"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki?
Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durum...
Bölüm çok uzun olmadı, aslında niyetim bir part daha ekleyip yollamaktı, o sebeple bir haftadır elimde bekletiyordum ama sizi daha fazla bekletmek istemedim. Son anda ve tam bir yere gidecekken karar verdiğim için de imla kontrolü yapamadım, hatalar için kusuruma bakmayın.
Keyifli okumalar. (:
Bölüm şarkısı Dedublüman'ın yeni şarkısı olacaktı ama o şarkıyı gelecekteki bir bölüm için rezerve ettim. O sebeple şarkılarımız şunlardır;
Loudovikos Ton Anogion - Mana Sertab Erener - Sevdam Ağlıyor
-*-
Feride Ahıskalı Soldaner: Alparslan'ın ablası, İzzet'ten 6-7 yaş küçüktü. 18 yaşındayken TKP üyesi bir gençle kaçıp evlenmişti. Seneler önce vefat etti.
Tansu Soldaner: Feride'nin eşi.
Fidel Soldaner: Feride ve Tansu'nun oğlu, yirmi iki yaşında.
Deniz Soldaner: Feride ve Tansu'nun kızı, on sekiz yaşında.
Direniş Soldaner: Tansu'nun Feride öldükten seneler sonra TKP üyesi bir kadından olan oğlu. Çocuk doğar doğmaz annesi terk ettiği için Ahıskalı ailesinin bir parçası konumunda. İlkokula gidiyor.
Atlas Ahıskalı: Uzak gelin Handan ve Baybars'ın oğlu. 22-23 yaşlarında.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Söyleyebilseydim ona, onu sevmek; Karanlık bir suya girerken duyduğumuz ürperti gibiydi. Bir rüyada, uçurumdan yuvarlanırken bağırmaya çalışmak ama sesinin çıkmaması gibiydi. Yılın ilk bahar sabahında uyanmak gibiydi. Karlı bir tepeden aşağı kayarken çılgınca gülmek gibiydi. Çok uzun yıllar görmediğiniz birine rastlayıp onu ne çok özlediğinizi anlamak gibiydi. Herkesin, kaybolduğuna inandığı bir adayı yeniden bulmak gibiydi. Bitmesin diye bir kitabın son sayfalarında durup bütün hikayeyi yeniden, yeniden hatırlamak gibiydi."
Kürşat Başar - Yaz
ELENA
İnsan intihar edip dibe vurduktan ve bir şekilde bundan sağ kurtulduktan sonra hayat tarafından ödüllendirileceğini sanıyor. Cehennemi gördükten sonra daha derine düşmeyeceğimize inanmakla kalmıyor, bir anda yükselişe geçeceğimizi zannediyoruz. Fakat gerçekte olan şey, bir sürüncemeden fazlası değildi.
