ARHAN

-12-

Bir sonraki gün evde yapılabilecek tüm işleri halleden Meyrayla Bilnur sıkıntıdan patlayacaklardı. Bilnur elindeki artık yapmaktan sıkıldığı örgüyü oflayarak bıraktı "İçim bayıldı he yeter artık. Kalk biraz dereye gidelim hava almış oluruz." Meyra da tam böyle bir teklifi bekliyor gibi hemen onayladı "Bence de değişiklik olur." İki arkadaş yazmalarını başına geçirip hızlıca kalkarak çıktılar evden.

Dereye doğru yürürken Bilnur Meyra'ya döndü "Gelinlik giymek istemez miydin Meyra?"

Meyra bu soruyla adımını durdurur gibi oldu ama hemen sonra devam etti "İsterdim tabii, hangi kız istemez.. Ama nasip değilmiş demek ki bana." Bilnur iç çekerek kafa salladı, elbette o da isterdi gelinlik giymeyi boş boğazlık yapmıştı durduk yere. Dereye vardıklarında akan suyun sesiyle ikiside gülümsedi, ferahlamışlardı sanki.

"Abimle aran nasıl, yakınlaştınız mı hiç?" Meyra etrafına bakarak arkadaşının omzuna vurdu "Yavaş konuş biri duyacak şimdi ayıp. Yakınlaşmadık, kardeş kardeş uyuyoruz." Bilnur bununla kıkırdadı, abisi yanındaki mücevherin değerini hâlâ anlayamamıştı demek ki. "Biraz daha zaman ver ona. Her şey çok çabuk oldu." Meyra ayağını terliğini çıkarmadan koydu dereye, buz gibi su iyi gelmişti. "Bende öyle düşünüyorum, daha iki ay bile olmadı evleneli. Şimdilik sanırım sadece iyi anlaşan iki insanız."

"O da iyi, abim gibi nemrut biriyle anlaşabilen tek insan olduğun için seni taçlandırmak gerek." Meyra kocasına atılan lafla ters ters baktı görümcesine "Hiçte nemrut değil, tamam bazen sinir bozucu, aksi kaba ve öfkeli olabiliyor ama yined-"

"Ohooo daha nolsun yengecim, aşk adamı kör eder derlerdi de inanmazdım. Bir dünya kötü huyunu saydın iyiliği mi kaldı."

Meyra alayla güldü kendisi gibi ayaklarını suya uzatan arkadaşına "Sen aşık ol hele bi, o zaman görürüm ben seni. Leyla olursun başımıza."

"Yok canım, öyle kolay aşık olmam ben."

Meyra ona cevap verecekke arkalarından bir hışırtı sesi geldiğinde ikiside hızlıca toparlandılar, Meyra yine Seydi olmaması için dua etti. Ama bu sefer gelen Seydi değil köyün bir diğer delikanlı yakışıklı genci ve akranları olan Birkandı. "Birkan?"

Birkan aylardır uzaktan uzağa izlediği gönül sevdası Bilnur'un ismini söylemesiyle heyecanlandı. Köyün kahvesine giderken yengesiyle beraber dere yoluna giden Bilnur'u görünce fırsat bu fırsat diyerek aşkını itiraf etmeye gelmişti. Aslında henüz itiraf etmeyi düşünmüyordu ama bir kaç gün önce Bilnur'a görücü geldiği haberini duyunca elini hızla tutup kızın aklına kendi koyma isteğine büründü. Ve şuan ona olan duygularını itiraf etmekte çok kararlıydı.