³

1.6K 134 25
                                    

Ne demiş büyük usta,
Hüseyin Nihal Atsız: "İnsanlar büyür beşikte mezarda yatmak için,
Ve kahramanlar can verir yurdu yaşatmak için."

- İYİ OKUMALAR -

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

- İYİ OKUMALAR -

"Ya teyzecim neden anlamıyorsun? Ben senin ineğine bakamam. Hayvanlar benim uzmanlık alanım değil!" Dedim bıkkınlıkla. Sabahtan beri teyzeye laf anlatmaya çalışıyordum ama yok, teyze beni anlamamakta ısrarcıydı.

"Bakarsın bakar.."dedi Teyze. Benimde sabrım bir yere kadar ama! "Yemin ederim ki bakamam, vallahi de, billahide, tillahide bakamam," dedim ve teyzeye yalvarıcı bakışlar atmaya başladım. "Bak yeminde ettim, hadi lütfen artık beni bırak. He, olur mu?"

Teyze ilk önce bana dik dik baktı, ardından kucağındaki çantasını tutup sinirle ayağa kalktı. "Beceriksiz.." dedi aşağılayıcı bir tonda konuşup gözlerimin içine ezikleyici bir şekilde bakarken.

Söylediği şeyle kaşlarım şaşkınlıkla havalandı, gözlerim açıldı. İşaret parmağımla kendimi gösterdim. "Ben mi beceriksizim?" Dedim şok içerisinde ve bir anda ayağa kalktım. "Senin bir ayağı çukurda olan ineğine bakmıyorum diye niye ben beceriksiz oluyorum be?"

Teyze, "hiii," diye bir ses çıkardı. "Asıl senin bir ayağın çukurda be, saçlara bak saçlara bembeyaz." Dedi. Teyzenin Türkçesi level atlamışdı resmen. "Yalnız bak saçlarıma laf ettirmem. Hem sen önce git bi' botoks falan yaptır, her tarafın kırış kırış." Dedim. Üste çıkmak için oldukça çaba harcıyordum.

"Kız ben seni yolarım!" Dedi teyze ve üzerime gelmeye başladı. Az önce içeri topallayarak giren teyze bir anda depar atmaya başladı.

"İzin veririsem yolarsın," Dedim hızlıca ve koşar adımlarla odadan çıktım, teyzede peşimden çıktı. "Ay güvenliğe haber verin, doktora saldırıyorlar!" Diye bağırdım koridorun ortasında dururken. Tam o sırada saçımda bir el hissettim, o el kuvvetli bir şekilde saçlarımı çekti.

Dudaklarımın arasından acı dolu bir inilti kaçtı, refleksle saçımdaki elin bileğini tuttum. Şu an karşımdaki kadın yaşlı biri olmasaydı ağzını yüzünü dağıtırdım ama maalesef, ben şuan hem doktorum hemde karşımdaki kişi ninem yaşında. "Teyze saçımı bırak!"

"Sus kız." Dedi teyze. Hem suçlu, hem güçlü. Tam konuşmak için dudaklarımı aralamıştımki biri elimi tuttu ve teyzenin bileğinden ayırdı. Birkaç saniye sonra saçım sonunda o bir ayağı değil, iki ayağı çukurda olan teyzenin ellerinden kurtuldu.

"Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Bir doktora saldırmak ne?" Kulağıma gelen tanımadık sesle bakışlarımı hızılca arkaya doğru çeviridim. Keşke çevirmeseydim. Burnum, arkamda, tam dibimde duran adamın göğüsüne çarpmıştı.

"Ananı," dedim ancak devamını getiremedim, sadece ağzımın içinde geveledim.

Burnum deli gibi acırken bir kaç adım geri gittim, bir elimle burnumu tutarken bakışlarımı karşımda duran adamın gözlerine çıkardım. "Ne şey varda dibime giriyorsun be?!" Dedim sinirle. Zaten şu son bir hafta benim için çok gergin geçiyordu, birde bu olaylar sinirimi daha çok bozmuştu.

BOYNUMDAKİ AKINCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin