27.⭐️

427 20 4
                                    

26

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


26.03.2024⭐️

Kafamdan çıkardığım kaskı kolumun altına sıkıştırırken diğer elimle yüzüme gelen saçları çekeledim. Bedenime vuran rüzgar ilk üşütsede şuan pek bir etkisi yok gibiydi. Hemen bir adım önümde ilerleyen çocuk aynı benim gibi saçlarını düzelterek kaskını kolunun altında sıkıştırdı.

daha önce geldiğimiz perdenin fermuarını aşağıya çekti. Evet yine oraya gelmiştik. Hazar'ın huzur bulduğu yer. Benimde böyle yerim olsa, ben de mutlu olurdum galiba.
Küçükken bir dizi izlemiştim. Poyraz karayel. Meltem vardı poyrazın kız kardeşi. Aynı onun yaşadığı yere benziyordu. Hatta tıpa tıp aynısı diyebilirim. Pasaklı ama huzurlu.
Perdenin açılan kısmından ard arda içeriye girdiğimizde bakışlarımı etrafta gezdirerek merdivenleri tırmandık. Bu sefer o kadar çok sorun çıkarmadım.

"Annem etlerimi lime lime yapıcak" Dedim önümdeki muşambayı ittirerek, arkasından girdim. Hala ilerlerken kafasını çevirerek bana sırttı. "Annen çok tatlı kadınmış."

"Sinirliyken tam bir cadı olabiliyor."

"Annene benziyorsun." Duraksayarak bedenini de bana döndürünce sızlayan ayaklarım yüzünden paytak paytak koltuğa ilerleyip oturdum. Bir an önce bu ayakkabılardan kurtulmalıydım. Felaket bir tabanları vardı. "Hatta ikizini doğurmuş resmen." Gidip o gün oturduğu tekli koltuğa oturarak bir bacağını kırıp diğerinin üstüne atarak geriye yaslandı. Belimi eğerek sırasıyla iki ayakkabıdan da kurtularak kendimden en uzak köşeye iteledim.

"Meriç abi ile birbirinize dalıcaksınız diye ödüm koptu." Bütün bir isteme boyunca böyle bir şey beklemiştim. Aslında olmamıştı da diyemezdim. Ne zaman tutuşmaya kalksalar alisa ve ben yangın söndürücü gibi yetişmiştik. "Benim hiçbir suçum yok. Adam çok kasıntı sende gördün."

"Ee polis?"

"Erken yaşta kırışır." Gözlerimi ona çevirerek kaşlarımı kaldırdığımda yüzümde değişik bir ifade vardı ama, bu onun hoşuna gitmiş gibi gülümsedi. "Sahi ya bak ne demeyi unuttum. Alparslan abi meriç beyi vurdurtmak için adam tutmuş." Hala sağ kulağımdaki küpeyle uğraşırken kaldım.

Hareketsizce ona bakarken bir kaç saniye gülücekmiş gibi bana baktı. Gözlerim açıldı ilk an, daha sonra dehşetle ayağa fırladım. "Ne!" Sakin bir şekilde bacağını indirerek ayağa kalktığında kafamı kaldırmam gerekmişti. Bana doğru iki adım atarak yaklaştı. "Beni tuttu." Dedi bam diye. Hala ona öylece bakıyordum. "Şanslısınız ki beni tuttu. Canım bu aralar hiç belaya bulaşmak istemiyor."

"Sen çıldırdın mı? Ne demek vurdurtmak! Sen adam mı öldürüyorsun?!"

"Hayır." Dedi sakince. "Günah kızım o kadar da değil."

Görmedin Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin