Bölüm 14

5.7K 288 9
                                    

Çaylık alanın yoluna girdiğimizde karşımızda Aytemur, Selçuk ve Yiğit ellerinde fenerlerle geliyorlardı.

Fırat onları görmesiyle indirdi beni kucağından.

"Konuştuklarımızı unutma küçük hanım. Bana bi can borcun var. Bu yüzden kardeşimi sakın ele verme. Yoksa ben tamamlarım işi."

"SİKTİM LAN BU SEFER BELANI."

Selçuk'un Fırat'ın üstüne fırlaması bir olmuştu.

"Ben sana uzak dur demedim mi lan ha? DEMEDİM Mİ!?"

"Selçuk dur! O kurtardı beni. Onun bi suçu yok. Kes şunu artık!"

Aytemur kollarını benden ayırmıştı. Sarıldığının bile farkında değildim resmen. Baştan aşağı bana baktı.

"iyisin dimi? Bir yerinde bi şey yok."

"İ-iyiyim. Sadece biraz üşüyorum."

Yiğit üstündeki montunu bana giydirdi.

"Sırıksıklam olmuşsun resmen."

"Aytemur. Fırat'ın kolu kanıyor pansuman yapmamız lazım. Özge evde mi?"

"Evde de-"

"Ben kendim hallederdim Almira. Yardıma ihtiyacım yok."

Selçuk'u Fırat'ın karşısından çekip ben karşısına geçtim.

"Sen bana yardım ettin bende sana etmek istiyorum. Yoksa kendimi kötü hissederim."

Göz kırptım ona. Ne demek istediğimi anlamıştı. Bi nevi onu tehdit etmiş gibi oldum kardeşiyle.

Aytemur ve Yiğit'e baktı.

"Almira'nın can borcu olduğu için kabul ediyorum yoksa hala öldürmek istediğim düşmanımsınız."

"Lan ben seni-"

"Selçuk abi lütfen gidelim artık. Kendimi iyi hissetmiyorum."

Aytemur yanıma gelip beni kucağına aldı.

"Konuşucaz bunları helebi eve gidelim de."

Kollarımı boynuna dolayıp başımı omzuna koydum. Kendimi aşırı yorgun hissediyordum.

...

Bahçenin önüne geldiğimizde Aytemur'un kucağından indim. İşte şimdi yaygara kopacaktı.

Kapıdan içeri girer girmez herkes bizi gördü ve oturdukları yerden kalktılar. Daha beni görmeden Fırat'ı görmeleriyle yüz ifadeleri değişmişti.

Alp hızla ona yönelicekken Fırat'ın önüne geçtim.

"Yaklaşma ona Alp. Koluna pansuman yaptıktan sonra gidicek. Tatsızlık çıksın istemiyorum."

"O zaman getirmeyecektin onu Almira."

"Saamı soracaktu ahmet?"

"Öyle demek istemedim nene."

"Almira bunun burda ne işi var kızım?"

Fırat lafa girecekken ben girdim.

"Her şeyi anlatıcam ama önce Özge Fırat'ın koluna bakar mısın? Kurşun sıyırmış sanırım."

Özge önce babasına baktı. Onay alınca içeri geçti. Bende Fırat'ın kolundan tutup içeri götürdüm. Arkamızdaki şaşkın ve sinirli bakışlara inat.

...

Özge pansuman yaparken yanlarından ayrılmadım. Her ne kadar kan tutsa da beni yanlarında durmak istedim.

"Almira sen iyi gözükmüyorsun. Bir yerinde bir şey yok dimi."

"İyiyim ben merak etme."

"Üşütmüş olmalı. Onu bulduğumda sırılsıklamdı. Üzeri de hala yaş."

Özge Fırat'ın dediklerini onaylarcasına mırıldandı.

"Sıyırmış sadece. Yinede günlük pansuman yap enfeksiyon kapmasın."

"Gerek yok. Yeter bu."

"Ne halin varsa gör aptal. İnsanlıkta yaramıyor."

"Almira istediği için geldim yoksa ölümü bile geçiremezsiniz bu kapıdan."

Özge sinirle elindekileri kutuya koyup çıkmıştı salondan. Fırat'la ben kalmıştım.

"Kan yok artık bakabilirsin."

"Ne?"

"Kan tuttuğunu biliyorum."

"Nasıl anladın?"

"Kolumu gördüğündeki halinden. Kendi kanını görünce de kötü oluyor musun?"

"Evet."

Yüzüme anlamsızca baktı.

"Ben gideyim artık yoksa daha çok kan çıkıcak."

"Fırat. Ben teşekkür ederim. Biliyorum kardeşini korumak için yaptın ama yinede can borcum var sana."

"öyle. Borcunu ödiyceksin merak etme küçük hanım. Eğer Gökhan'ı görürsen çevrende falan hemen bana haber ver ya da abilerine söyle. Gördün ne yapabileceğini. Belki bi dahakine yetişemem. "

" Ben iyi olucam merak etme."

"Seni etmiyorum. Abim zaten hapiste bir de kardeşimi gönderemem."

"Fırat. Olaylar durulduğunda seninle konuşmak istiyorum bu konuları."

"Fikrini değiştiren ne oldu?"

"Hiçbir şey. Sadece merak."

"Sadece merak."

"Evet sadece merak."

"Öyle olsun bakalım."

...

Fırat gittikten sonra aike fertleri etrafımı sarmış resmen sorguya çekiyorlardı. Bir kişi hariç. Ali. Evde yoktu ve daha gelmemişti.

"Anlat hadi Almira."

"Ben derenin oraya gittim. Selim amcaya söyledim çıkarken zaten. Hava kararmaya başlayınca eve gideyim artık dedim. Gelirkende biri çıktı karşıma silahı vardı. Sarhoştu birazda sanırım değişik konuşuyordu. Daha sonra Fırat oralardaymış. Başta yardım etmek istememiş ama sonra insafa gelmiş yardım etti. "

" Niye kucağındaydın seni bulduğumuzda? Ayrıca silah sesi duyduk Almira. Umarım bizden bir şey saklamıyorsundur. "

" Fırar silahı almak istersen boğuşmaya başladılar. Silah patlayınca Fırat'ın kolunu sıyırdı. Adamda korkudan kaçtı. Benimde korkudan başım döndü midem falan bulanınca yardım etti işte. Sizede haber göndermiş hatta. "

Aytemur yüzüme sorgularcasına baktı.

" Cidden doğruyu söylüyorum. Aytemur inanmıyor musun bana? "

" İnanıyorum da ona bu kadar çabuk nasıl güvendin anlamıyorum. "

" Ona güvenmedim zaten. Sadece beni kurtardığı için yardım etmek istedim. "

" İyi bakalım öyle olsun."

Yine ucuz atlattın Almira.

DEVAM EDECEK

Abilerim De Abilerim✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin