26. Bölüm: 2.25

671 40 14
                                    

Gözlerimi araladım. Her ne kadar zorlansam da araladım. Yatağımdaydım. Yanımda baran vardı ve sırtı bana dönük bir şekilde uyuyordu. Üzerimde pembe saten şortlu pijama takımım vardı. Ayağımda ise küçük kurdeleli beyaz bilekte çoraplarım.

Barana baktım bir kez daha ve yorganı üzerimden attım. Komodinde ilaçlar, iğneler ve su vardı.

Ne olduğuna dair hiçbirşey bilmiyordum. Tek bildiğim bayıldığımdı. Öldüğümü sanmıştım aslında.

Gözlerimi ovdum ve bileğimdeki tokayla saçımı topuz yaptım. Gece olmalıydı ki etraf çok karanlıktı.

Komodinin üzerinde telefonumu gördüğümde telefonu elime aldım. Saat 2.25 idi. Telefonu tekrar komodine bıraktım ve ayağa kalktım. Tuvalete doğru ilerlemeye başladım. Tuvaletin kapısını kapatıp lavaboda elimi yüzümü yıkadım. Tam o sırada gelen ses ile kapıya döndüm. Baran uyanmış olmalıydı.

"Baran?"

Ses gelmedi. Ayak sesleri duyuyordum. Ayak sesleri aşağı kata iniyordu.

(Bu sahneye yazdığım olay bizzat benim başıma geldi.)

Musluğu kapattım ve havlu ile elimi yüzümü silip tuvaletten çıktım. Yavaş adımlarla ayağımı yere süre süre merdivenlere geldim. Mutfaktan tabak sesleri geliyordu.

Anlaşılan baran uyanmıştı.

Mutfağa girdim. Kimse yoktu. Belkide uyku semesi şekilde sesler duyuyordum.

Dolaptan bardak çıkardım ve sürahiden suyumu doldurdum. Bardağı kafama diktiğim sırada merdivenden gelen ayak sesleri ile ağızımdaki suyu yanlışlıkla lavaboya püskürttüm.

Yukarı çıkmam lazımdı. Bacaklarımda güç kalmamıştı, zor yürüyordum.

(Bu sahnede fire of zeus dinlemeniz önerilir.)

Ayak sesleri tamamen eşitti. Aynı saniyede adım atıyordu her kimse.

Bardağı hızla tezgaha koydum ve kapıya ilerledim.

"Baran?!"

Yoktu kimse.

Merdivenlere baktım. Hala yoktu.

Oturma odasından sesler geliyordu. Koşarak oturma odasına girdim.

Televizyon açıktı.

Kumandalarla televizyonu kapattım. Tam o sırada gelen çatal bıçak sesleri ile tekrar mutfağa girdim. Kimse yoktu. Etraf zifiri karanlıktı zaten.

Arkamdan gelen ses ile irkildim. Merdivenden biri çıkıyordu. Önce başımı hafifçe çevirip omuzumun üzerinden merdivene baktım. Yoktu. Kimse.

Tam o sırada yukarıdan gelen fısıldaşma sesleri ile merdivenleri üçer beşer çıktım. Bunu da nasıl yaptığımı bilmiyordum. Bacaklarımda tek adım atacak güç yoktu.

İçimi korku sarmıştı. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Ellerim ve bacaklarım titriyordu. Aşağıdan adım sesleri geliyordu.

Uzun koridorlarda göz gezdirdim. Kimse yoktu. Odadan geliyordu ses. Yavaş adımlarla titreye titreye odaya girdim.

Kimsecikler yoktu.

Ama bu seslerin barandan gelmediğini de anlamıştım.

Merdivenlerden adım sesleri geliyordu, baran yatakta kalktığım sıradakiyle aynı pozisyonda yatıyordu.

KOPYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin