teeth, 2min ✓

1.5

200 yorumm

***

"Seungmin ne alaka lan?"

Chan'dan çıkan sözlerle adli tıptaki odak onlar olurken yanlarına ilerledi Minho, "Ne olmuş Seungmin'e?" demişti, kimse cevap vermedi onu gördüğünde çünkü soruyu soran Minho daha kötü görünüyordu.

Üstünde mavi kısa kollu önlüğü vardı, Minho kendisini haberi aldığı gibi gecenin bu saatinde kuruma nasıl attığını bilmiyordu. Evdeyken, telefon gelene kadar Seungmin'i aramıştı ama polis memuru ona geri dönmemişti.

"Minho, sen iyi misin?" dedi Jisung direkt yanına ilerleyip. Arkadaşının koluna dokunduğunda Minho kafa salladı. "İyiyim... Yani, iyi olacağım. Hadi, şu otopsiyi yapalım."

Jisung şüpheli bir bakış atsa da otopsi öncelikliydi, kafa sallamış, hepsi otopsi odasına geçerken Seungmin, Minho'yu kolundan yakalamıştı. "Bir şey mi oldu?"

Duraksadı Minho, derin bir nefes verdi ve yorgunluk akıyordu nefesinden, bu belli oluyordu. "Anlatacağım." deyip Seungmin'in elini tutup bırakmış ve ilerlemeye başlamıştı. "Şunu bitirelim önce."

İkna olmasa da kafa sallayıp kabul etti polis memuru, onlar da otopsi odasına geçmiş, Minho önlüğünü giymek için ayrılmıştı yanından. Camekan yere girip koltuğa oturdu ve iç çekti Seungmin de. Düşünceyle elini çenesine yasladı ve iç çekti.

Güvenlik ile konuştuğu için mi katil onun adını yazmıştı yoksa başka bir neden mi vardı diye düşünüyordu. Oflayıp yüzünü ovaladı, bu sırada hazırlanan doktorlar da otopsi odasına girmiş, Minho saate bakmıştı.

"Saat 23:56," dedi. "Otopsi başlıyor."

Cesedin alt ekstremitesinin bulunmaması boyu hakkında bir bilgi vermiyordu bu yüzden tahmini olarak "Bir yetmiş beş," demiş, adamın elini ellemişti. Bu sefer kolları duruyordu fakat yine aortunda bir kesik vardı ayrıca tüm bu kesim işlemi profesyonel biri tarafından yapılmıştı.

Zorlukla adamın vücudundan kan aldı, tüm kanını boşalttığı için kan almaları zor oluyordu. Jisung da ona yardım etmiş, ilk önce gövdesini yarıp kostakos ile kaburgalarını kesmişlerdi.

"On ikinci costası kırık," dedi Minho, yavaşça ciğerlerini çıkardı. Sırayla organlarını inceleyip midesinin içine bakmış "Çok geçmemiş ölümü üzerinden," demişti Jisung.

Minho onu onaylayıp otopsiye devam etti, toksikoloji için testler alıp göndermişler, otopsinin sonlarına doğru Jeongin sonuçları alarak gelmişti. "Metamfetamin var," dedi okuyarak. "Yine."

"En azından canlıyken yapmıyor."

"O kadar emin olma," dedi Minho. Raporu okurken Jisung cesedin etrafında dolaşmıştı, Jeongin de onun gösterdiği fotoğrafları çekerken "Nasıl?" demişti Jisung'a bakıp. "Otopsiyle bile sınırlı bilgiler elde edebiliyoruz?"

"Bir doktorla karşı karşıyayız," Jisung iç çekti. "Bizim çalışma prensibimizi o çok iyi biliyor, daha da endişelendiğim bir doktor böyleyse kandırabileceği insan sayısı çok fazla."

Küçük olan oflamış, Minho not alıp devam etmişti. Yarım bedeni dikip otopsiyi bitirmişler, "02:48, otopsi bitti," diyerek bedenden uzaklaşmışlardı. Ellerini yıkarken üçü de tartışıyordu, merakla onları bekleyen polislerin yanına gittiklerinde "Aynı katil," dedi Jisung.

Jeongin sonuçları uzattı. "Aldığı uzuv farklı olsa da kesim ve öldürme yöntemi aynı, bu da bize aynı katili veriyor. Önce metamfetamin ile kişiyi uyuşturup aortundan tüm kanı boşaltıyor ardından da uzvunu kesiyor."