BANG FAMILY

Bölüm 21

"Babam cidden çok güçlü bir adam." Dedi Jisung ağzına başka bir şeker atmadan önce. Oğlanlar bir odaya toplanmış olanları konuşuyorlardı. Okuldaki hayatları eskisine dönmese de eski zorbalıklar artık yoktu. Son olaydan sonra hepsi dersini almıştı. Şimdi sadece dışlanıyorlardı. Ancak onların aklı okulda değil babalarındaydı. Tekrar bir kadına güveneceği günün geldiğine inanmakta zorlanıyorlardı ama kendi gözleriyle görmüşlerdi Luna'nın nasıl biri olduğunu. O, şüphe bırakmayacak kadar şefkatli bir kadındı. "Ben bir daha bir kadına o kadar yaklaşamam sanırken noonaya sarılmaya başladım. Bu babamın sayesinde."

"Hepimizin gay olmasına şaşmamalı."

"Ben değilim Lixie hyung." Dedi Jeongin ama çocuklar içten içe onun için bir kadının daha zor olacağını biliyordu. Özellikle Jeongin bir kızla birlikte olmazdı.

"Noona annemi biliyor." Dedi Hyunjin dalgın bir sesle. "Babamı korkutmak istemediğinden bahsetti. Noona... hepimizi korumak istiyor gibi bakıyordu. Bunu yapabileceğine inanıyorum. Noona bizimle kalacak ve sonunda biz de bir kadının sevgisini öğreneceğiz."

"En çok neyi merak ediyorum biliyor musunuz?" Jisung elindeki paketi indirdi, hayallerinden bahsedecekti ve bu onun için ciddi bir konuydu. "Hani sınıfımızdaki çocuklar anlatırdı ya, annem doğum günümde şunu yaptı, bana bununla sürpriz yaptı gibi şeyler. Ne olduğu önemli değil, doğum günümüzde noona bize bir sürpriz hazırlarsa çok mutlu olurum."

"Babam hep hazırlıyor bir şeyler."

"Öyle değil Lix, babam tabi ki harika şeyler hazırlıyor ama düşünsene, noona bize pasta yapmış, bu odayı süslemiş, bizi okuldan almış ve bize sarılıp 'iyi ki doğdunuz meleklerim' diyor."

"Jisung, onun annemiz olmasını bu kadar çok mu istiyorsun?" Hyunjin kardeşinin hayalinin altındaki şeyi hemen anladı. Kendisi de bunun hayalini kurmuştu ama nedense zor görünmüştü gözüne. Bir kadının onlarla kalacak olmasına pek inanmıyordu önceden. Ama şimdi... bugünden sonra diyebilirdi ki bir annesi olacaksa o da noonayı isterdi.

"Baksana, babamızın başından ayrılmıyor." Dedi Jeongin, dudaklarında rahatlamanın verdiği tatlı bir gülümseme vardı. "İkisi yalnızken ona bir şey yapacağından korkmadan burada oturuyoruz. Bu noona sayesinde."

"Ben noonaya güveniyorum." Dedi Felix de. "Evlenirlerse çok yakışırlar ayrıca."

"Acaba bir kardeşimiz daha olur mu?"

"Babamın benden sonra istediğini sanmıyorum." Dedi Jeongin üzgün bir sesle. Çocuk elbette doğumunun ardındaki gerçeği biliyordu. Babası tedavi olurken duymuştu. Hayatını yıkıma süren şeylerden biri de buydu. O zamanlar babasının ondan nefret ettiğini bile düşünmüştü. Ancak babası tüm kabuslarına rağmen oğluna tüm sevgisini vermişti. Sevildiğini biliyordu ama babasının başka bir çocuk yapma olayına girişeceğini sanmıyordu.

"İnnie, babam seni çok seviyor." Dedi Jisung ve küçük olanı kendine çekip sarıldı. "Sen hepimiz için çok kıymetlisin. Belki yaşlandığı için başka bir bebek yapamaz ama konunun seninle alakalı olmayacağına parmak basarım."

"Hem noona da onu korkutmayacağını söyledi." Dedi Hyunjin. "Babamızı bekleyeceğine eminim."

Odanın camı açıldığında çocuklar kimin geldiğini bildiklerinden korkmadılar ama hepsi kafa karışıklığı ile baktı o tarafa. Neden kapıdan gelmemişti? Felix yataktan kalkıp camdan girmeye çalışan sevgilisine "Hyungie, neden kapıdan gelmedin?" diye sordu. Perdeyi kenara çekip ona yardım etmek istedi. Ancak diğeri parkeye düştüğünde diğerleri de ayağa fırladı.

"Binnie!" Felix yere uzanan sevdiğinin başını kucağına çekti. "S-sana ne oldu!"

"B-baban evde mi?"