DALGAKIRAN

20.BÖLÜM

Unutma Lola. Hiçbir acı bâki değildir. Üflersin geçer. Bazılarına biraz daha çok üflemen gerekir, hepsi bu.

MultiMedia: Direnç

Tüm gün derslere girip çıkarak resmen hışımız çıkmıştı. Ecrin'le birlikte servisimize doğru yürüyorduk. Sadece ben Ecrin'in evini bilmediğim için erkenden gidecektim, Duygu ve Direnç evlerine uğrayıp öyle geleceklerdi.Ecrin'in evine geldiğimizde baya zengin olduklarını anlamıştım. Bizim de durumumuz gayet iyiydi ama Ecrin bu yönden iki tık daha üstteydi sanırım. Ama şu ana kadar Ecrin bunun hakkında en küçük bir imada bile bulunmamıştı. Mütevazi arkadaşım benim.

Ecrin'in odası mor ve beyazdan oluşan büyük, tek kelimeyle muhteşem bir odaydı. Aşırı düzenliydi, ortalıkta fazlalık duran tek bir şey bile yoktu.

"Odan muhteşem." Tepkime gülümseyerek omuz silkti

."Oda işte." Odasına hayranlıkla bakmayı bıraktım ve Ecrin'le birlikte mutfağa indik.

Yaklaşık yirmi dakika içinde bütün cipslerimiz, patlamış mısırlarımız, çerezlerimiz ve tabiki ice-tea'lerimiz hazırdı. Tek eksik kızlardı ki zil sesi düşüncelerimi bölmüştü. Kızlar gelmişti.

"Selam millet!" diye neşeyle bağıran Duygu'ydu tabiki. Biri bana şu kızın enerjisinden versin.Direnç kocaman gülümsemiş

"Selam!" demekle yetinmişti. Biri bana şu kızın gamzelerinden versin.

Topluca sarılma faslını atlatarak erzaklarımızı da alıp Ecrin'in odasına geçtik. Saat daha erken olduğu için önce bir film izledik. Oysa ben sohbet edeceğimizi düşünmüştüm. Ama arkadaşlarımın geleneksel pijama partisi günlerinde sohbetler geç saatte yapılırmış. Benim ilk defa böyle arkadaşlarım olduğu için yeni öğreniyordum tabi.

Sonunda filmi kapattığımızda herkes yere bağdaş kurarak oturdu. Tam Ecrin bir şey söyleyecekti ki Duygu'nun telefon sesi araya daldı.

"Efendim aşkım. İyiyim sen? Evet Ecrin'lerdeyiz. Aaa! Siz de mi? Oo toplandınız yani. Tamam aşkım. Ben de seni, iyi eğlenceler."

Aşkım? Ben de Seni? Ne kadar vıcık vıcık bunlar böyle diye düşünerek burnumu kırıştırdım.

"Onlar da bizim gibi buluşmuşlar, Deniz'in evindelermiş."

"Her neyse, eveet. Başlayalım hadi. Herkes merak ettiği şeyleri ortaya sorsun oradan sohbet uzar gider zaten. Şahsen benim bir sorum var hem de Duygu'ya."

"Sor bakalım meraklı Ecrin yine neyi merak ettin."

"Iım, şey. Söylemesi zor aslında ama, amaan zaten biz bize değil miyiz? Hiç Arda'yla öpüştünüz mü?" Direnç ve beni gülme tutarken Duygu'yu öksürük krizi tutmuştu. Derinlerden gelen kabaca bir öksürük sesi daha duymuştum ama dışardandır heralde diyerek önemsemedim.

"Ya şey. Biz aslında şey."

"Kızım ne şey şey. Anlatsana nasıl bişey?"

"Ya güzel bir his yani. Nasıl anlatayım ki size. Gidin sevgili bulun kendinize bizzat uygulamalı görün ya. Manyaksınız." Bu dediğine üçümüz kahkaha atarken Duygu kızarmış bir vaziyette bize ciddi bakışlar atıyordu. Konuyu değiştirmek istercesine sordu.

"Direnç sizin Berkay'la işler nasıl?" Direnç duraksamıştı. Utandığı çok belli oluyordu.

"Ne alaka Duygu? Hastaneye birlikte gidip geliyoruz yani ötesi yok tabi ki." Merakıma yenik düşüp sordum.

"Hastane derken?"

"Sanırım artık Mila bizim grupta olduğuna göre anlatmamda sakınca yok.'' Direnç bakışlarını kızların üstünde gezdirdikten sonra tekar bana döndü.