"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki?
Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durum...
Öncelikle hepinize hayırlı kandiller dilerim. Oylarınızı, yorumlarınızı ve paylaşımlarınızı dört gözle bekliyor olacağım. Öpüldünüz! *.*
Bu bölümü Twitter'daki Ederlezi paylaşımlarını ilgiyle takip ettiğim pek sevgili Rhys'e (bosbos_islerr ) ithaf etmek istiyorum. Seviliyorsun güzellik! <3
Bölüm şarkısı: Manolis Lidakis - Gia Na Se Sinantiso
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bağışlayın bizi ey göçmen kuşlar! Yaşananlar ve yaşanacak olanlar için bağışlayın."
Cengiz Aytmatov – Yıldırım Sesli Manasçı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-*-
ALPARSLAN
"İskendere ne dersin?"
Başını iki yana salladı. "Hayır ya, çok çeşit olması lazım."
"Pizza?"
"Alparslan çok çeşit diyorum... Yani birden fazla yemeğin azar azar porsiyonlarda olması lazım."
"Kumpir o zaman?"
"Senin gerçekten yemek kültürü edinmen lazım." dedi bilmiş bilmiş. "Kumpirin içinde birden fazla malzeme var ama hepsi birleşince tek bir yemek oluyor. Adı da kumpir."
"Yahu ona bakarsan farklı yemekler de yine midede birleşiyor." diye söylendim yemek resimleriyle dolu tabelaları gösterip. "Seç işte birini Elif. Food court'u üç kez turladık, dördüncü turda yeni dükkanlar görmeyeceksin."
Çaresiz bir ifade belirdi yüzünde. "Karar veremiyorum ne yapayım? Tam bir şey seçtim diyorum, sonra diğerini de canım istiyor."
Ya sabır... Kendimi tutamayıp güldüm. Açlıktan eli ayağı titriyordu ama yarım saattir yemek seçmeye çalışıyorduk. Normal insanlar acıkınca ilk gördüğü yemeğe saldırırdı, bu hatun tam tersine kararsız kalıyordu. Böyle giderse meşhur efsanedeki eşek gibi kararsızlık yüzünden açlıktan ölecektik.
