merak etmiş olamaz mıyım?"

Ona 'hadi ordan' der gibi bir bakış attım.

"Ah pekala,köyün içinde çok güzel Trabzon pidesi yapan bir yer varmış,oraya gitmeyi planlıyoruz."

Aslında buraya gelmemiz yaklaşık iki saat sürmüştü.Kahvaltıda da pek bir şey yiyemediğim için,bu teklif bana oldukça cazip gelmişti.

"Peki,gidelim."

Can önden ben arkadan Azraların yanına ulaştık.Gideceğimiz yer göle yakın olduğundan yürümeyi seçmiştik.Yukarıda güneş olmasına rağmen hava soğuktu.Bu yüzden ceketimi giydim ve yanımda elinde hala ceketi olan Can'a baktım.

"Sen giymeyecek misin?"

"Neyi?"

"Ceketini.Hava soğuk."

"Hadi ama o kadar da soğuk değil"

Cümlesini bitirdiğinde arkadan bir rüzgar esti.Göz ucuyla ona baktığımda titrediğini gördüm.Gülümseyerek ona baktım

"Hala giymeyecek misin?"

"Geldik zaten"

Dedi inatçılığını sürdürerek.

"Peki o halde"

Dedim ve adımlarımı hızlandırarak içeri girdim.

×~×~×~×~×~×~×~×~×

"Ne alırsınız efendim?"

"Biz dört tane Trabzon pidesi alalım.Yanına da ayran."

"Tamam efendim.Başka bir şey?"

"Şimdilik yok"

Garson kafasını 'tamam' anlamında salladı ve gitti.Ben Can'la karşı karşıya,Azra da Arda'yla karşı karşıya oturuyordu.

"Arda Cuma ki toplantıda sunumu senin yapmanı istiyorum."

"Niye ben ya?"

"Projeyi sen tasarladığın için olabilir mi?"

PatronumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin